Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Ba
Ba Çeviri Türkçe
1,769 parallel translation
Après sa mort, mon frère a abandonné le siège de Ba Sing Sé.
Oğlunun ölümünden sonra ağabeyim, Ba-Sing-Se kuşatmasını yarıda bıraktı.
Elle s'est évanouie avant de tomber.
Bayıldı. Düşmeden önce ba...
Le quatrième est Ba, le Cœur.
Dördüncü Ruh Ba :
Ba'al ne vous l'a pas dit?
Ba'al bundan bahsetmedi mi?
- Bien sûr que c'est Ba'al. Qui d'autre?
- Ba'al mı yani? - Elbette Ba'al. Başka kim olabilir?
Pourquoi Ba'al veut-il une dizaine de Portes des étoiles?
Yüce Tanrım. Ba'al neden bir düzine yıldız geçidi istiyor?
Ba'al possédait? Réfléchissez-y.
Bir zamanlar Ba'al neye sahipti?
Il y a quelque temps, Ba'al est venu me voir, à la recherche d'un moyen de reconstruire, dans l'éventualité où les Jaffas réussiraient à se débarrasser des Goa'ulds.
Sizin için hala umut var. Bir süre önce Ba'al bana geldi. Nasıl yeniden inşa edebileceğini öğrenmek istiyordu.
On dirait bien que Ba'al a mis mes recherches en pratique.
Aynen öyle. Anlaşılan Ba'al araştırmamı uygulamaya koymuş.
Il est retourné auprès de Ba'al.
Haklıymışsınız. - Ba'al'a geri döndü.
C'est un jeu de coordonnées. Ba'al.
- Bir dizi koordinat.
Le général Landry est en effet persuasif.
- Ba'al. General Landry gerçekten ikna edici.
D'après le peu de choses qu'on sait sur le vaisseau de Ba'al, il n'a qu'une seule soute suffisamment grande pour contenir les Portes et c'est là.
Bildiğimiz kadarıyla Ba'al'ın gemisinde yıldız geçitlerinin sığabileceği yalnız bir yük ambarı var. - Burası.
Une fois qu'on a verrouillé leur signal, on téléporte les Portes, on se téléporte, et avec de la chance, on sera partis avant que Ba'al ne remarque quoi que ce soit.
Sinyallerine kilitlenip geçitleri geri ışınlayacak ve Ba'al anlamadan gitmiş olacağız.
Mais Ba'al ne risque-t-il pas de détecter l'Odyssée?
Ama Ba'al, Odyssey'i fark etmeyecek mi?
Le vaisseau de Ba'al devrait être droit devant, Monsieur.
Ba'al'in gemisi tam önümüzde olmalı.
Ils prennent pour cible le vaisseau de Ba'al.
Hedef Ba'al'ın gemisi.
Ils ciblent le vaisseau de Ba'al. Il faut que nous vous sortions de là maintenant.
Hedefleri Ba'al'ın gemisi. Sizi oradan derhal çıkarmamız gerek.
Colonel, sans boucliers, le vaisseau de Ba'al ne pourra pas résister à grand chose.
Yarbay, kalkanları olmadan Ba'al'ın gemisi hiçbir şeye dayanamaz.
Nous avons un problème. Les boucliers de Ba'al se sont relevés.
Ba'al'ın kalkanları çalıştı.
Et le vaisseau de Ba'al?
- Ba'al'ınki?
- Monsieur, le vaisseau de Ba'al n'a plus de boucliers.
- Ba'al'ın gemisi kalkanlarını kaybetti.
Le vaisseau de Ba'al a été détruit.
Ba'al'ın gemisi imha edildi.
Le colonel Carter à réussi à reprogrammer un des DHD de la soute du vaisseau de Ba'al et ainsi nous avons pu nous échapper.
Yarbay Carter, kaçmamız için Ba'al'ın ambarındaki DHD'lerden birini yeniden programladı. - Aferin.
Que nous ayons sauté avec le vaisseau de Ba'al au cours de l'attaque menée par l'Alliance Lucian, Monsieur.
Lucian İttifakı saldırınca Ba'al'ın gemisi ile havaya uçmuş olmamızdan.
Ba'al.
Ba'al.
