English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Táser

Táser Çeviri Türkçe

235 parallel translation
- Quiero los rifles Táser cargados.
- Elektrikli copları tam güce getirin.
Oh, y para tu información, los táser tienen un seguro.
He bir de bilgin olsun, şu silahların üzerlerinde emniyetleri var.
Y sólo porque sea siquiatra, no pienses que no sé como usar ese táser.
Ve bir psikiyatrist olmam elektroşok cihazını nasıl kullanacağımı bilmediğim anlamına gelmiyor.
Pistolas Táser militares, de rápida recarga.
Askeri şok tabancası, hızlı şarj.
Uh-uh. Ve calentando el carrito de golf y trae el táser.
Golf arabasını çalıştır ve şok tabancasını kap.
- Táser. - Perdone.
- Şok cihazı.
Dame la pistola Taser.
Taser tüfeğini ver bana.
- Es una Taser.
- Bir Taser.
Una Taser. 65.000 voltios de electricidad.
Taser. 65.000 volt elektrik.
- Taser.
- Taser.
Pistola electrónica para aturdir, un Taser.
Elektronik şok tabancası, sersemletici silah.
Ahora, pensé en un taser, pero las marcas son muy grandes.
Bayıltıcı olduğunu düşünmüştüm ama izler çok daha büyük.
¿ Sí? Hola, Teresa, tengo la orden para llevarme tu taser.
Merhaba Teresa, elektrik şokun için arama emri getirdim.
¿ Taser?
- Elektrik şoku mu?
Teresa, confirmamos que las quemaduras del profesor fueron hechas con tu taser. ¿ Por qué haría yo eso?
Teresa, profesörün üzerinde senin elektrik şokunun sebep olduğu yanıkları bulduk.
Y ellos tienen a unos tipos llamados Laser, Blazer y Taser, y todo tipo de "asers".
Bıçak ve Bılazer diye adamları var, ve Taser, ve herçeşit aserlar.
Pistolas para aturdir.
TASER silahları.
Es el Taser de mi mamá.
Annemin şok tabancası.
Discreta señal, Sr. Taser...
Belki de çaktırmadan şoklayıcıyı göstersem...
- Es una Taser, y es peligrosa.
- Şoklayıcı. Tehlikelidir.
Ahora vas a ser electrocutado.
Şimdi Taser'ı yiyeceksin.
Aquí. Toma el Taser.
Sen şok silahını al.
Te estás poniendo generoso con el Taser.
Elindeki aleti bol keseden kullanıyorsun.
Parece bizca pero es porque la dispararon con Taser para sacarla del cobertizo.
Gerçi gözleri biraz şeşbeş bakar ama onu barakasından çıkarmak için elektrikli ok tabancası kullanmışlardı, ondan.
Las marcas de quemadura en el cuello sugieren que utiliza un "taser" Esto revuelve los sesos bastante bien.
Boynun arkasındaki | yanık izleri elektik tabancası veya elektrikli üvendire kullanıldığını gösteriyor.
- Una Taser.
Elektrik tabancası.
Ve si utilizó el mismo Taser todas las ocasiones.
Her seferinde aynı elektrik tabancası mı kullanılmış öğren.
Un Taser comercial, 625,000 voltios, no es suficiente.
- Ticari elektrik tabancası. 625,000 volt, yine de yeterli değil.
Aún así, he revisado cada marca comercial de Taser que he encontrado, y ninguna de ellas genera el poder suficiente para hacer esas marcas distintivas al hueso.
Yine de bulabildiğim bütün elektrik tabancaları denedim. Ama hiçbiri kemikteki izleri oluşturacak kadar elektrik üretmiyor.
Las Taser generan mucho más energía que esas varas.
Elektrik tabancaları çok daha fazla elektrik üretir.
Si no han entendido lo de las Taser, esta semana soy el rey del laboratorio, porque encontré algo grande.
Elektrik tabancasını çözemedin mi? O halde bu haftanın laboratuar kralı benim çünkü dev bir şey buldum!
Zack intentaba descubrir qué tipo de Taser es. Tiene que se "El Sepulturero"
- Zack ne tür bir elektrik tabancası kullanıldığını bulmaya çalışıyordu.
"El Sepulturero" modificó una Taser comercial para nockear a sus víctimas. Calculé el voltaje y el amperaje, pero no cómo lo modificó para aumentar la corriente.
- Mezarcı kurbanlarını bayıltmak için ticari bir elektrik tabancasına müdahale etmiş.
De acuerdo, Zack descubrió cómo utiliza "El Sepulturero" la Taser, y cómo fue modificada.
Zack Mezarcı'nın kullandığı elektrik tabancasını ve nasıl müdahale ettiğini buldu.
Mi taser.
Elektrik silahım.
Mi taser de mano está fuera de control.
Elektrik silahım kontrolden çıkıyor.
Hay un Taser allá atrás.
Arkada şok cihazı var.
Un taser? !
Bir bayıltıcı mı?
Así que dispersa 100.000 voltios de una taser, y no será capaz de diagnosticar una fractura, pero tendrás la idea básica.
Bir Tazer silahından, 100,000 voltu verirseniz, saçınızdaki kırıkları göstermeyebilir, ama ana fikri verecektir.
Esto es una pistola taser.
Bu bir şok tabancası.
La pistola Taser.
Şok tabancası.
Control de Animales tuvo que utilizar sus TASER para lograr que se apartasen.
Hayvan denetimden gelenler, onlardan kurtulmak için bir kaçına elektrik şoku uyguladılar.
- ¿ Los taser?
- Elektroşok tabancası mı?
Aguanté una taser 7 veces.
Büyük ihtimal yedi suçlu avlamışlardır.
Bueno, tenemos armas de electrochoque y gases lacrimógenos.
Taser var, Mace var. Fena değil.
- Te esperamos, maldito.
- Mace ve Taser kullanıyorum. S... tir git.
- Saca tu arma de electrochoque.
- Taser'ını çıkar.
- Tu maldita arma de electrochoque.
- Taser'ını çıkar, Charles
Dile a tu amigo que continúe desaparecido y si vuelves a una escena del crimen sin mí sabrás cómo funciona mi Taser.
Arkadaşına söyle, kaybolma oyununa devam etsin. Bir daha da bensiz bir suç mahalinde boy gösterirsen şok tabancamın nasıl çalıştığını göstereceğim.
Confía en mí, amigo, te la vas tener que separar con un arma Taser.
İnana bana, dostum. Onu kendinden şok cihazıyla uzaklaştırmak zorunda kalacaksın.
Oh. Creo que fuimos atacados con una Taser ( N.T. :
Galiba şok yedik.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]