English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Fransızca → Türkçe / 1902

1902 Çeviri Türkçe

61 parallel translation
Mimi, Jorgensen, Morelli, Tanner... Où étais-tu, le 5 octobre 1902?
Mimi, Jorgensen, Morelli, Tanner... 5 Ekim 1902 gecesi ne yapıyordun?
C'était en 1902.
1902'deydi.
J'ai valsé avec lui en 1902
Onunla 1912'de subay balosunda dans etmiştik.
Né à Chicago, Illinois, le 11 octobre 1902.
Peter Gusenberg'in en küçük kardeşi... 11 ekim 1902 yılında Chicago, Illionis'te doğdu.
Club de Collectionneur de Mastic, Budapest, 1902.
Macun Toplayıcılar Derneği Budapeşte, 1902.
23 April 1902 : erno nemecsek UN TRAÎTRE!
23 Nisan 1902 erno nemeçek BİR HAİNDİR!
La guerre des Boers ( 1899-1902 ) opposa les pays de l'Empire britannique à la population boer ( hollandaise ) d'Afrique du Sud.
Boer savaşı 1899-1902 yılları arasında İngiliz Hükümeti ile Güney Afrika'nın Boer nüfusu ( çoğunlukla Alman ) arasında geçmiştir.
En ville, en plein centre.
Yeri merkezi. 1902'den beri burada.
Construit en 1902.
Güzel, değil mi?
Vous êtes Addison Simms de Seattle. On a déjeuné ensemble en automne 1902!
Sen Seattle'dan Addison Simms'sin, ve biz 1902'nin sonbaharında birlikte yemek yemiştik.
Los Angeles, 1902.
Los Angeles, 1902.
Les archives nous apprirent que Chaco était né en 1902, ce qui signifiait qu'il avait 93 ans à sa mort.
Donanma kayıtları ayrıca, Walter Chaco'nun 1902'de doğduğunu gösteriyor. Bu da, öldüğünde, 93 yaşında olduğunu gösterir.
Il est né le 23 janvier 1902.
23 Ocak 1902'de doğmuştu.
Lot numéro 66 : Une valise en cuir faite main portée par la famille Krustofsky à leur arrivée à Ellis Island en 1902.
Ve şimdide 66 numaralı el yapımı deri çanta Krutowski ailesi yadigârı 1902 yılında Ellis Adası'ndan geldiklerinden beri.
Savez-vous qui était à la tête des mineurs de Pennsylvanie en 1902?
1902 antrasit grevi sırasında Pensilvanya'daki kömür işçilerine kim önderlik etti sanıyorsun?
"Dr. Adam Sors, diplômé en droit, résidant à Budapest,"
Adam Sors, 1902 budapeşte doğumlu, annesinin kızlık soyadı...
"né en 1902, fils de Valérie Sors..." "Sonnenschein."
Valeria Sors Sonnenschein.
Vous voyez, en 1902, on n'était que de simples mineurs d'argent. Creusant la terre chaque jour... On n'avait aucune éducation et on baisait... à chaque fois qu'on en avait l'occasion.
1902 yılında bizler bir grup gümüş madencisiydik... her gün çamur içinde kazan, eğitimsiz, her fırsat bulduğunda birbirine atlayan.
Si on découvrait un tableau de 1902 ou 1903, avant que Picasso n'ait inventé...
Diyelim ki 1902, 1903 yıllarına ait bir resim bulundu. - Picasso şeyi icat etmeden.
Il est signé Piet Mondrian et date de 1902.
- Piet Mondrian imzasını taşıyor. 1902 tarihli.
Pourquoi? De 1902?
Elbette değil. 1902 mi?
Dans onze jours, un Mondrian original de 1902 sera en votre possession.
11 gün sonra. 1902 tarihli özgün bir Mondrian tablonuz olacak.
Signé Piet Mondrian, 1902.
İmza Piet Mondrian. 1902.
Domaine de Sallier. Languedoc. 1902.
1902 hasadı, Languedoc'daki Sallier bağlarından.
La première édition anglaise de 1902 du "Chien"?
"The Hound"'ın 1902 yılındaki Birinci İngiliz baskısını mı?
Bâti en 1902.
1902'de inşa edildi.
