Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Dings
Dings Çeviri Türkçe
30 parallel translation
Achetons des "Chipitos" au drugstore.
Nedn içki dükkanından birkaç Ring Dings almıyorsun.
Des "Chipitos"?
Ring Dings mi?
Tu ne trouveras rien de mieux chez le pâtissier.
Ring Dings herhangi bir pastanenin pastasından daha güzel.
J'adore les "Chipitos".
Ring Dings severim.
On ne va pas chez les gens avec des "Chipitos" et du Pepsi.
George, birinin evine Ring Dings ve Pepsi ile gidemezsin.
Ecoutez-moi bien, avec des "Chipitos" et du Pepsi, je serais la vedette de la soirée.
Size haberlerim var. Ring Dings ve Pepsi ile gittim partinin yıldızı oldum.
Les gens diraient : " De vous à moi, j'adore les'Chipitos'et le Pepsi.
İnsanlar bana gelip, "Aramızda kalsın ama Ring Dings ve Pepsi için çok heyecanlıyım." dedi.
Achetons des "Chipitos" au drugstore.
Nedn içki dükkanından birkaç Ring Dings almıyorsun. ( topkek )
Ring Dings, Pop-Tarts, Hawaiian Punch.
Ring Ding'ler, Pop-Tart'lar, Hawaiian Punch.
Ça vous dit, des Ring Dings, des Ho-Hos ou...?
Biliyorum, peki ya Ring Dong veya Ho-Ho gofretlerine ya da- -
Des chips au fromage et des gâteaux à la crème?
Peynirli puf ve Ring-Dings mi?
Ça fait beaucoup de Ring Dings?
Bu oldukça fazla zil sesi demek değil mi?
- Des Ring Dings?
Zil sesi?
Vous n'avez pas parlé des Ring Dings.
Ring Dings'i saymadınız.
Ils ne font plus de Ring Dings?
Hala ondan satılıyor mu?
On va en parler maintenant, capitaine.
Hemen Ring Dings'i de listeye ekliyoruz, komutanım.
L'homme que j'ai entendu parler du parcours de golf dans ma boutique, il y a deux jours... achetait des gâteaux...
Dükkanımda golf sahasından bahsettiğini duyduğum adam iki gün önce Ring Dings aldı.
Pas chez vous? Est-ce vous avez une idée du nombre de gâteaux vendus chaque jour dans une épicerie de quartier?
Sıradan bir bakkalda günde kaç tane Ring Dings satılıyor biliyor musunuz?
- Et oublie pas les Dings Dongs.
- Ding Dongs almayı da unutma.
Les ring-a-ding-dings.
Zil çalar ding ding.
Vous me iggity blessez iggity là, vraiment figgity beaucoup dings.
Şimdi iggity kırıyorsunuz beniggity... Figgity kalbimidi.
En parlant de joyeux petits dings, quel est ton plan pour Thanksgiving?
Küçük mutlu seslerden bahsetmişken, şükran günündeki fırın durumun nedir?
- Non.
Sana ihtiyacım var... ( asansör çan dings ) - Hayır, hayır ben sadece...
Réunion de tout le monde à l'hôpital.
[Telefon uyarı dings] hastanede Herkesin buluşma.