English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Assistants

Assistants Çeviri Türkçe

523 parallel translation
Assistants réalisateurs :
Yardımcı Yönetmenler :
Assistants : L. Voytovitch А. Stoller
ASİSTANLAR L. Voytovich, A. Stolper
Et je me suis toujours bien entendu avec ses assistants dans la mesure où, bien sûr, ils comprennent mon humble rôle.
Ve asistanlarıyla da bunu hep sürdürdüm naçizane konumumu anladıkları sürece elbet.
Nous ferons de vous le procureur adjoint chargé des assistants.
Seni bölge savcısı yapacağız, böylelikle tüm savcı yrd.'lerinin amiri olacaksın.
Le soir du 25 octobre, dans les mêmes conditions, avec 7 de mes assistants nous avons reconstitué le crime.
Ama 25 Ekim gecesi yaklaşık olarak aynı koşullar altında ben ve yedi yardımcım suçu yeniden canlandırdık.
Aucun de mes assistants n'a pu affirmer pouvoir reconnaître l'homme décrit comme le meurtrier, bien que tous l'aient déjà vu.
Sayın Yargıç, burada, bir kereliğine değil tüm yeniden canlandırmalar sırasında kimsenin katil olarak tarif edilen adamı tanıdığını belirtmesinin mümkün olmadığına dair yedi yardımcımdan her birinin yeminli ifadesi var. Ancak, her durumda, pederi iyi tanıyordu.
- Pas nécessairement. Peut-être l'un de vos assistants.
- Bizzat sizin olmanız şart değil.
Avec des assistants... je maintiendrai l'ordre.
Mecliste yemin edeceğim, ve arkamda müfreze olacak, belki de bir problem çıkmaz.
Une douzaine d'assistants me suffira.
- 10-12 silahlı adam toplayabilirim.
Vous étiez mes assistants quand j'ai dispersé la bande.
Bu çeteyi çökerttiğimizde bir kısmınız şerif yardımcısıydı. Şimdi yardımınıza yine ihtiyacım var.
Vous aviez six assistants permanents.
İşe başladığında altı yardımcın vardı.
Et j'ai besoin de tous les assistants disponibles.
Olabildiğince çok yardımcıya ihtiyacım var.
Si nous avions eu plus d'assistants... nous n'en serions pas là.
Ne zamandır söylüyorum, daha fazla adamımız olmalı.
Le Juge et Harvey abandonnent et je ne trouve pas d'assistants.
Yargıç kasabayı terk etti, Harvey işi bıraktı ve ben yardımcı bulamıyorum.
C'est l'un de mes assistants.
Oturun lütfen. Bu Igor.
Je vais vous confier à un de mes assistants...
Şimdi, sizi bir meslektaşıma bırakıyorum, Bay Boltchak. İşinde gayet mükemmel...
- Des assistants.
- Asistanlık.
Si vous tenez à faire dans l'humanitaire, pensez aux fermiers et à vos assistants.
İnsancıl davranın, çiftçi ve asistanlarınızı düşünün.
Allez dormir, vous avez des assistants.
Uyu doktor.
Je disais : vous n'avez pas demandé d'assistants!
Neden yardımcı istemediğini konuşuyorduk.
Vos seuls assistants sont ce vieil homme et ce...
Sana yardım edecek hapishanedeki bir ihtiyarla bir...
Il me faut des assistants compétents... une salle d'opération en bon état... des lampes qui restent allumées.
Bana düzgün bir şekilde yetişmiş asistanlar lazım. Her tarafı dağılmayan bir ameliyathane lazım. En azından ışıkları yanan.
Mes assistants vont réveiller les malades qui ne se souviendront de rien.
Şimdi asistanlarım hastalarımızı uyandıracak. Hiçbir şey hatırlamayacaklar.
Je m'installerai là-bas avec un groupe d'assistants triés sur le volet.
Özenle seçilmiş bir grup asistanla eve yerleşecek...
- Qui sont ces assistants?
- Kimmiş bu asistanlar?
On s'est arrêtés devant une librairie, et un de ses assistants, Donald Salzman...
Bir an için New England Addamsları John ve John Quincy ile bir ilişki olduğunu düşünmüştüm. İnsanlar sık sık bu hataya düşüyor.
