Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Tee
Tee Çeviri Türkçe
444 parallel translation
Sí, conocí a los Prevert cuando eran niños pero creía que el mayor estaba en el seminario
Tanırım tabii. Prevert kardeşlerin tee bebeklik günlerini bilirim ben. Ama büyük olan artık okula başlamıştır herhalde.
Lo veré en el tee de golf.
Başlama yerinde buluşuruz.
- ¿ Tienes un tee, Coll?
- Golf çivin var mı?
Y la última pareja, la señora Betty Hicks y la señora Patricia Pemberton saldrán del tee enseguida.
Ve son ikili, Bayan Betty Hicks ve Bayan Patricia Pemberton birazdan atış yapacak.
Ahora está en el tee Betty Hicks.
Atış sahasında Betty Hicks.
Ahora está en el tee Patricia Pemberton.
Atış sahasında Patricia Pemberton.
En el primer tee.
İlk atışta hem de.
Pero todos me llaman Tee Tee.
Herkes bana Tee Tee der.
Tommy Tyler, Tee Tee, ¿ entiendes?
Tommy Tyler, Tee Tee, anlıyorsun ya?
- Muévete, Tee.
- Kay öte, Tee.
¿ Sabes, Tee? Soy de Gary, Indiana.
Biliyorsun Tee, Indiana'nın Gary kasabasındanım.
Pero la cosa, Tee, es que...
Asıl şey Tee...
Te daría una buena lección, Tee.
Gerçekten gününü gösterirdim, Tee.
Mira, Tee, mira lo que hago.
Hey, Tee, şunu izle.
Oye, Tee, ¿ quieres dejar de merodear por ahí detrás?
Tee, orada kaytarmaktan vazgeçer misin?
Tee, qué más da.
Tee, ne önemi var ki?
Pues esa es la diferencia entre nosotros, Tee.
Aramızdaki fark bu işte, Tee.
Mira, Tee, estoy metido en problemas.
Bak, Tee. Başım belada.
Hace un año, Tee...
İşin aslı Tee, yaklaşık bir yıl önce...
La verdad, Tee, es que un hombre debe hacer algo antes de que alguien pueda amarle.
Aslında, Tee başkası seni sevmeden önce, senin de bir şey yapman lazım.
No me equivoco, Tee.
Yanılmıyorum Tee.
No lo soportaba más, Tee.
Daha fazla dayanamadım, Tee.
Tee, abandoné.
Tee, firar ettim.
¡ Y sus tiros desde el "tee", todos de más de 350 metros!
Golf deliğine giren her bir vuruşu 315 metreyi aştı.
Tea me ha criado, así que está todo decidido.
Beni Tee büyüttü, o zaman her şey belli demek... Nerdeyse her şey.
Tee Hee estaba esperando.
Tee Hee beklemekteydi.
Tee Hee.
Tee Hee...
Tee Hee a la primera respuesta errada de la Srta. Solitaria le cortarás el meñique de la mano izquierda.
Tee Hee. Bayan Solitaire'in vereceği ilk yanlış cevapta, Bay Bond'un sağ elinin küçük parmağını keseceksin.
Te hice algo de tee y te traje algunas galletas.
Sana çay yapacağım, yanında da kurabiye getireceğim.
Estoy en el primer tee con él.
İlk deliğe gidiyoruz.
Estamos a punto de llegar al tee así que llama al hospital y mueve mi cita con la Srta. Bellows para 30 minutos después.
Oyuna başlamak üzereyiz. Hastaneyi ara ve... Bayan Bellows'la olan randevumu yarım saat ileri al.
Estudia preparatoria de Leyes en Tee Winkle. ¿ Por qué saldría contigo?
O Tee Winkle College'de hukuk hazırlık okuyor. Neden seninle çıkayımki?
Nada pasó, de verdad. ESCUELA TEE WINKLE
Birşeyim yok, gerçekten.
Una mano peluda te saca y te para sobre un tee de madera y tú, ni siquiera estás del todo despierto.
Kıllı bir el seni alıp ahşap dirseğin üzerine koyar ve sen daha tam uyanmamışsındır bile.
Cierras tus ojitos mientras ellos se preparan, B.A y luego balancean ese palo de golf con todo su poder golpeándote en la carita, lanzándote del tee, amigo.
Sopalarını sallarken sen küçük gözlerini kaparsın B.A ve sonra sopayı tüm güçleriyle senin küçük yüzüne indirirler, seni dirsekten fırlatırlar dostum.
¡ Lanzándote del tee!
Seni dirsekten fırlatırlar!
Colocada allí junto al área fuera del tee y a todas esas bolitas desnudas las meten dentro de esa cámara de tortura y las golpean de arriba abajo las cerdas del cepillo arañando esos cuerpecitos...
Golf sahasında, dirseğin yanında öylece dururlar. Bütün o çıplak küçük toplar o işkence noktasına konur ve oradan oraya savrulurlar o küçük bedenlere dikenler batar.
Tee-La, Man-At-Arms, ella es mi amiga She-Ra Gusto en conocerlos
Tee-la, General, bu arkadaşım She-ra.
Así que, coloqué el tee y le di un precioso drive por el centro de la calle.
Güzel bir düzlüğe çıktım ve ve kum üzerinden çok güzel bir vuruş yaptım.
Lo unico que tienes que hacer es poner la pelota sobre el tee y dejar que vuele.
Ve tüm yapman gereken yükseğe vurmak ve uçmasını sağlamak.
¡ Teniente!
Tee eğ men!
¡ Teniente!
- Tee eğ men!
Teniente.
Tee eğ men!
¡ Teniente! ¡ Teniente!
Tee-eğ-men!
Nunca una risita, ni una sonrisa, ni un "ji, ji".
Gülümsemedi bile, Küçük bir kahkaha bile, tee-hee bile yapmadı.
Jerry, encontraron el tee.
Jerry, ayaklığı buldular.
- ¿ Qué tee?
- Ne ayaklığı?
Encontraron el tee porque venía de jugar golf.
Ayaklığı buldular. Ve o gün golf oynamıştı.
Y nadie va a la lavandería con un tee.
Hiç kimse kuru temizliyiciye ayaklıkla gitmez.
El primer tee está listo.
İlk T açık.
- ¿ Dónde está?
- Ha-ha, tee-hee.