English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Stroke

Stroke Çeviri Türkçe

24 parallel translation
La veo cuando juego.
Her stroke atışımda, onun sefil suratını görüyorum.
- Exactamente, dos golpes.
Hayır efendim. Kesinlikle doğru. Sadece 2 stroke.
- Ataque.
- Stroke.
Rosemary, Stroke of Luck, y L R.
Biberiye, Talih Kuşu ve L R.
Nuestro padrastro abandonó sus intentos... de establecerse como médico en Londres, y nos llevó a vivir a la mansión ancestral... de Stoke Moran.
Ondan sonra üvey babam mesleğini Londra'da icra etmek için çalışmalarını bıraktı ve hayatımızı sürdürmek üzere bizi Stroke Moran'daki dedelerinden miras kalan evine getirdi.
Lenny Stoke.
Lenny Stroke.
Giant Stroke Entry!
Büyük dalma girişi!
Bingo. 442 J-Stroke, unidades de acondicionadores de aire A-135 para bombarderos B-2.
Buldum. B2 bombardıman uçakları için geliştirilmiş klima sistemi.
Hey, Big Stroke está por joderse a la doctora!
Hey millet, Stroke neredeyse Doktoru yakaladı.
¡ Stroke!
Stroke!
¡ Oye, Stroke, tú tienes los brazos más largos que los míos, hombre!
Stroke, senin kolların daha uzun.
¡ Oye, hermano, Stroke está a punto de levantarse a la doctora!
Stroke doktoru yakalamak üzere.
- Paul Kinsey con ventaja de dos golpes.
Paul Kinsey ile The Two-Stroke Lead.
Parece que programar el discurso en Columbia fue buena suerte, señor.
Looks like scheduling that speech at Columbia was a stroke of good luck.
Ahora sé cómo se siente el reparto de "Arnold".
Different Stroke dizisi oyuncuları da bu halde.
Enseñar a golfistas profesionales es muy diferente a hacerlo con el hombre común... golpe de péndulo.
Profesyonel golfçüler avarajlı adamlardan talimat aldıkları için diğerlerine oranla oldukça farklıdırlar... Pendulum stroke yani Sarkaç inme'de,... top deliği izler.
¿ Es usted, Mara Stokes?
Siz Mara Stroke musunuz?
Nunca tuve el número oficial de NCIS para el 27B-stroke-6.
Resmi NCIS dava numaralı 27B'ye 6 nolu belgeyi daha almadım.
El 27B-stroke no...
27B'ye 6 belgesi yok.
Compromiso de por vida, su marcha hacia la mediana edad, tener un un montón de cosas stroke- -.
Yaşam boyu bağlılık, orta yaş bunalımı, kalp krizi geçirme ihtimali... Bir sürü şey.
Es solo, eh... mi vecino tenia un stroke- - o un aneurisma.
Sadece... Komşum beyin kanaması ya da anevrizma geçirmişti de.
Oye, este tipo de aquí mencionó a alguien llamado "Golpe" que traía un Sedán oscuro con rines nuevos.
Hey, şuradaki adam Stroke isimli bir çocuğun siyah sedanla sokaklarda turladığını söyledi.
"¡ Golpe!" Golpe, ¿ estás aquí?
Stroke! Stroke, burada mısın?
Long _ stroke :
- EVET!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]