Translate.vc / Fransızca → Türkçe / 1o
1o Çeviri Türkçe
51 parallel translation
"Pouvez-vous passer au bureau du'Mercury'? " Pourriez-vous envisager "d'occuper position permanente au journal?"
" Yarın, 14 Kasım sabah saat 1o da Gazetedeki büroma gelirseniz devamlı bir görev almanızı görüşeceğiz.
Je ne vous connaissais pas, et je n'avais pas vu papa depuis le divorce, il y 1O ans.
Seninle hic ; tanl § maml § tlm ve annem bo § anmadan sonra... I no beni italya ya g6tl'.irdl'.igl'.inden
- Oui, madame, dans 1O minutes.
- Evet efendim, 10 dakika sonra.
Je pose uniquement dans cet atelier Ie mercredi et le samedi de 8 à 1O h.
Çarşamba ve cumartesileri, 8-10 arası öğrenciler için poz veriyorum sadece.
J'ai maintenant 10 secondes avant 7 heures 47.
Şimdi 7 : 47ye 1O saniye var.
- J'ai 10 secondes après 7 heures 47.
- Benimki 7 : 47 yi 1O saniye geçiyor.
Quand le corps humain est déshydraté de 6 à 1o % %, il y a vertige, difficultés respiratoires, baisse du volume de sang, incohérence de parole, et enfin, impossibilité de marcher.
İnsan vücudu yüzde 6-10 arası sıvı kaybına uğradığı zaman baş dönmesi başlar, nefes almakta güçlük çeker kan yoğunluğu düşer, belirsiz konuşmalar ve sonunda, yürümekte zorluk çekmeye başlar
William Luke Vallery, 7 à 1o ans.
William Luke Vallery : Federal hapishanede 7 ila 10 yıl arası
Mary Ellen Michener, 7 à 1o ans.
Mary Ellen Michener : Federal hapishanede 7 ila 10 yıl arası
Une nouvelle Vision de la Révélation vous traitez de 1O :.19
Vahiy'e Yeni Bir Bakış'ta 10 : 19 numaralı ayeti ele almışsınız.
1O % du total.
Paranın % 10'u.
Le 1O décembre 1939, sur les collines près de Nankin, 3 000 soldats chinois ont disparu sans laisser de trace.
10 Aralık 1939. Çin'in Nanking Bölgesi'ndeki tepelerde tam üç bin Çin askeri savaş meydanına ulaşmadan ve hiçbir iz bırakmadan ortadan kayboldular.
Six livres et 1O shillings. Je ne peux faire mieux.
Altı pound, on şilin bütün verebileceğim bu kadar
C'est toi qui joues 1O jazzs en un?
Bir seferde on çeşit caz çalan kişi sen misin?
Ca fait 1O ans qu'il tapisse des plafonds.
O 10 yıldır bu işte çok tavan kapladı.
1O mois. Presque un an.
10 aydır. yaklaşık 1 yıl.
La bonne, c'est que Lester a raison 9 fois sur 1O
İyi haber, Lester neredeyse her zaman haklı çıkar.
Tu me dois 1O $.
On dolar borçlusun.
Et ça fait 1O jours que ça dure!
On gün oldu, değil mi?
1O jours d'examens d'anapath, d'irradiation et de piqûres à la con!
On gündür doku testi, radyasyon testi ve senin lanet iğnelerin!
La mise à prix de cette pure merveille est à 10 $.
Bu güzel sepet için açık arttırmayı 1O Dolar'dan başlatıyorum.
Peut-être celui d'Amanda? OK, voici le rendez-vous de 22h.
"1O'da buluşalım" yazan burada, "gece yarısı buluşalım" yazan burada.
à dix ans de prison, dont six fermes.
Hüküm, 1o yıl, Şartlı tahliye 6. yılda.
Je parie 2O contre 1O, bande de cocus!
1'e 2 veriyorum o... çocukları!
4O contre 1O, bande de lâches!
- 1'e 4 veriyorum!
Je paie 4O contre 1O! Je paie 4O contre 1O! Bande de planqués!
1'e 4 veriyorum dedim, o... evlatları!
- 1O... 5 chacun.
10. Kişi başı beş.
Depuis 1990, les Etats-Unis et le Royaume Uni y ont investi plus de 50 milliards de $. Dans la même période, dix mille prisonniers politiques ont disparu sous le régime Usman.
99'dan beri, Amerika ve İngiltere oraya 50 milyon doların üstünde yatırım yaptı, ve aynı zamanda Başkan Usman'ın yönetiminde 1o bin siyasi tutuklu ortadan yok oldu.
MADRID, 1O ANS PLUS TARD
Madrid, 10 yıl sonra
Les Razorbacks s'en tirent bien avec un carton jaune.
Colton, Razorbackler ucuz kurtuldu, sarı kart ve 1O dakikayla yırttılar.
- La TA descend, 6 / 10.
- Tansiyonu düşüyor. 60'a 1o.
Kinsey a découvert que seuls 5 à 10 % de la population sont à 6 ou 0.
Kinsey'in dediğine göre halkın sadece % 1o'u sadece 0 ya da 6'ymış.
Je suis client depuis 10 ans. Donnez-moi du temps.
Ben sizin 1o yıllık müşterinizim.
♪ Elle est ma tarte à la cerise ♪ ♪ Elle met un sourire sur ton visage 1o miles à la ronde ♪
# O benim vişneli turtam # # 10 mil büyüklüğünde bir gülüş kondur yüzüne #
Même si vous ne travaillez ici que 1O heures la semaine.
Haftada 10 saat çalışmanıza rağmen hem de?
- 1o secondes de lamentation. Go.
- Pekala. 10 saniye kendine acıma başlıyor.
je cherche les bébés, je laisse tomber dans 1o secondes
Bebekleri arıyorum yaklaşık on saniye önce bırakıştım.
Représsurisation dans 1O minutes.
On dakika içinde basınç normale dönecek.
J'ai pas fait ça seul depuis 1O ans.
10 yıldır tek başıma işemedim.
1O min au four à 180 degrés.
350 derecede 10 dakika yeter.
1O ans?
10 yıl?
- II est mort quand j'avais 1O ans dans une operation du GIGN en Afrique.
- Evet. On yaşımdayken öldü. Afrika'da Özel Kuvvetler baskınında.
Pas une goutte de sang a été répandu en plus de 1O ans.
10 yıldır bir damla bile kan dökülmedi.
- Los Angeles 1o h 04
- LOS ANGELES Pazar, 15 Ağustos 2016 - 10.04
Il dit qu'il est tombé de sa poche trouée sur le chemin du ciném, a entre 23 h 30 et 3 h 1O et qu'il ne l'a jamais revu.
şimdi, bu bir masal, baylar.
- ce qu'il est - et je ferai de même à propos d'Anastasy.
- Bizde ANASTASİA hakkında aynı şeyi yapacağız. 2o yy, ikinci 1o yılında! - Nedir! -
1o :
Birincisi ;
Celui qui dit 22 heures est une contrefaçon.
"1O'da buluşalım" yazan sahte.
4O contre 1O, mon cul!
1'e 4 kıçımın kenarı!
Il est 1O heures et quart.
Onu kırk geçiyor.
Mis a pied il y a 1O ans pour tra? c d'armes.
10 yıl önce silah kaçakçılığından görevden alındı.