Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Core
Core Çeviri Türkçe
125 parallel translation
Il a diffamé le membre d'une minorité ethnique, ce que je ne manquerai pas de signaler au ministère de la Justice, à l'onu, à l'association des gens de couleur, aux défenseurs de l'égalité des races, des droits...
Azınlıkları oluşturan gruplardan,..... biri için hakaret edici sözler sarf etti. Bunu Adalet Bakanlığı..... İnsan Hakları Birimi'ne, Birleşmeiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu'na..... CORE'a ve Medeni Haklar Birliği'ne rapor edeceğim.
Je n'ai enc-core jamais vu de combat au g-glaive.
Daha önce hiç kılıç dövüşü görmemiştim.
Suite à un signal de détresse non identifié, nous avons découvert un vaisseau romulien à la surface de Galorndon Core, une planète de la Fédération.
Kimliği belirsiz yardım çağrısı, Federasyon'a ait bir gezegen olan... Galarndon Core'da yere çakılmış bir Romulan gemisini açığa çıkardı.
Galorndon Core est une base idéale d'où lancer une offensive.
Galorndon Core, yeni bir hücum hazırlığı için... ideal bir gizlilik sağlayabilir.
Combien de temps avez-vous passé sur Galorndon Core?
Ne kadardır Galorndon Core'dasın?
Un de nos vaisseaux a fait une erreur de navigation et s'est écrasé sur Galorndon Core.
Gemilerimizden birinde önemsiz bir seyrüsefer arızası meydana geldi... ve Galorndon Core'a çakıldı.
Allons-nous trouver d'autres de vos hommes sur Galorndon Core?
Galorndon Core'da kurtarılacak başka Romulan var mı?
Mais nous devons peser prudemment notre décision ou l'histoire se souviendra de Galorndon Core comme de Pearl Harbor et Station Salem One, à savoir le symbole du début de nouvelles horreurs.
Ama bu karşılığa çok dikkat etmeliyiz, yoksa tarih Galorndon Core'u... aynı Pearl Harbor ve Salem 1 İstasyonu gibi... kanlı bir savaşın başlangıcı olarak hatırlar.
Bienvenue à Galorndon Core, la planète où aucune bonne action ne reste impunie.
Galorndon Core'a, hiçbir iyiliğin cezasız kalmadığı yere hoş geldin.
Ici Tony Pope, avec Hard Core, en direct de la rue et de vos cauchemars.
Ben Tony Pope, olay yerinden canlı olarak bildiriyorum.
Art Core.
Art..
Art Core.
Art Core.
L'incident au coeur de Galorndon, les deux officiers.
İki subayla ilgili, Galorndon Core'daki olay.
Galorndon Core.
Galorndon çekirdeği.
Le cargo barolien était à Galorndon Core. Les Romuliens seraient là.
Galorndon çekirdeğinde Barolyan gemisini duyar duymaz, Romulanlar aklıma geldi...
Moi non plus. Dans combien de temps arriverez-vous à Galorndon Core?
Ben de öyle, ne kadar kısa sürede Galorndon çekirdeğinde olabilirsiniz?
Enseigne, cap sur Galorndon Core, distorsion huit.
Teğmen, Galorndon çekirdeğine bir rota çiz, warp sekiz.
Les ordinateurs romuliens ont en mémoire une transmission allant de Romulus à un navire barolien dans le secteur de Galorndon Core il y a 12 heures.
Kaptan, Romulan alt uzay kayıtları, on iki saat önce yüzeyden Galorndon Çekirdeği yakınlarındaki bir Barolyan gemisine iletişim tespit etmiş.
Galorndon Core est sur la route commerciale barolienne.
Galorndon Çekirdeği Barolyan ticaret yolu üzerinde.
Nous sommes à Galorndon Core, près de la Zone Neutre.
Atılgan Tarafsız Alan'ın yakınlarındaki Galorndon Çekirdeği'nde.
"Maintenez position à Galorndon Core."
