English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Vibrator

Vibrator Çeviri Türkçe

195 parallel translation
Es un vibrador. ¿ Lo ve?
Kişisel vibrator.
Michael es el tipo de persona al que mi mamá llama vibrador.
Michael annemin vibrator diye bahsettiği tipteki biri.
Parece un vibrador humano.
Vibrator insan gibi olmuş.
Fui el único en tener el valor de meter un DIU en un conejo.
Bir tavşana vibratör takma cesaretini sadece ben gösterdim.
- Siempre pasa asi - Vibrador Automático, 3000 revoluciones por minuto
Otomatik vibratör, çift vites, üç bin devir!
Quisiera un vibrador, por favor, y un par de esposas.
Bir vibratör ve bir çift kelepçe lütfen.
Necesitará lubricante para ese vibrador.
Pekala. Vibratör için kayganlaştırıcıya da ihtiyacın olacak.
Pero le advierto que necesitará lubricante para ese vibrador.
Diyorum ama bak, vibratör için kayganlaştırıcıya ihtiyacın olacak.
Preferiría hacerlo con un vibrador que con tu pito cualquier día.
Sahi mi? Senin çükün yerine bir vibratör tarafından becerilmeyi tercih ederim.
Por qué no te quedas con Mr. América, ve y cómprate un buen vibrador, y te desmayas con él.
Oradaki Amerikan erkeğinden şaşma, git kendine pilli bir vibratör al ve kendinden geç.
"Él grita como una bestia hundiendo en el culo de la joven " una pequeña polla artificial "
" Kızın kıçına vibratör sokarken çığlıklar atıp inlemeleri...
¡ No lo había visto nunca!
Yaya gerilmiş vibratör mü, kahretsin!
¡ Una polla artificial con un resorte!
Olağanüstü! Yaya gerilmiş vibratör!
Oferta para el vibrador del clítoris! Bragas, sujetadores, ligueros!
Klitoral vibratör için teklif istiyorum!
Vibradores y otros aparatos mecánicos.
Vibratör ya da başka mekanik aletler.
Estaba usando un vibrador, así que no pude escuchar el teléfono vibrando.
Vibratör kullanıyordum, telefonun titreşimini duymadım.
No soy ni la víctima ni el culpable. No soy ni el vaporizador ni el vibrador.
Ben koruyucu değilim kurban edici de buharlaştırıcı veya vibratör de değilim.
Ayer, el Sr. Mushumaki... Un vibrador. Me lo ha dado tu madre.
Bay Mizumaki, dün... anneniz bana bir vibratör verdi.
¡ Zeke, mira, es un vibrador!
Bak Zeke, vibratör var.
Lo publicitamos diciendo : "Hace lo que ningún otro consolador ha logrado."
Sloganıda... " Şimdiye kadar başka hiç bir vibratör yapamadı
Si vas a comprar un vibrador, por lo menos que se llame "el caballo".
Eğer vibratör alacaksan, en azından adı "At" falan olan bir tane al.
Un vibrador no te llama en tu cumpleaños.
Bir vibratör, seni doğum gününde aramaz.
Un vibrador no te manda flores.
bir vibratör ertesi gün çiçek yollamaz.
Es un vibrador, no es como si fuera crack.
Hey, o yalnızca bir vibratör. Uyuşturucu değil ya!
Casi siempre es una máquina de afeitar eléctrica, pero de vez en cuando... es un consolador.
Onda dokuz tıraş makinesi çıkar ama... Arada bir... Vibratör de olur.
Usamos el artículo indefinido :
Belirsiz sıfat kullanırız, "bir vibratör", deriz.
Un vibrador de cinco velocidades, el Bailarina de Clítoris...
Beş vitesli vibratör, sihirli yumurta, Klitoris Dansçısı.
Éstas son las denuncias de las personas desaparecidas en Madrid,...
Vibratör kullanan bir heteroseksüel de olabilir. Madrid'de son 48 saat içinde kaybolan kişilerin listesi içinden bir tanesi sizinkine uyuyor.
Te estás volviendo majara, o te estas quedando sin pilas?
Ya sen? Vibratör mü kullanıyorsun yoksa pilin mi bitti?
- ¿ Vibrador?
- Bir vibratör?
Es una vibradora.
O gerçek bir vibratör.
¿ Tu vecina se compra un vibrador que toca el "Adeste fideles"?
Komşunuz şöyle ses çıkaran bir vibratör alır,
Un vibrador extralargo.
Ekstra büyük vibratör hâlâ çalışıyor.
Yo digo que les recivamos con correajes.
Ben memnuniyetle belden bağlamalı vibratör giyerdim.
¿ Cabello y vibrador?
- Kuaför ve vibratör.
No vendemos vibradores.
- Biz vibratör satmıyoruz.
Lo compré aquí hace seis meses.
- Bu vibratör değil.
No, es un vibrador.
- Hayır bu bir vibratör.
Sharper Image no vende vibradores.
Sharper Image vibratör satmaz.
Claro, y da lo mismo un hombre que un vibrador.
Tabii. Bir erkek ancak bir vibratör kadar işe yarar.
Quería colocarme un consolador en el trasero y fingir que era mi proxeneta.
Bohçama vibratör takmayı, beni sokaklarda satıyormuş gibi rol yapmayı istiyormuş.
Por eso es que las lesbianas están siempre comprando, gastando su dinero, tú sabes... aparatos sexuales, llaves inglesas eróticas, y todo tipo de basura, tratan de compensar lo que no tienen.
O yüzden, lesbiyenler eksikliklerini telafi etmek için... bütün paralarını vibratör falan gibi seks aletlerine yatırıyorlar.
"¿ Qué te dieron de regalo mamá?", "un vibrador, cariño... tu papá está tratando de mejorar nuestra vida sexual, pero no tiene idea."
"Doğum gününde ne hediye aldın, anne?" "Bir vibratör, hayatım." "Babanız seks yaşantımızı iyileştirmeye çalışıyor ama hiçbir fikri yok."
¿ Un vibrador o algo?
Vibratör falan mı?
- ¿ Está bien usar un Vibrador?
- Vibratör kullanmak normal mi? - Harika bir soru.
Consigue un consolador, Vanessa.
Evet, vibratör al, Vanessa.
- Comprate una juguera.
- Bir vibratör al.
Dildo.
Vibratör.
- ¿ Le compraste un dildo a mi madre?
Anneme bir vibratör mü verdin?
Alguien dejó un consolador en el pozo de deseos de mi vecino, en el jardín del frente.
Birisi komşumun ön bahçesindeki havuzun ortasına vibratör bırakmış.
¿ Qué hay de bueno un día con consolador?
İçinden vibratör geçen bir sabah nasıl iyi olacaksa?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]