D'après le dossier, P4R était autrefois sous le contrôle de Ba'al...
Dosyadaki bilgiye göre P4R eskiden Ba'al'ın kontrolündeymiş.
On peut supposer qu'il peut faire pareil avec nos gens à partir d'échantillons de leur ADN.
Ba'al'ın kendisine ait yetişkin kopyalar yapabildiğini biliyoruz. DNA'ları verilirse aynı şeyi bizim insanlarımız için de yapabilir.
Et ce jour non seulement nous avons battu Ba'al et les réplicateurs, mais vous vous êtes assurés que jamais plus Anubis ne menacerait cette galaxie.
O gün Ba'al ve çoğalıcıları yenmekle kalmadık, sen de Anubis'in bu galaksiyi asla tehdit etmemesini sağladın.
Qu'en est-il de ces Jaffas affectés par le lavage de cerveau de Ba'al?
Peki ya Ba'al'ın beyinlerini yıkadığı diğer Jaffalar?
Il y a peu, nous affrontions une tâche tout aussi impossible... et pourtant, ce jour-là, contre toute attente nous avons mis fin à des générations d'oppression et de lutte en battant la flotte de Ba'al.
Kısa süre önce, buna benzer imkansız bir görevle karşılaştık ama o gün, tüm engellere rağmen Ba'al'ın filosunu yenerek, nesillerdir süren zulüm ve acıları sonunda bitirdik.
Mme Raines, pouvez-vous me rejoindre dans la Salle de Crise?
Bayan Raines, benimle Toplantı Odası'ba gelebilir misiniz?
La route est longue jusqu'à Ba Sing Sé. Mais les femmes de cette cité sont d'incroyables beautés.
# Ba-Sing-Se'ye varmak için daha çok yolumuz var, fakat o şehirdeki kızlar çok güzeldir. #
Quelle joie de les rencontrer. Les femmes de Ba Sing Sé.
Mutlaka görmelisin Ba-Sing-Se kızlarını!
Ils ont besoin de trouver leur propre voie, ne pas être forcés dans un moule étant enfants.
çocuk gibi belli bir kalıba sokulmaya değil. Şayet kendi çocukluğuma dönüp, düşünürsem ;
On arrive enfin à Ba Sing Sé, sains et saufs.
Sonunda tek parça halinde Ba Sing Se'ye ulaştığımıza inanamıyorum.
Papa...
Ba... Baba! ?
Ba'al s'est trouvé un passe-temps.
Ba'al boş durmuyormuş.
Nous savons que Ba'al est déjà venu sur Terre sans se faire repérer.
Ba'al'ın daha önceden görünmeden Dünya'ya geldiğini biliyoruz.
Même Ba'al n'est pas fou à ce point.
Ah... Ba'al bile o kadar delirmiş olamaz.
Vous dites que Ba'al a tenté de prendre le contrôle du Haut Conseil dans le but d'accéder à l'appareil Ancien.
Ortaya attığın fikir, Ba'al'ın Yüksek Konsey'in kontrolünü Eskiler'in aletinin kullanımını ele geçirmek için ele almak istediği.
Ce sont les Ba'al?
Bunlar Ba'al'lar mı?
Nous ne saurons pas si Ba'al est sérieux jusqu'à ce que nous essayions quelques adresses.
Fakat o haklı. Ba'al'ın ciddi olup olmadığını bu adreslerden bazılarını test etmeden bilemeyiz.
- C'est donc Ba'al?
Kim olduğunu zaten biliyorsunuz.
Merde, Ba'al s'est trouvé un passe-temps.
Ba'al boş durmuyormuş.
Nérus a travaillé pour Ba'al durant des siècles.
Emin değilim.
C'est un aussi bon point de départ qu'un autre.
Nerus asırlarca Ba'al'a çalıştı.
Nous savons que Ba'al est capable de se cloner.
Bu nasıl mümkün olabilir?
Ba'al aurait su mieux que ça.
Ba'al'dan daha iyisi beklenirdi.
Les Contes de Ba Sing Sé
Ba Sing Se Hikayeleri
Nous ne savons même pas s'il est le vrai Ba'al.
Onun gerçek Ba'al olduğunu bile bilmiyoruz.