English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Staples

Staples Çeviri Türkçe

120 parallel translation
Y usted, Olga Stapels, ¿ quiere tomar a Erik Vonk por esposo? - ¿ Cuál es su respuesta?
Sen, Olga Staples, Eric Vonk'u kocan olarak kabul ediyor musun?
"Proclamo ante las personas aquí presentes como testigos que yo, Clive Staples Lewis... te tomo a tí, Helen Joy Gresham... como mi esposa ante la ley".
"Burada mevcut bulunan, bu insanların tanıklığında beyan ederim ki ; ben Clive Staples Lewis... Helen Joy Gresham'ı, nikâhlı karım olarak alıyor ve kabul ediyorum."
"Proclamo ante estas personas aquí presentes... como testigos que yo, Helen Joy Gresham... te tomo, Clive Staples Lewis... como mi esposo ante la ley".
"Burada mevcut bulunan, bu insanların tanıklığında beyan ederim ki ; ben Helen Joy Gresham... Clive Staples Lewis'i, nikâhlı kocam olarak alıyor ve kabul ediyorum."
- Buenos días, Sra. Staples. - Buenos días, señorita.
- Günaydın Bayan Staples.
Y creo que hay una competencia de lucha en la ciudad en el Centro Staples. Quizá sea él.
Ve Staples Center'da büyük bir güreş turnuvası var, o olabilir.
CENTRO STAPLES
STAPLES MERKEZİ
¿ Te equivocaste de camino hacia el estadio?
- Eller başa. Staples Center'ın çıkışını mı şaşırdın?
Staples.
Staples?
Fueron a la video Staples.
( zımba ). Video zımbaya mı gidiyorlar?
Mavis Staples sería el asistente social.
Mavis Staples, sosyal görevli olabilirdi.
también recibió informes de toda la estructura de la fundación fue trasladado el Staples Center y el comprometido en varios puntos.
Ayrıca bazı kuruluşlardan da bilgi aldık, alışveriş merkezinin birkaç noktasında da aynı durum söz konusuymuş.
- Sí. Aerosmith toca en el Staples Center.
- Aerosmith Staples Center'da çalıyor.
Bueno, entonces vamos al Staples Center con el disco de Linda. - Así es.
Staples Center'da Linda'nın CD'siyle yürüyoruz diyelim, sonra?
STAPLES CENTER Bésame!
Öp Beni
Ese día el infierno se abrió y Tim Staples salió de él.
O gün cehennem kapıları açıldı ve Tim Staples içeri girdi.
Rosemary Telesco, ¿ aceptas a Tim Staples...
Sen Rosemary Telesco, Tim Staples'ı kocan olarak kabul ediyor musun?
Hablo de tú y Tim sentados en un árbol. B
Seninle Tim Staples'ın ağaçta oturmasından.
Primero viene el amor, luego el matrimonio luego Tim con un cochecito de bebé.
Önce aşk gelir, sonra evlilik sonra Tim Staples ve bir bebek arabası.
Jack acaba de utilizar un cajero en la 9ª hace 20 minutos cerca del centro Staples.
Cadde'de Staples Merkezi yakınlarında bir bankamatik kullanmış. Güzel.
Es justo sobre el centro Staples.
Tam Staples Center'ın üzerine.
¿ Por qué no obtienes un calendario de los próximos eventos en el centro Staples? Muy Bien.
Staples Center'da gerçekleşecek olan spor etkinliklerinin programını öğrenir misin?
¿ Ni siquiera puedes decirnos si el Centro Staples era su objetivo previsto?
Yani bize hedefinin, Staples Center olup olmadığını bile söyleyemiyorsunuz.
Trabaja en Staples.
Staplesta çalışıyor.
Está bien, le diré que fuiste a Staples a ver a Roger.
Tamam, ona Staples'a Roger'ı görmeye gittiğini söylerim.
Tengo un tanque de agua del tamaño del Staples Center en el estudio cinco.
Orada Staples Center büyüklüğünde bir su deposu duruyor.
Ellos son exclusivos de Staples.
- Ama onlar sadece Staples ile çalışırlar.