"Galorndon Çekirdeği'nde pozisyonunuzu koruyun."
Les enfants avaient de trois à six ans.
6 yaşındaki çocukları hard-core porno filmler çekmeye zorluyorlarmış.
Bienvenue sur Core Trans.
Merkezi Ulaşım'a hoş geldiniz.
Est-ce que Chulak de Romulus a donné un ultimatum après Galorndon Core?
Romulus'un Chulak'ı savaş kaybettikten sonra ültimatom verdi mi?
En-core!
Aç!
En-core, en-core, en-core!
Aç! Aç! Aç!
C'est un des punks les plus purs et durs.
O sahnedeki en hard-core adam.
C'était un des fils de pute les plus hard que j'aie connus... et il s'en va sauver les plantes.
Bu adam şimdiye kadar tanıdığım en Hard-Core or * spu çocuğu tiplerden biriydi... Ve o bitkileri kurtarmak için ayrılıyor.
Je me suis bien calmé, mais Stevo, c'est un acharné, putain.
Ben çok olgunlaştım, Fakat Setevo'nun lanetolası hard-core'u.
Acharné ou pas, je pense qu'il devrait rencontrer Brandy.
Hard-core veya değil, Bence o Brandy ile tanışmalı.
Vous êtes branchée S M?
Sen hard-core S ve M deydin, değil mi?
Si... tu... par... les... en... core... Nous... ne... nous... re... ver... rons... plus.
Tek... bir... kelime daha... konuşursan birbirimizi bir... daha... asla göremeyeceğiz.
mec, c'est hard-core.
Sert takılıyorsun dostum.
Molecular - core de TEP.
Moleküler Sarmal Taraması için.
- Coré, malade?
Core hasta mı?
Le putain de journal, Cole!
Bırak da şu sikik gazeteye bakayım Core.
- Frances Cole.
Adı Francis Core.
Le masseur vient à 14 h et cet après-midi, nous passons un porno soft pour femmes.
Saat ikide masörünüz gelecek. Ve öğlen medya odasında kadınlar için soft-core porno filmi var.
On ne peut pas enregistrer une chanson hip-hop hard-core à Bel Air.
Sert bir hip-hop şarkısını Bel Air'de kaydedemezsin.
J'ai regardez sur Internet, et j'ai lus que la Saloppe du Cus 9 est le porno le plus Hard-Core jamais fait!
İnternet'ten seyrettim, ve okudum ki "Anal Orospular 9" şimdiye kadar yapılmış en sert porno
Cela aurait signifié la fin du punk rock hardcore et Johnny était contre.
Saf hard-core punk-rock dan biraz uzaklaşmışlardı ve Johnny bunun olmasından nefret ediyordu.
Oups, j'ai en core oubliée de dire "monsieur"
Üzgünüm, yine "efendim" demeyi unuttum.
Dark core, trip hop...
Dark core, trip hop.
Je travaillais au CORE, c'était une époque extraordinaire.
Irksal Eşitlik Kongresi'nde çalışıyordum, inanılmaz bir dönemdi.
C'est un journaliste hard-core, il est déterminé à dénicher le scoop qui va le relancer.
O olduğu Çünkü sert çekirdekli gazeteci, ve o büyük liglerde geri almak için her şeyi yapmak için belirlenir.
Soyez prêts pour un peu de bestialité hard-core.
Hayvani sekse hazır olun.
-?
Dual-core mobil çip yani.
Cela explique plusieurs scènes très étranges du film, comme celle où elle se rend dans un sex-shop et regarde un scène d'un film hard-core dans une cabine.
Bu da filmde bir kaç garip sahnenin ortaya çıkmasını sağlar. Mesela porno dükkanına gittiğinde kapalı küçük odada hard porno filmini izlediğinde..
Et coré.
Ve karısı. Doğru.
Coré corbjin.
Harika bir kadın.
Même Doris, ma secrétaire, choisirait la version plus hard-core de mon juron préféré.
- Ne?