Le truc c'est que, depuis qu'il a été capturé et lynché par une foule en colère en 1902, je ne suis pas vraiment sûr de pouvoir l'impliquer dans le meurtre de Brittany Walters.
Mesele şu ki, 1902'de kızgın halk tarafından yakalanıp linç edildiğine göre Brittany Walters cinayet mahallindekilere kaydettirebileceğimden pek emin değilim.
"Dr Charles Walker, né en 1870 à Wichita, Kansas, mort en 1902 à Phoenix, Arizona..."
Dr. Charles Walker, 1870'de Wichita, Kansas'da doğmuş. 1902'de Phoenix, Arizona'da ölmüş.
Oliver Wendell Holmes a été nommé à la cour suprême par le Président Theodore Roosevelt en 1902.
Oliver Wendell Holms, Başkan Theodore Roosevelt tarafından 1902 yılında yüksek mahkemeye tayin edildi.
- Un érudit anglais qui a vécu de 1834 à 1902, soit 300 ans après Machiavel.
1834-1902 yılları arasında yaşadı. Machiavelli'den 300 yıl kadar sonra.
Avec le recul, je constate que je n'ai jamais eu Londres 1902 d'attirance pour la ville.
Maziye bakınca şehir ve ben, birbirimizden hiç hoşlanmamıştık.
La famille Rose a décidé de drainer le marécage en 1902.
Rose ailesi 1 902'de bataklığı kurutmaya niyetlenmiş.
La famille Rose a décidé de drainer le marécage en 1902.
Rose ailesi 1 902'de bataklığı kurutmaya karar verir.
Il a été capturé et lynché par une foule en furie en 1902... ça colle plutôt bien, non?
1902 yılında yakalanıp linç edilmiş. Tam uyuyor değil mi?
1902. Deux hommes disparaissent en creusant.
- Şuna bak. 1902. 2 adam dalarken kayboldular.
Tout ce que l'intellect humain est capable de concevoir, il est capable de l'accomplir. " W. Clement Stone
İnsan, aklının tasarlayabildiği kadarını elde eder. W. Clement Stone ( 1902-2002 )
Voici la baraque du capitaine Scott, construite en 1902.
Sağ tarafımızda Kaptan Scott'ın kulübesi duruyor. 1902'de inşa edilmiş.
Elle est née en 1902. Officieusement.
Kendisi, 1902 yılında doğmuş tabii gayriresmi olarak.
Une pétition de plus de 7 000 signatures demanderait sa libération et en 1902, le gouverneur James Orman le gracierait.
O'Kelly'nin serbest bırakılmasını talep eden bir dilekçe için en sonunda 7000'i aşkın imza toplanmış ve 1902 yılında, Vali James B. Orman onu affetmiştir.
Mais d'abord je voudrais, euh, faire un petit retour en arrière à l'année 1902. Mesdames et Messieurs. Ahem.
Bayanlar baylar.
- Alicia, l'année de création des Kappa?
Alicia, Kappa Phi Nu hangi yılda kuruldu? - 1902.
- 1902. Très bien.
- Çok güzel.
Tout date de 1902, quand Theodore Roosevelt a effectué la grande restauration avec McKim, Mead et White.
Tamamen 1902'den kalma. O dönem Theodore Roosevelt McKim, Mead ve White'la büyük bir restorasyon yaptırmıştı.
1902 1903
Eski Arnold gitti ve sanki bu sefer sanırım geri dönmeyecek.
Mon grand-papy a acheté cette terre en 1902.
Büyükbüyük babam bu araziyi 1902'de almış.
- BRONZE 1902 AUGUSTE RODIN - 1840 - 1917
- BRONZ 1902 AUGUSTE RODIN - 1840 - 1917
C'était en 1902.
Biliyorum. Bu 1902'de çekilmiş.
Emily, vous avez dit qu'il était de 1902.
Emily, adamın 1902 yılından geldiğini söylemiştin.
Il a assassiné au moins une demi-douzaine de personnes avant de disparaitre sans laisser de trace en 1902.
1902'de hiç bir iz bırakmayıp kaybolmadan önce en az yarım düzine adam öldürmüş.
1902?
1902?
Bien.
Ama önce, geriye dönüp 1902 tarihine kısa bir bakış atmak istiyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]