Uno fue la plaza Pershing y otro fue el centro Staples.
Bir tanesi Pershing Square'de... Bir tanesi de Staples Center.
A partir de hoy, acepté un puesto como gerente sénior en Staples.
Bugün itibariyle, Staples'da üst düzey bir yöneticilik pozisyonunu kabul ettim.
Cuando me fui de Staples, me llevé algunos de sus datos conmigo. No era mi intención usarlos.
Staples'dan buraya gelirken, yanımda en iyi müşterilerinin de kartlarını getirmiştim ama kullanmak istemedim.
No sabía que podíamos usar los datos que robamos de Staples.
Oh, Staples'dan çalınan müşterileri kullanıyoruz demek.
- Corcoran dejó a Staples.
- Corcroan, Staples'ı bırakmış. - Bırakmışlar mı?
Sáquelas de aquí. ¿ Sabe qué? Eso no es tan lejos del Centro Staples.
- Evleri Staples Center'a yakın.
Dudo que podamos prohibirle ir al Centro Staples.
Ona Staples Center'ı yasaklatabileceğimizi hiç sanmıyorum.
Es un lugar básico, tonto.
Orası Staples Center ahmak.
STAPLES DWIGHT - VENDEDOR Este empleo es para ganar dinero mientras busco.
İş bulana kadar biraz para kazanmak için bu işe girdim.
Somos los mayores competidores de Staples en la zona.
Staples'ın alanındaki tek rakibi.
Están Staples, OfficeMax...
Staples, OfficeMax... Evet. Evet.
¿ Gastaste $ 15,88 en Staples, el mes pasado, con la tarjeta Master?
Staples'dan 15,88 dolarlık fatura?
Charlotte Staples Lewis.
Charlotte Staples Lewis.
Le garanticé a Staples 45 segundos en antena así que se vea bien.
Staples a havada 45 saniye için garanti verdim, kameraya söylemen için.
"Ahora el papel de Staples es un 30 % reciclado."
"Staples % 30 geri dönüşümlü fotokopi kağıtlarını satışa sundu".
"Staples, comprometido con el medio ambiente, comprometido contigo".
Staples, çevreye saygılı size saygılı. "
Papel gratis, cortesía de Staples.
Bedava kağıt, Staples'in promosyonu.
Staples, comprometido con el medio ambiente, comprometido contigo.
Staples, Çevreye saygılı, size saygılı.
- Bueno... ¿ saben quién cantará esta noche antes de Britney Spears?
- Yani, bilin bakalım kim, Staples Center'da Britney Spears'dan önce çıkacak?
Damas y caballeros... ¡ el Staples Center se enorgullece en presentar a las Chipettes!
Bayanlar baylar, Staples Center, Chipette'leri ağırlamaktan gurur duyar!
¿ Así que no sabías que Madonna tocaría en Staples Center por tres noches?
Öyleyse Madonna'nın Staples Center'da üç gece sahne alacağından haberin yok.
¿ Por qué crees que Staples y Dunder Mifflin no pueden igualar tus precios?
Neden sizce Stapless ve Dunder Mifflin sizinki gibi fiyat veremiyor?
Toma el metro. Estás a tres paradas de Staples Center.
Metroya bin.
¡ Staples!
Staples.
Una estación espacial de Del Taco Esta cultura corporativa Se chupa nuestros cerebros Mientras los buitres corporativos Se comen nuestros restos Desde Wolfgang Puck hasta Family Feud Todo es terrible y todos estamos jodidos No hay forma de escapar De la violación corporativa Y este mundo en el que vivimos Se dirige hacia el olvido Si no dejan de comprar mierda En Staples y Baby Gap Soy una chica anticuada Y estoy atrapada en un mundo corporativo Qué puedo decir Soy una chica anticuada Que dice al diablo Con este mundo corporativo Sí Gracias, Skyler.
Çok uluslu sirketler beynimizi emiyor. Wolfgang Pucks * tan Family Feud'a * kadar bütün... büyük akbabalar artiklarimizi yerken... Hersey bitti, biz de battik.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]