Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Apophis
Apophis Çeviri Türkçe
374 parallel translation
C'était Apophis.
- Apophis'di.
Apophis était le dieu serpent, le rival de Râ, gouvernant la nuit.
Apophis, yılan tanrısı, Ra'nın rakibi, gecelere hükmeder.
J'ai remarqué que la face où le cristal avait fondu... ressemblait aux murs de la salle du Stargate... après l'attaque d'Apophis et de ses gardes-serpent.
Şimdi, farkettim de kristalin sıcaktan eriyen camsı kenarları geçit odasının duvarlarına benziyor Apophis ve yılan bekçilerinin gelip ateş ettiği yerlere.
Comme vous avez la même arme qu'Apophis on peut comparer les impacts.
Senin kullandığın enerji silahlarıyla Apophis'inkiler aynı olduğuna göre, 2 kristaldeki patlama izlerini karşılaştırabiliriz.
Elle veut nous aider à vaincre Apophis et nous protéger des Goa'ulds.
Apophis'i yenmek ve Dünya'mızı diğer zalim Goa'uld'lardan korumak için.
Au service d'Apophis le serpent, vilaine créature qu'il est.
Apophis'in hizmetinde, yılan olanın. Rezil yaratık.
Je ne suis plus au service d'Apophis.
Ben artık Apophis'in hizmetinde değilim.
Nous méprisons tout ce que Râ, Apophis et les leurs font et croient.
Ra, Apophis ve onun gibilerin hepsinden ve yaptıklarından nefret ediyoruz.
Certains, comme Apophis... sont de grands rois, et règnent en dieux sur de nombreux mondes. Mais la paix ne les intéresse pas.
Bazıları, Apophis gibi, büyük krallardır ve tanrıları olarak pekçok dünyaya hükmederler, ama onların barışa ihtiyacı yoktur.
Apophis a pris la vie de deux de mes hommes... comme punition pour ne pas l'avoir ramenée.
Apophis 2 adamımı öldürdü yakalayamadığımız için ceza olarak.
Vous êtes sûr que c'était Apophis?
Apophis olduğuna emin misin?
On pense sérieusement à se lancer derrière Apophis?
Ciddi ciddi Apophis'in peşinden gitmeyi mi düşünüyoruz?
Et Apophis? Vous savez quelque chose?
Apophis'e ne oldu, onu vurabildin mi?
Apophis essaiera de nous trouver.
Apophis yerinizi bulmaya çalışacak.
Il servait sous mes ordres quand j'étais le premier guerrier d'Apophis.
Ben Apophis'in baş yaveriyken benim hizmetimdeydi.
Si on n'avait pas attaqué Apophis, il ne serait pas là.
Demek istediğim eğer biz Apophis'in dikkatini çekmeseydik, o da burada olmayacaktı.
D'accord, on ramènera Shak'l. Ce n'est pas aussi bien que d'avoir Apophis, mais il ne peut pas rester ici.
Tamam, Shak'l'ı geri alacağız,... Apophis'i kaçırmak kadar iyi değil, ama burada kalamaz.
Apophis ne nous laissera pas quitter ce monde vivants.
Apophis burayı canlı terketmemize izin vermeyecektir.
On ne peut pas laisser Shak'l ici... et on n'arrivera jamais à la porte avec lui sans tomber sur Apophis.
Shak'l'ı burada bırakamayız ve onu geçide götüremeyiz, Apophis'le karşılaşmadan.
Je me reposerai... fortifié par la pensée de la récompense que je recevrai... quand je présenterai votre tête à Apophis.
Dinleneceğim,... güçleneneceğim başını Apophis'e teslim edince alacağım ödülün düşüncesiyle.
La fin d'Apophis va bientôt venir... et cejour-là, je retournerai sur notre monde... pour offrir la liberté à tous les Jaffas.
Apophis'in devri yakında bitecek. Ve o gün, dünyamıza döneceğim,... ve tüm Jaffalara özgürlük önereceğim.
Eh bien, si on tombe encore sur Apophis, on sera prêts.
Eğer Apophis'e tekrar saldıracaksak, hazırlıklı olmalıyız.
Si Apophis découvre que c'est eux qui ont ce pouvoir- - Il essaiera de le posséder. S'il ne peut pas, il bombardera la surface de cette planète de l'espace.