Permets-moi de te présenter mes assistants :
Yardımcılarımı tanıtmama izin ver.
Et comme vous le savez, on trouve les meilleurs peintres assistants à Florence.
Bildiğin gibi en iyi fresk çırakları Floransa'da bulunur.
- Rappelleras-tu tes assistants?
Floransalı çıraklarını geri getirtecek misin?
Ayez l'obligeance de bien vouloir suivre mes assistants!
Hiçbir zorluk çıkarmadan adamlarımı izleyin.
ASSISTANTS A LA PRODUCTION : JOSEF MATHAUSER et ADOLF SIROKY
Yapım Asistanları - Josef MATHAUSER ve Adolf SIROKY
Je vous présente Colère, un de mes assistants.
Öfke'yle tanıştırayım. Benim için çalışır. - Memnun oldum.
Mes assistants vont l'envelopper dans ce châle de cachemire tout à fait ordinaire.
Asistanım bu alelade yünlü örtü ile onu örtecek...
Mes assistants ont découvert des choses précieuses.
Son iki günde yardımcılarım burada harika bir iş çıkardılar ve bir sürü değerli şeyi gün ışığına çıkardık.
Chiz et ses assistants ont pris l'avion pour le centre de contrôle.
Chiz'le grubu Houston'daki görev merkezine giden uçağa binmek üzere yola çıktılar.
Mes assistants, et celle qui est mon épouse.
Yardımcılarım ve karım.
A l'infirmerie, deux de mes assistants parlaient sur le temps qu'il faudrait à un homme pour s'évanouir de douleur.
Revirimde, suikastçılarımdan ikisi birinin acıdan ölmesinin ne kadar zaman alacağına iddiaya giriyorlardı.
Et eux seront vos assistants.
Bunlar sizin asistanlarınız olacak.
les rois, les hérauts, et leurs assistants.
krallar, hanedan armacıları ve takipçiler.
Des médecins... ont eu des assistants de valeur.
Hatırlasana Dr. Knox'a yardım etmeleri için Burke ve Hare vardı.
On les paye plus que des assistants sociaux, des profs, ils ont intérêt à maintenir le statu quo.
Sosyal hizmet görevlilerinden veya öğretim görevlilerinden fazla kazanıyorlar Mevcut durumu sürdürecek ayni hisseleri var.
Maintenant tout le monde, nous arrivons à l'attraction principale, mes assistants allons faire une collecte exactement comme ils le font à l'église.
Şimdi beyler, şovun en önemli bölümüne geldik. Yardımcım kilisedeki gibi bağışlarınızı toplayacak.
J'aimerais vous présenter mes assistants, Inga et Aï-gor.
Sana yardımcılarımı tanıştırayım, Inga ve I-gor.
Roll et ses assistants vont régler nos comptes.
O, Jelly Roll ve adamlarıyla hesaplarına geçirmişlerdir.
Des assistants bienveillants vont vous guider A votre propre flipper
İşte yardıma gelen gönüllüler götürecek sizi kendi makinenize!
A Washington, un nouveau scandale alors que des inspecteurs du Congrès... enquêtent sur les allégations portant sur l'embauche d'assistants mâles par... des Congressistes mâles en échange de faveurs sexuelles.
Washington'da yeni skandal : Kongre, cinsel tacizi önlemek amacıyla erkek görevlilerin işe alınması iddiasını araştırıyor.
De part et d'autre de moi, deux assistants, ils portent des masques bosselés, aux yeux exorbités, comme ceux qu'on a trouvés à Mycènes.
İki yanımda iki yardımcı rahip duruyor. Onlar da Miken'de bulunan... yamuk yumuk, patlak gözlü... maskelerden takmış.
A propos, c ´ était un de nos meilleurs assistants.
Bu arada kendisi en iyi yardımcılarımızdan biriydi.
les assistants d'Iemitsu.
Matsudaira Izu ve Leydi Kasuga Iemitsu'nun yandaşları.
J'ai besoin d'assistants.
Yardımcılara ihtiyacım var.
Assistants réalisateur :
Prodüksiyon Âmiri :

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]