Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Crunch
Crunch Çeviri Türkçe
222 parallel translation
Crunch, mets-les en ligne.
Crunch, arabaları dizin!
- Pour rien.
- Hiçbir şey Crunch.
Crunch, Goon, toute la bande.
Herkes. Crunch, Goon, hepsi!
- Crunch. Directement dans les couilles. - Tu est certainement très bien préparée.
- Hazırlıklısın.
[Pleurnichement] Toujours perdu sans miam miam ni crunch crunch.
Bütün yiyecekleri tüketti.
Crunch, des chaises.
Koltuklarınızı yiyin.
Crunch, La Bête, Cyclone!
Crunch, Beast, Cyclone!
Allez, Crunch!
Hadi, seni yaşlı ahmak!
Un Crunch à peine entamé.
Neredeyse hiç dokunulmamış bir çikolata.
Si nous perdons trop d'air, la pression interne va baisser, et Crunch!
Eğer burada yeterince hava olmazsa, iç basınç düşer ve eziliriz...
Ici, Johnny Crunch de K-DRT, la radio-fesse.
Ben KDRT'den Johnny Crunch. K-DIRT'ü hatırlıyorsun değil mi kazma herif?
Johnny Teitelbaum rebaptisé Johnny Crunch.
Johnny Teitelbaum, kendine Johnny Crunch diyor.
Je viens voir Johnny Crunch.
Johnny Crunch'la görüşeceğim.
M. Crunch a beaucoup de fans qui le détestent.
Bay Crunch'ın, kendisinden nefret eden bir sürü dinleyicisi var.
S'il y a une pucelle parmi vous avec un tube de vaseline, qu'elle passe à la radio voir Johnny Crunch.
Genç bakireler, vazelinlerinizi hazırlayın ve Johnny Crunch'ı arayın.
Quant à Crunch, ceux qui rêvaient de le tuer sont légion.
Johnny Crunch'ı öldürmeye gelince de, sıranın sonu sol tarafta.
Johnny Crunch était un de mes amis.
Johnny Crunch iyi bir dostumdu.
Qui a tué Johnny Crunch?
Peki Johnny'yi?
J'aimerais me fâcher contre toi, mais je viens de découvrir qui a tué B. Black et J. Crunch.
Ancak Bobby Black ve Johnny Crunch'ın katilleri az önce yakalandı.
Johnny, l'amant de Colleen, et son copain Bobby découvrent ce qu'elle a en tête.
Bobby ve arkadaşı, Colleen'in sevgilisi Johnny Crunch onun planlarını fark etti.
V'là le capitaine Crunch et ses noisettes!
Kaptan Çatırtı ve onun tatlı tayfası burada.
Léo, file-moi un crunch.
Leo, çikolata ver.
Elle dit : "Crunch, crunch, brr, brr..."
Diyor ki, "Karç kurç, bırr bırr"
Qu'est-ce que c'est, "crunch" et "brr"?
Karç kurç, bırr ne demek? Bunlar nasıl sözcükler?
Bizarre, ce Capt'n Crunch.
Dostum, bu çok garip.
Il a les sourcils sur son chapeau!
Kaptan Crunch'ın * kaşlarının şapkasının üstünde olduğunu fark ettin mi hiç?
Seriez-vous intéressée par une barre Crunch?
Mısır patlaklı çikolatalarımızdan satın almak ister misiniz?
Chocolat Crunky.
Crunch'Iı Çikolata!
Crunch. Il écrase l'oeuf dans les yeux de la vis.
Bir anda gardiyanın suratına yumurtayı patlatmış.
Tu devrais vraiment venir bosser avec Crunch, Gump et moi le week-end.
Bu haftasonu yapacağımız kap-kaç işine sen de katılmalısın.
Merde! Cisco, Vince, Crunch, on doit se tirer tout de suite!
Cisco, Vince, Crunch, buradan hemen çıkmak zorundayız.
Demande à Crunch.
Crunch'tan iste.
- Crunch! - Quoi?
- Crunch.
- Il est chez Crunch.
- Crunch'ta.
Crunch m'a baisé avec cette lettre à la con. C'est bon.
Crunch o yazıyla beni rezil etti.
D'accord, réfléchissons. Crunch!
Pekala, bir düşünelim...
- Allô? - Crunch à l'appareil.
- Benim, Crunch.
- Allô? Hé, Crunch. Qu'est-ce qui se passe, putain?
Crunch, neler dönüyor?
- Je dois payer mes céréales.
- Cap'n Crunch'ımı ödememe izin ver.
Vous voulez un crousty crunch ou un snacky snack?
Nilla Çıtırından ister misiniz? Veya Topkek?
On le surnommait Captain Crunch car il avait découvert que le son de ce sifflet des boîtes de céréales Cap'n Crunch était le même que celui des appels interurbains de ATT.
Ona Kaptan Crunch deniyordu çünkü farketmişti ki bu küçük düdük Cap'n Crunch corn flakes kutularından çıkıyor ve ATT uzun mesafe ekipmanları ile aynı tonda ses çıkarıyor.
Pamplemousse baconisé et Admiral Crunch!
Pastırmalı greyfurt. Amiral Çıtır! ?
Capitaine Crunch.
Adı Yüzbaşı Crunch.
C'était la belle époque du Capitaine Crunch.
Eskiden mısır gevreği yenildiği günler gibi.
Reeves de chez Crunch. Et les tirages finaux de "Love for Sale" sont arrivés.
Hasbro'dan Bobby, Crunch'tan Reeves ve "Satılık Aşk" ile ilgili sonuçlar geldi.
Le Crunch?
Crunch?
Aeryn, je vais au poste de commandement, toi tu restes avec le capitaine Crunch.
Aeryn, ben Komuta'ya gidiyorum. Sen Kaptan Crunch'la kal.
"Un petit encas" c'est une poignée de Captain Crunch
"Biraz atıştırmalık mı?" Bi avuç dolusu kaptan gevrek mi?
Mais, mon père...
- Crunch, babam...
Quand Johnny Crunch vous appelle, si vous décrochez en disant :
Johnny Crunch yayında.
- Des Crunch Nuggets.
Çıtır halka.