Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Ashton
Ashton Çeviri Türkçe
286 parallel translation
Ashland Avenue, derrière les corrals.
Ashton Caddesi. Ağılların arka tarafından.
Celle-ci confond théâtre et salle de jeux!
- Bu grup oyunculuğu ciddiye almıyor. - Çok özür dilerim Bayan Ashton.
Miss Nancy Ashton attend en salle de conférences.
- Bayan Nancy Ashton diye biri sizi konferans odasında bekliyor.
Elle voudrait parler à l'un de nos agents.
- Nancy Ashton mı? - Evet, bir ajan görmeyi talep etti.
Quelle genre de crime?
Bahsi geçen ne tür bir suç Bayan Ashton?
Nous faisons les enquêtes... la décision appartient au procureur.
Biz sadece araştırma bürosuyuz Bayan Ashton. Bulgularımızı Birleşik Devletler Adalet Bakanı'na teslim ederiz.
Nous ne pouvons rien faire.
- Anlaşma mı? Hayır, Bayan Ashton.
- Nancy Ashton au bout du fil.
- Evet? - Nancy Ashton diye biri hatta.
Rien ne m'étonne plus, Miss Ashton.
Şok durumlarına karşı oldukça iyi hazırlıklıyımdır Bayan Ashton.
C'est elle?
O, Nancy Ashton mı?
On a montré sa photo au propriétaire de Miss Ashton.
- Evet? Suçlunun fotoğrafını Nancy Ashton'ın ev sahibine göstermişler.
Il a vu Lynch... lui rendre visite.
Lynch'i tanımış. Arada birkaç kere Nancy Ashton'ı ziyaret ettiğini söylemiş.
Quand il a vu que Nancy Ashton prenait peur, il l'a tuée.
Belli ki Nancy Ashton'ı Sherwood olayına karıştırdı, kadın korktu ve onu öldürdü.
- Vous travaillez chez Ashton, demain?
- Yarın Ashton'ın işine mi gidiyorsun?
Pourquoi être chez Ashton quand vous devriez construire la chapelle?
O zaman o adam için niye çalışıyorsun? Kilise yapman gerekiyordu.
Désolé, j'ai un contrat pour une église.
Afedersiniz, Bay Ashton, ama kilise işim var.
Merci, M. Ashton.
Teşekkürler, Bay Ashton.
M. Ashton, il nous faut des briques et du bois de charpente. Il faut aussi des bardeaux et beaucoup de ciment.
Bay Ashton, tuğla gerekiyor, kereste gerekiyor kiremit gerekiyor ve bol miktarda da çimento.
Et puis, il nous faut des poutres.
Ve direk de gerekiyor, Bay Ashton.
Un meurtre Lord Ashton et ingénieux.
Cinayet Lord Ashton. İyi de tasarlanmış.
- Je suis là pour Ashton. - Ashton? Marché noir.
Karaborsacı Ashton'ı bulmak için gelmiştim.
Écoutez, j'aimerais rencontrer Ashton.
İyi fikir de, Ashton'la tanışmak isterim.
- Tu es Ashton?
- Sen Ashton musun?
Ça aidera à payer le prochain lot d'Ashton.
Bu, bir sonraki partiyi almamızda yardımcı olacaktır.
Excusez-moi, je suis Freddy Ashton.
Affedersiniz, benim adım Freddy Ashton.
Ashton.
Ashton.
Encore une soirée inoubliable à Ashton.
Ashton'da ne eğlenceli bir gece.
C'est la carte des égouts d'Ashton.
Bu, tüm kanalizasyon sisteminin haritasıdır.
Il est à Ashton Farms.
- O burada değil. Ashton çiftliğinde.
Madeline Ashton?
Madeline Ashton'a inanabiliyor musun?
Vos invités sont là, Mademoiselle Ashton.
Misafirleriniz var Bayan Miss Ashton.
J'ignorais qu'il avait un tel truc pour Madeline Ashton.
- Bana senin hayranın olduğundan bahsetmedi.
Ne sois pas modeste. C'est un brillant écrivain, Madame Ashton.
- Harika bir yazardır Bayan Ashton.
J'ai voulu te la présenter avant notre mariage car il fallait que je sache si tu pouvais passer l'épreuve Madeline.
Bu yüzden evlenmeden önce onunla tanışmanı istedim. Çünkü Madeline Ashton testini geçip geçmediğini görmeliyim.
Je ne trouve absolument aucun attrait à Madeline Ashton.
Madeline Ashton'a karşı kesinlikle ilgi duymuyorum.
Madeline Ashton.
Madeline Ashton. Kes!
Vous n'avez pas perdu 500 grammes et vous voulez toujours parler de Madeline.
Ve hâlâ Madeline Ashton'dan bahsediyoruz.
J'ai une livraison pour Madeline Ashton et le Docteur Ernest Menville.
Madeline Ashton ve Dr. Ernest Menville için teslimat var.
Bonjour, Mlle Ashton.
İyi günler Bayan Ashton, nasılsınız?
Mlle Ashton, vous l'avez eue il y a trois semaines.
Bayan Ashton üç hafta sonra yapmalısınız.
Je me demande, Mlle Ashton s'il est possible que vous ayez entendu parler de...
Acaba Bayan Ashton Lisle Von Rhuman'ı...
Je ne regrette pas ce qui s'est passé, Mlle Ashton.
Bunun olduğuna sevindim Bayan Ashton.
"Madeline Ashton irait à l'ouverture d'une enveloppe!"
"Madeline Ashton bir zarfı açmak üzere."
Pas du tout, Mlle Ashton.
- Hiç de değil Bayan Ashton.
A la première heure demain matin, je descends en ville et je vais obtenir le divorce avec Madeline Ashton.
Yarım sabah ilk iş olarak şehre gidip Madeline Ashton'a boşanma davası açacağım.
Veuillez rejoindre vos places, on demande Mlle Otley, Ashton...
- Birinci perde için Miss Otley, Miss Ashton..
Pour la moindre chose, n'importe, appelez Ashton.
Herhangi bir şeye ihtiyacınız olursa Ashton'u arayın.
Ashton!
- Ashton!
Oui, Mike Grady.
ASHTON SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ Evet.
Bonjour, Mlle Ashton.
- İyi günler Bayan Ashton. - 3 : 00 te Anna'yla randevum var.
Ashton, ça va?
Onu aramayacaklar ama Drew'in gitmediğinden eminim. Ashton, iyi misin? Kalk haydi.