English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Doggett

Doggett Çeviri Türkçe

511 parallel translation
Le commissaire Doggett vous cherche.
Doggett seni almamızı istedi.
Agents Scully et Doggett.
Ben Ajan Scully, bu da Ajan Doggett.
Vous avez vraiment travaillé sur les enlèvements d'enfants?
Bundan önce çocuk davaları üzerine çalıştın mı Ajan Doggett? Çocuk kaçırmalar üzerinde.
Je ne prétends pas expliquer ce cas, Doggett, mais il est plus que curieux.
Açıklayabildiğimi söylemiyorum Ajan Doggett. Ama bu normal değil.
Ces dossiers sont sous scellés.
Bunlar mahkeme tarafından mühürlenir Ajan Doggett.
À enfant hors norme, mesure hors norme, agent Doggett.
Bu çocuk normal değil Ajan Doggett. Bu da normal bir davranış değil.
En effet, ce n'est qu'un gosse.
Evet, o daha çocuk Ajan Doggett, haklısın.
Vous vous méprenez.
Aklınızın karışık olduğu belli Ajan Doggett.
- Ne vous emballez pas, agent Doggett.
Ona kadar say Ajan Doggett.
C'est impossible.
İmkansız, Ajan Doggett.
Agent Doggett, agent Scully, j'ai une mauvaise nouvelle.
Ajan Doggett, Ajan Scully. Kötü bir haberim var.
Agent Doggett?
Ajan Doggett.
Ce n'est pas ce que vous vouliez, agent Doggett?
İstediğinde bu değil miydi Ajan Doggett?
Je ne suis pas une curiosité, agent Doggett.
Sirk maymunluğu yapmıyorum Ajan Doggett.
C'est le bureau de mon coéquipier.
Burası ortağımın ofisi Ajan Doggett.
Voici l'agent Doggett.
Ajan Scully. Bu da Ajan Doggett.
L'agent Doggett vient d'être affecté aux affaires non classées.
Ajan Doggett Gizli Dosyalar'a yeni atandı.
Vous êtes d'accord, agent Doggett?
Katılıyor musun, Ajan Doggett?
- Agent Doggett? - Une histoire étrange datant de 1956.
1956'dan çok ilginç bir haber.
On aurait pu traquer cette chose.
Dışarıda o şeyi avlıyor olabilirdik Ajan Doggett.
J'ai rassemblé les pièces, mais c'est l'agent Doggett qui nous a amenés ici.
Bağlantıları buldum ama bizi buraya getiren Ajan Doggett'tı.
Mais pas vous, agent Doggett.
Ama sen değilsin, Ajan Doggett.
Vous y croyez, agent Doggett?
Sen buna inanıyor musun Ajan Doggett?
Je n'ai jamais eu de bureau ici, Agent Doggett, mais je ferai en sorte que vous en ayez un.
Benim burada hiç masam olmadı Ajan Doggett. Ama senin almanı sağlayacağım.
- John Doggett.
John Doggett.
Ici l'agent John Doggett, du FBI.
Evet, merhaba. Ben FBI'dan Ajan Doggett.
Et elle arrive quand, votre coéquipière?
Ajan Doggett, bu arada ortağınız buraya ne zaman gelecek?
Danny, ici Doggett.
Danny, merhaba. Ben John Doggett.
- Shérif? Agent John Doggett.
Şerif?
- Vous avez fait vite.
Ajan John Doggett. Çok çabuk geldiniz.
Agent Mayfield, de l'agence de Salt Lake City.
Ajan Doggett, Ben Brian Mayfield, Salt Lake bürosundan.
- Shérif, ici Doggett.
Şerif, ben Doggett.
- Je vous reçois.
Seni duyuyorum, Ajan Doggett.
Vite, Doggett!
Hemen yap, Doggett!
- Désolée, mais je ne peux pas y aller.
Üzgünüm Ajan Doggett. Ben gelemem.
Angus Stedman, c'est John Doggett.
Angus Stedman, ben John Doggett.
Je suis censé leur apporter des réponses et vous êtes censé m'aider.
Bu adamlara bir cevap vermek zorundayım Ajan Doggett. Sen de bunu yapmama yardım etmelisin.
Agent Doggett. Le rapport d'autopsie.
Adli tabibin raporu.
Il n'a aucun lien avec le meurtre.
Cinayetle doğrudan bağlantılı olduğunu gösteren bir şey yok. Ajan Doggett.
Agent Doggett.
Ajan Doggett.
- Vous êtes un bon agent.
Doggett, sen iyi bir ajansın.
Agent Doggett, que se passe-t-il?
Ajan Doggett, ne oldu?
Vous devez être l'agent Doggett.
Sen Ajan Doggett olmalısın.
Entrez, agent Doggett.
İçeri gir, Ajan Doggett.
C'est terminé.
Bitti, Ajan Doggett.
- J'ai dit c'est terminé.
Bitti dedim, Ajan Doggett.
Je vous ai réveillé.
Sadece uyandırdım Ajan Doggett.
C'était un mauvais rêve. Rien d'autre.
Kötü bir rüya gördün Ajan Doggett hepsi rüyaydı.
- Je ne crois pas, agent Doggett.
Hiç sanmıyorum Ajan Doggett.
- Doggett.
Doggett.
Quelqu'un est venu ici.
Doggett, buraya biri girmiş.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]