Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Dion
Dion Çeviri Türkçe
359 parallel translation
Comme Dion O'Banion voulait ma peau!
Dion O'Bannion'un ölmemi istediği gibi.
Tu te souviens de Dion O'Banion et d'Hymie Weiss?
Deeny O'Bannion'u hatırlıyor musun? Hymie weiss'i hatırlıyor musun?
Hymie Weiss et moi étions avec Dion juste avant qu'il se fasse descendre.
Hymie Weiss ile ben, Onlar onu öldürmeden önce... Deeny ile birlikteydik.
En six ans, ces 2 hommes, travaillant ensemble, ont participé à 31 meurtres, y compris ceux de D. O'Banion et de H. Weiss.
6 yıldan kısa sürede bu iki adam birlikte hareket ederek, aralarında Dion O'Bannion ve Earl "Hymie" Weiss'in de bulunduğu 31 suikastte görev aldı.
Numéro 21, pilotée par Johann Ritter. Numéro 22, pilotée par Paul-Jacques Dion.
21 numaralı arabayla Johann Ritter... 22 numaralı arabayla Paul-Jacques Dion ;
Qui sait où est le groupe "Dion and the Belmonts"?
Dion ve Belmonts'un nerede olduğunu bilen biri var mı evde?
Dion, c'est presque fini.
Dion bitmek üzere.
Ce sont les nouveaux "Dion and the Belmonts".
Belki geleceğin Dion ve Belmonts'u olurlar!
Dion!
Dion!
On va donc écouter Dion.
Bunu size Dion söylesin.
Nous étions maintenant en 1968.
1968 yılıydı. Müzik listelerinde Dion vardı.
Je remplace Henry Dion.
Henry'nin yerine nöbetteyim... Henry Dion.
- céline dion.
- Celine Dion!
on a regardé céline dion avec harry, hier.
- Celine Dion geçen Oprah'daydı. Harry'le birlikte izledik.
Quelle histoire fascinante! Surtout le passage avec Céline Dion.
Tanrım, nasıl da etkileyici bir hikâye Terrance, özellikle de Celine Dion olan kısmı.
Bonjour, Céline Dion.
Merhaba Celine Dion.
Elle ressemble plus à Céline Dion qu'à toi.
— Baba — Senden daha çok Celine Dion'a benziyor Terrance
Maintenant que j'ai retrouvé Sally, je vais aller chez Céline Dion lui redemander de m'épouser.
Peki, şimdi piç kızımı geri aldım, Celine Dion'un evine gidip tekrar evlenir mi diye soracağım.
Allons chez Céline Dion, elle nous renseignera.
Piç kızımı Celine Dion'a götürmeliyim, bakalım görünce ne diyecek.
Je rêvais d'une famille, et toi, tu couches avec Bob le Moche.
Celine Dion sen ne yaptın? Ailemizi yeniden kuracaktım fakat şimdi Çirkin Bob'la yatıyorsun
Vois, Céline Dion!
Bana adının Yakışıklı Bob olduğunu söylemiştin
Je ne sais plus où j'en suis.
CELINE DION'UN EVİ 16 : 07 Çok şaşkınım Çirkin Bob.
Je te cherche depuis longtemps, Céline Dion.
Büyük bir polo hayranıyım. Uzun zamandır seni arıyordum Celine Dion.
Céline Dion, tu chanteras l'hymne irakien, pour marquer mon occupation hostile du Canada.
Oyun sırasında İran Marşı'nı söylemesi için Celine Dion'a ihtiyacım var. Kanada'yı düşmanca ele geçirişimin sonunda.
Céline Dion, tu devrais chanter l'hymne national.
Bu ulusal marşı bitirmedin Celine Dion
"Praline Dion"?
"Sherbert Hoover"?
Le Canada, éradiquons Finie, Céline Dion
Kanada gittiginde Celíne Díon da olmayacak
J'ai même cru que je serais obligée
Neredeyse Céline Dion gibi yapıp
Frankie Valli, Dion, The Rascals, la bande de Philadelphie.
Çok doğru. Frankie Valli, Dion, The Rascals, bütün Philly tayfası.
- Comme Céline Dion?
Başarılı olmuş kişi. - Celine Dion gibi mi mesela?
Voici notre future Céline Dion.
İşte O, Geleceğin Celine Dion'u.
Pourquoi pas Céline Dion?
- Celine Dion yazıyor.
J'ai Céline Dion en cassette vidéo.
Biliyor musun? Kaset çalar da Celine Dion var.
T'aurais dû dire que c'était Céline Dion.
Öf ya, Celine Dion diyemedin değil mi?
J'étais à une table avec Janet Jackson et Céline Dion.
"Yogi Berra" gibi. "Ayı Yogi" gibi mi?
Chaque fois qu'un type noir fait bien, commence à porter des Dockers, achète quelques albums de Celine Dion, et couche avec une meuf blanche, vous dites automatiquement que c'est un vendu?
Ne zaman bir siyah iyi bişeyler yapsa, Docker marka kıyafetler giyse, birkaç Celine Dion albümü alsa, ve beyaz bir piliçle uyusa, onu satılmış olarak mı görüyorsun?
Ils ont fait le mariage de Celine Dion, et la bar-mitsvah - du chien de la fille de Spielberg. - Vous me faites marcher?
Celine Dion'ün düğününü, Steven Spielberg'ün kızının düğününü ve Jack Russel'ın teriyerinin "bar mıtzvah" ını da onlar yapmış.
Phillip, j'ai accidentellement tué Céline Dion.
Philip, kazara Celine Dion'u öldürmüş olabilirim.
Je n'ai pas été obligé d'assister au concert de Céline Dion.
Celine Dion konserine ben gitmedim.
Ecoute, tu m'as emmené à un concert de Celine Dion.
Beni Celine Dion konserine götürdün.
- Il a résisté mais avec ça sur ses couilles... il a chanté comme céline Dion.
Sert adamdı ama hayalarına yaklaştırınca Celine Dion gibi şakıdı.
Dion était premier au hit-parade. Les Beatles changeaient notre style de vie.
Beatles yaşam biçimimizi değiştiriyordu.
Les Chantrellines.
- Chantrellines. - Dion and the Belmonts.
Tu as une voix magnifique!
Aynı Celine Dion gibi!
Presque comme Celine Dion!
O halde dans edelim!
Maison de Céline Dion : 13h15.
İlerlemesi için. CELINE DION'UN EVİ
Nos chemins se sont séparés, Céline Dion.
Sadece ayrı yaşıyoruz Celine Dion.
Il y a un homme chez toi, Céline Dion.
Bir erkekle birliktesin değil mi Celine Dion?
Je me fais Céline Dion.
— Sen burada ne yapıyorsun?
Qu'as-tu fait?
Celine Dion'u yapıyorum, ne gibi görünüyor?
Will Grace Saison 3 - Episode 18
Ütü tahtası, Boğa kementi, pasta kreması, Celine Dion, Dionne Warwick!