Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Allanon
Allanon Çeviri Türkçe
36 parallel translation
Allanon...
Allanon.
Allanon!
Hey, hey, Allanon!
- Je reste avec Allanon.
- Ben Allanon'la kalsam iyi olur.
Mon nom est Ohmsford, mais selon Allanon, je suis de la lignée Shannara.
Soyadım Ohmsford ama Allanon'a göre Shannara neslinin bir parçasıymışım.
J'irai à Storlock après vous avoir ramenés au palais.
Seni ve Allanon'u saraya ulaştırır ulaştırmaz Storlock'a yöneleceğim.
Allanon?
Allanon?
C'est Allanon qui t'envoie?
- Allanon mu yolladı seni?
Allanon.
Allanon.
J'ai pensé qu'Allanon se sentirait seul.
Allanon yalnızlık çeker diye düşündüm.
( Allanon ) Nous devons vous emmener à la Ellcrys immédiatement, sinon beaucoup plus mourront.
Seni acilen Ellcrys'e götürmeliyiz yoksa daha çok kişi ölecek.
Hey, hey, Allanon!
Hey, hey, Allanon!
- Je devrais rester avec Allanon.
- Ben Allanon'la kalsam iyi olur.
Mon nom de famille est Ohmsford, mais selon Allanon, Je fais partie de la lignée Shannara.
Soyadım Ohmsford ama Allanon'a göre Shannara neslinin bir parçasıymışım.
Je me dirige vers Storlock dès que je vous et Allanon rentre au palais.
Seni ve Allanon'u saraya ulaştırır ulaştırmaz Storlock'a yöneleceğim.
( Allanon ) E zhal e yenola verana shef, er e yonyeara e Lushe un shef Oros.
E zhal e yenola verana shef er e yonyeara e lushe an Oros shef.
( Allanon ) Il ya un ennemi dans ces murs.
Bu duvarların arasında bir düşman var.
Avez-vous mis Allanon jusqu'à présent?
- Allanon mu yolladı seni?
Je pensais Allanon obtiendrait solitaire.
Allanon yalnızlık çeker diye düşündüm.
- Allanon, que...
- Allanon, ne -
Crispin... tu escorteras Amberle, Wil et Allanon à sa rencontre.
Onunla buluşmaları için Amberle, Wil ve Allanon'a eşlik edeceksin.
Tu parles d'Amberle et Allanon?
- Amberle ve Allanon mu demek istiyorsun? - Hayır.
Transmettez-le à Allanon.
Lütfen bunu Allanon'a ilet.
En plus d'Allanon et moi, il y a deux autres témoins.
Ben ve Allanon haricinde iki şahit daha vardı.
Allanon et moi l'avons vue de nos yeux.
Ama önemi yok. Allanon ve ben gözlerimizle gördük onu.
Allanon n'était pas dans ma vision.
Allanon görümde yoktu.
Allanon a dit que le Dagda Mor avait un espion à Arbolon.
Allanon, Dagda Mor'un Arborlon'da casusu olduğunu söylemişti.
Si c'est vrai, alors Allanon a peut-être envoyé Amberle dans un piège.
Bu doğruysa eğer, Allanon Amberle'yi bir tuzağın içine göndermiş olabilir.
Tu n'es pas toi même, Allanon.
Kendinde değilsin Allanon.
Si, Allanon, c'est bien moi
Hayır Allanon, bu tam da benim.
Allanon me confirme que Amberle possède la graine et qu'elle est en route.
Allanon, Amberle'nin tohum elinde yola çıktığını söyledi.
Je l'ai vu là bas Allanon.
Onu orada gördüm, Allanon.
Allanon... ( Allanon gémissement )
Allanon.
Allanon!
- Allanon!