Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Valera
Valera Çeviri Türkçe
139 parallel translation
Capitán Valera.
Yüzbaşı Valera.
- ¡ Capitán Valera!
- Yüzbaşı Valera!
Valera.
Valera.
Valera me dijo que quieres matar a Njala, ¡ que estás loco!
Valera bana Njala'yı öldürmek istediğini yani çıldırdığını söyledi! Seni bir kere daha kaybetmeye dayanamam Joss!
Al principio, Valera venía cada domingo, luego cada dos domingos, luego cada tres semanas.
Başlarda Valera her Pazar geldi, sonra iki haftada bir ve üç haftada bir.
No le pregunto a Ud, Coronel, le pregunto a Valera.
Size sormuyorum Albay, ben Valera'ya soruyorum.
¿ Por que interroga Ud. a Valera?
Valera'yı neden sorguluyorsun?
Simplemente digo que si hay alguien en el que confía, ese es Valera, si le pidiera a Joss Beaumont que se reuniera con él, vendría.
Ben basitçe diyorum ki, eğer Valera gibi güvendiği biri, Joss Beaumont'la buluşmak isterse, o gelirdi.
Muy bien, Valera.
Bu iyi, Valera.
La sonrisa del Coronel Martin, la mano de Valera.
Albay Martin'in gülümsemesi, Valera'nın yumruğu.
La mano de Valera, la irreprochable Jeanne, la maravillosa Alice, en resumen, todas las razones por las que no podría hacer lo que debía.
Valera'nın yumruğu, kusursuz Jeanne, harika Alice, kısacası, yapamadıklarımın sebepleri, yapmak zorunda olduğumdu.
Farges y Valera ya están allí, en el Castillo, me uniré a ellos.
Farges ve Valera zaten kaledeler, onlara katılacağım.
Pobre Valera, lo siento por él.
Zavallı Valera, onun için üzülüyorum.
Eamon de Valera.
Eamon de Valera.
Oíste lo que dijo de Valera.
De Valera'nın ne dediğini duydun.
De Valera y sus seguidores se niegan a aceptarlo.
De Valera ve yandaşları bu sonucu kabul etmediler.
- Rafael Jimenez Valera.
- Rafael Jimenez Valera.
Te pegan si te ríes, si llegas tarde, si hablas. Un maestro te pegará si no sabes que Eamon De Valera fue el hombre más grande que jamás vivió. Otro te pegará si no sabes que Michael Collins fue el hombre más grande que jamás vivió.
İrlanda dilinde. okuyamazsan ya da tuvalet iznini İrlanda dilinde istemezsen, gülersen, geç kalırsan, konuşursan Eamon De Valera'nın gelmiş geçmiş en büyük adam olduğunu ve Michael Collins'i bilemezsen döverdi
Porque recuerdo los buenos tiempos cuando me sentaba junto al fuego y me contaba sus historias de Cuchulain, Roosevelt y De Valera.
Çünkü paylaştığımız güzel zamanları. hatırlıyordum. Beni ateşin başına oturtup Cuchulain, Roosevelt ve De Valera ile ilgili anlattığı hikayeleri
Se encontró el cuerpo de una niña, Paulina Valera.
Küçük bir kıza aitti Paulina Valera.
Henry, cuando regrese quiero que me digas... qué hacías en La Perla la noche en que Paulina Valera fue asesinada.
Geri geldiğimde Henry Paulina Valera'nın öldürüldüğü gece La Perla'da ne yaptığını anlatmanı istiyorum.
a Sue-Ellen Huddy y Paulina Valera.
Sue Ellen Hoddy ve... - Paulina Valera'ya.
Tenemos motivos para creer que estuvo en La Perla... dónde una joven llamada Paulina Valera fue encontrada... violada y asesinada y luego abandonada en un basurero.
- La Perla'da olduğuna inanıyoruz. O gece Polina Valera adında bir genç kız tecavüz edilerek öldürülüp bir çöplüğe atıldı.
¿ Fue tan excitante como Paulina Valera?
Polina Valera kadar zevk aldın mı?
¿ Y a Paulina Valera?
Ve Polina Valera'yı?
¡ Valera!
Valera!
Hola, tío Valera.
Merhaba Valera Amca.
¿ Hallaste algo en el cable?
Valera, Vinç kablosunda bir şey buldun mu?
Valera no pudo encontrar epitelios.
Valera da doku örneği bulamadı.
Valera, ¿ te has preguntado alguna vez por que la gente se asusta tanto de envejecer?
Valera, hiç düşündün mü, insanlar yaşlanmaktan niye bu kadar korkuyor?
Gracias.
Teşekkürler Valera.
Valera está procesando el cigarro.
- Valera puroyu inceliyor.
No, no creo que tu y yo vayamos a los mismos lugares Valera.
Hayır, sanırım seninle aynı mekanlara gitmiyoruz, Valera.
Si, Valera dice que es famosa.
Evet, Valera ünlü olduğunu söylemişti.
Bueno, ella deberá saberlo, ¿ no?
Valera bilir, öyle değil mi?
- Gracias Valera.
- Teşekkürler Valera.
Valera, ¿ todavía estás trabajando con el pelo del auto?
Merhaba Valera. Hâlâ arabadan çıkan saç teliyle mi uğraşıyorsun?
Valera...
Valera.
- Hola, Valera.
- Merhaba, Valera.
Entonces, ¿ que estás diciendo? ¿ Que Valera tenía razón?
Yani Valera haklı mıymış?
Si es de los que sueltan piel, podría haber suficiente núcleo para que Valera trabaje.
Deri döken biriyse Valera'nın çalışabileceği miktarda hücre çekirdeği bırakmış olabilir.
Valera, ¿ el ADN del apartamento es de Richard Laken?
Valera, evde bulduğumuz DNA Richard Laken'a mı ait?
Gracias, Valera.
Teşekkür ederim, Valera.
Valera, el chicle fue encontrado en el asiento delantero.
Valera, sakız ön koltukta bulundu.
Iré a ver si Valera puede estrechar la búsqueda.
Bakalım Valera şüpheli listesini daraltacak mı?
Valera está con ello.
Valera şu an inceliyor.
Valera, ¿ tienes mis datos?
Valera, verilerim çıktı mı?
"Lleva una valera de comida y no tendrás problemas".
Böylece yol boyu hiç sorun olmaz derdi.
Ayuda a Valera.
Narkotik delillerini Valera'ya götürür müsün?
Gracias, Valera.
Teşekkür ederim Valera.
- Valera...
Valera.