Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Véz
Véz Çeviri Türkçe
423,365 parallel translation
Ahora, si no es mucha molestia, tal vez podamos volver al plan.
Şimdi zahmet olmazsa programımıza geri dönelim.
Oye, Louise, acabamos de ver al malvado Fizbo otra vez.
Louise, biraz önce kötü Fizbo'yu tekrar gördük.
Cuando Haley tenía cuatro años, montamos nuestra primera fiesta del té, y desde entonces, hemos convertido en tradición reunirnos para tomar el té una vez al año.
Haley 4 yaşındayken ilk çay partimizi yapmıştık. O günden sonra da senede bir gün ikindi kahvaltısı için buluşmayı bir gelenek hâline getirdik.
Una vez intenté comenzar con mi tradición de tío y sobrina, pero...
Bir keresinde kendi dayı-yeğen geleneğimi başlatayım dedim ama...
No, tienes que hacerlo otra vez.
- Hayır, bir kez daha geçmen gerek.
Tal vez no sea lo mejor para los niños.
Bu, çocuklar için pek de iyi değilmiş galiba.
Un hombre sabio me dijo una vez que nos sentimos resentidos con los espejos que nos muestran lo que no queremos ver.
Bilge bir adam bir keresinde bana görmek istemediğimiz şeyleri gösteren aynalara içerlediğimizi söyledi.
Bien, si te ayuda, como todo lo que quiera y hago ejercicio una vez al año.
Yardımı dokunacaksa, istediğim her şeyi yiyorum ve senede bir gün falan spor yapıyorum.
¿ Eliges este momento para creer en mí por primera vez?
Bana ilk kez inanmak için bugünü mü seçtin?
Sí, creo que le pusimos demasiada presión la primera vez.
İlk seferde kendimize fazla baskı yaptık bence.
¿ Alguna vez te conté sobre el día que no hubo huevos?
Yumurtasız günden bahsetmiş miydim sana?
Tal vez se comerían a las arañas que comen aves.
Kuşları yiyen örümcekleri yerlerdi!
Por todos los cielos. ¿ Otra vez?
Of ya. Yine mi bu?
Tal vez supongo mal, pero soy alérgica a los gatos.
Tahminlerime dayanarak söyleyeyim, kedilere alerjim var.
Dios, es "El lago de los cisnes" otra vez.
Tanrım. Yine Kuğu Gölü olayını yaşayacağım.
Esta vez no lloro. Ni huyo.
Bu sefer ağlamıyorum, kaçmıyorum da.
Así que tal vez no hay tal cosa como una religión de verdad, porque todo es de personas y las personas son malas.
Gerçek din diye bir şey olmayabilir çünkü nihayetinde insanız ve insan kötüdür.
¿ Alguna vez ha tenido su propio lugar?
Hiç kendi evi oldu mu?
Y yo sé que dije lo mismo sobre la silla de masaje, pero esta vez lo digo en serio.
Aynı şeyi masaj koltuğu hakkında da söylediğimi biliyorum, ama bu sefer ciddiyim.
Esta vez no he echado de menos la silla de montar.
Bu sefer eyer boynuzunu kaçırmadın.
También fue mi primera vez en un establo, a menos que cuente la vez del Belén en el centro comercial.
Benim de ahırda ilk seferimdi. Tabii alışveriş merkezindeki doğum sahnesini saymazsak.
¿ Después de todo eso, te acostaste con él otra vez?
Bütün bunlardan sonra onunla tekrar mı yattın?
Te lo digo otra vez, no es peligroso, es que... siente las cosas muy profundamente.
Tekrar söylüyorum, tehlikeli değil, o sadece bazı şeyleri çok derinden hisseder.
Chavalina... parece que nos mudamos otra vez.
Yavrum görünüşe göre tekrar taşınıyoruz.
Tal vez tenga razón. Me enamoraré de este bebé y me daré cuenta de lo aburrida que eres.
Bebişimle aşk yaşayacağız ve siz de ne kadar sıkıcısınız, bir bilseniz.
- No fue la primera vez, ¿ verdad?
- Bu ilk tekmesi değil, değil mi?
Es genial salir de la oficina de vez en cuando.
Bazen ofisten ayrı kalmak iyi geliyor.
Hablaré con Paula y nunca te molestaré... con ninguna de estas mierdas otra vez. Bueno.
Paula ile konuşacağım ve bunun gibi bir şey ile bir daha asla canının sıkılmasına izin vermeyeceğim.
Iba a decírtelo una vez que tuviera confirmación.
Teyit ettiğimde sana söyleyecektim.
Quiero decir, no importa un bebé, una vez que está en tu CV, realmente estás fastidiada.
Yani, bebeği bir kenarda bırak. Bu senin özgeçmişinde.
Nunca vas a estar embarazada... de nuevo por primera vez, pero habrá otros edificios.
Ben şu anı konuşuyorum. Bir daha asla ilk seferinde hamile kalamayabilirsin. Ancak inşaatlar her daim olacak.
Tal vez preferirías estar en casa con Caris.
Belki evde Caris ile birlikte olmak istiyorsundur.
Cuando llevé por primera vez a mi hija a una biblioteca, lo primero que dijo... cuando traté de explicártelo fue, "Sshh".
Kızımı ilk kütüphaneye götürdüğüm zaman bana söylediği şey "Şhh." idi.
La última vez que todos nos reunimos fue bien.
Neden? Geçen gün birlikteydik ve her şey yolundaydı.
Si cuestionas mis opciones una vez más...
Seçimlerimi bir kez daha sorguya çekersen...
Bien, porque la última vez, me explotó en la cara.
İyi. Çünkü son sefer, fikrin suratıma patladı.
Tal vez deberías tomarte un tiempo libre.
Belki de biraz zaman vermelisin.
Una vez que Salud y Seguridad han llamado a los rottweilers.
Önce SağIık Emniyeti Rottweilerları susturmalı.
Tal vez había alguien más en el tejado. ¿ Dónde estabas?
Belki de çatıda başka biri vardı.
¿ Alguna vez ha tratado con alguien que salta?
Hiç bir atlayıcıyla çalışmayı denediniz mi?
¿ Podría una madre normal dejar a su bebé por primera vez sin escrúpulos?
Normal bir anne, ilk kez bebeğini huzursuzluk duymadan nasıl bırakabilir?
Tal vez oyó algo.
Belki bir şeyler duymuştur.
Tuvimos una pelea... y esa fue la última vez que la vi.
Kavga ettik ve bu da onu son görüşüm oldu.
Tal vez había alguien más en ese techo.
Belki çatıda biri vardı.
Se hace más difícil hundirse, tal vez.
Belki de içerde olmam işi daha da zorlaştırıyor.
Me encantaría conocerla alguna vez.
Onunla bir gün tanışmayı çok isterim.
Era la primera vez que pasaba.
İlk defa buraya geldi.
Tal vez Kay se lo pidiera prestado.
Belki de Kay'e ödünç vermiştir.
Te vi fuera una vez, parecías estar teniendo un mal día.
Bir kez dışarıda görmüştüm seni. Kötü gün geçiriyor gibiydin.
Tal vez pensaste que fueron un par de minutos.
Belki sana birkaç dakika gelmiştir.
- ¿ Qué... otra vez?
- Ne... yeniden mi?