Eğer Apophis bu güce onların sahip olduğunu anlarsa Ona sahip olmaya çalışacaktır,... eğer sahip olamazsa bu gezegeni yörüngeden bombalar.
"Apophis sera content."
Apophis memnun olacak.
Shak'l a parlé de votre cérémonie à Apophis- - que vous ne pouvez pas rester invisibles quand vous l'exécutez.
Shak'l Apophis'e ayininizden bahsetti,... gerçekleştirirken görünmez kalamadığınız ayin.
Shak'l pense qu'on n'est pas armés. Apophis se croit invulnérable.
Shak'l silahsız olduğumuzu düşünüyor, Apophis yenilmez olduğunu düşünüyor.
C'est le vaisseau du Goa'uld Nirrti... ennemi d'Apophis.
Bu Goa'uld Nirrti'nin gemisi. Apophis'in düşmanı.
Ce Goa'uld, Nirrti- - Il a déjà envoyé un émissaire... négocier un traité sur une porte dont Apophis s'était emparé.
Bu Goa'uld Nirrti, bir keresinde bir barış elçisi göndermişti... Apophis'in kontrolündeki bir geçit ile ilgili antlaşma için.
Apophis et Klorel sont morts.
Apophis ve Klorel öldürüldü.
Par Apophis.
Apophis tarafından.
Colonel, selon votre rapport Apophis avait péri dans son vaisseau.
Albay, raporunda Apophis'in, gemisinde öldüğü yazıyordu.
Pourquoi Apophis a-t-il kidnappé le fils de Teal'c?
Teal'c'in oğlunu kaçırmak Apophis'e ne kazandırır?
La quasi-totalité des soldats fidèles à Apophis ont péri dans l'explosion.
O gemilerde neredeyse tüm Apophis'e sadık savaşçılar ve yılan muhafızları öldü.
Apophis est revenu à Chulak couvert de honte.
Apophis Chulak'a utanç içinde döndü.
- Apophis est vulnérable.
- Şu an zayıf.
J'ai encore des espions dans sa garde dont il ne se doute pas.
Ve yılan muhafızları arasında Apophis'in bilmediği dostlarım var.
Chopez Apophis si vous le pouvez, mais votre directive principale est de ramener la famille de T'ealc sur terre.
İndirebilirseniz Apophis'i de indirin, ama öncelikli göreviniz Teal'c'in ailesini Dünya'ya getirmek.
Il est à présent avec Apophis.
Artık Apophis ile beraber.
C'est Apophis qui a décidé de me punir.
Apophis ihanetim için beni cezalandırıyor.
Apophis va s'adresser au peuple de Chulak.
Apophis Chulak halkına seslenmek üzere.
Je vous en prie, entrez, mais Apophis serait furieux d'apprendre que vous avez perdu votre temps à chercher dans la maison de la victime!
İçeri girebilirsiniz, ama kurbanın evini aramakla vakit kaybettiğiniz için, Apophis çok kızacaktır!
Son esprit a survécu aux mensonges d'Apophis.
Zihni Apophis'in yerleştirdiği yalanları yendi.
Ou mieux encore, qu'est-ce que mijote Apophis?
Ya da daha iyisi, Apophis ne yapmanı istiyor?
J'ai trompé Apophis.
Apophis'i kandırdım.
Je n'avais pas encore échappé au contrôle d'Apophis.
O sırada Apophis'in kontrolünü henüz yenememiştim.
O'Neill, pourquoi ne peux-tu pas admettre la possibilité que l'esprit de mon fils soit trop fort pour Apophis?
O'Neill, neden oğlumun zihninin Apophis'in kontrol edebileceğinden daha güçlü olabileceği olasılığını kabullenmiyorsun?
Apophis sait que nous sommes ici, et il n'y a que deux gardes au Stargate.
Apophis burada olduğumuzu biliyor, ama geçitte sadece 2 bekçi var.
Il reste peu de gardes-serpents encore fidèles à Apophis.
Apophis'in hala kendine sadık çok az adamı var.
Non, je veux Apophis!
Hayır, Apophis'i istiyorum!
Renvoie-moi à Apophis!
Beni Apophis'e götür!
Et si Apophis est protégé par un champ d'énergie?
Peki ya Apophis?