Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Donor
Donor Çeviri Türkçe
362 parallel translation
Désolée, Tee... il était le parfait donneur.
Oh, sorry Tee, he was the perfect donor.
Le fiancé de la patiente est d'accord pour... pour donner son rein à quelqu'un d'autre, et le partenaire de ce patient a aussi consenti.
Hastanın nişanlısı böbreğini başkasına vermeyi kabul etti. O hastanın donör partneri de kabul etti.
Ils ont trouvé un donneur.
- Larry donör buldular.
Le bon donneur et arrivé pour débuter la transplantation domino.
Uygun donör domino zincirinde bulundu.
C'est le donneur en mort cérébrale.
Kadavra donör.
Il s'est passé une chose épatante.
Çok harika bir şey oldu. Bir donör buldular.
Donneuse anonyme, pas d'anomalie apparente.
Donör, Jane Doe ile belirgin anormallikler göstermemiştir.
Je viens juste de recevoir un œil d'un donneur.
Sağlıklı bir donör göz buldum az önce.
- ll nous faut des donneurs compatibles.
Uyum sağlayabilecek bir donör bulmayı umarım.
On m'a dit de ne jamais donner de sang.
Donör olamayacağım konusunda beni uyarmışlardı.
J'analysais sa composition sanguine pour trouver un donneur compatible.
Uygun donör bulmak için kanında kimyasal analizler yapmıştım.
Donneur de sperme 03815.
Tamam. Sperm donör numara 03815, İşte burda!
Je l'ai, mais il faut son accord et un fémur de donneur.
Var ama onay almam ve bir donör bulmam gerekiyor.
Et je ne sais pas comment, allez savoir... on m'a identifié comme donneur compatible pour votre fils.
Ve bir şekilde, bir şekilde... Benim... oğlun için uygun donör olduğum anlaşıldı.
- Dites-moi. J'ai appris que McCabe avait refusé. Je suis inquiète.
Peter Mccabe'in donör bağışı yapmayı düşündüğünü öğrendim ve bu konuda endişeliyim.
J'ai trouvé un donneur.
Sanırım bir donör budum...
Ce sont les conditions du Doc pour accepter un donneur.
Bir donör kabul ederken Doktorun kuralı budur.
Nous n'avons pas besoin d'un donneur.
Bir donör bulmaya gerek yok.
- C'est une donneuse d'organes.
Anlaşılan donör.
Je sais ce que vous traversez, mais nous avons trouvé
Zor anlar yaşadığınızı biliyorum. Donör kartı bulduk.
Il faut qu'on te cherche un donneur.
Donör aramaya başlamalıyız.
Un donneur?
Donör?
Grunchlk, vous avez utilisé ces pauvres êtres comme donneurs?
Grunschlk. Sen.. bu zavallı yaratıkları donör olarak kullanıyorsun!
Sans doute Grunchlk a-t-il eu l'idée de l'utiliser comme donneur, de sa part plus rien ne m'étonne!
Tabii eğer Grunschlk onu bir donör olarak kullanmak istemiyorsa. Ben olsam onu arkamda bırakmazdım.
Je peux vous permettre de trouver un donneur anonyme, si vous voulez.
İstersen sana donör bulması için bir genetik danışmanı da ayarlayabilirim.
Il va vouloir te rencontrer et entamer la procédure de donneur.
Seninle görüşüp donör prosedüründen geçmeni isteyeceklerdir.
Ils ont un donneur pour mon patient.
Hastam için bir donör bulmuşlar. Üzgünüm kızlar, gitmeliyim.
Chambre 215, à droite.
Donör nerede? 215, sağda.
Ils sont apparentés?
İki donör de aynı türden mi?
- Un donneur?
Donör mü?
Donneur unique, certifié et enregistré.
Bir donör, onaylanmış, kayıtlı.
Qui est-ce, la donneuse?
Kim o, donör mü?
Veuillez signer le formulaire.
Herkes lütfen donör feragatname formunu imzalasın.
J'ai pas à le faire, j'ai signé une renonciation.
- Bak, bakmam gerekmiyor. Bir donör sözleşmesi imzaladım.
Un questionnaire de donneur potentiel.
Bu bir potansiyel donör anketi. Çok basittir.
En tout cas, ma fille dit que vous avez signé une renonciation.
Her neyse, kızım bir donör sözleşmesi imzaladığınızı söylüyor.
Mais on ne peut pas trouver de donneur compatible.
Ama uygun donör bulamadılar.
- Non. Pas sans donneur compatible.
- Hayır, Uyumlu donör olmazsa yenemem.
Mais la priorité, c'est de te trouver un donneur compatible.
Burdaki öncelik sana uygun bir donör bulmak.
Ils vont te trouver un donneur. Tu t'en sortiras.
Sana uygun donör bulacaklar.Biliyorum. Bunu atlatacaksın.
Le même donneur masculin pour les trois cigarettes.
Üç sigarada da aynı erkek donör.
Les corps viennent d'un programme spécial de donateurs.
Özel bir donör programıyla gelen cesetleri.
Mais il a un fils! Nous devons trouver ce type!
Donör olacak bir ailesi yokmuş, ama bir oğlu varmış.
On a donné votre argent à vos fondations préférées, dont "Sauvez les enfants".
Bu bilgiyle yapabileceğimiz en kötü şey nedir? Kızını donör listesinden çıkarırız ya da daha dolaysız bir şey yaparız?
Nous avons utilisé un donneur de tissus, aussi pour le côté droit de votre crâne Comme les maillons d'une chaîne... Comme des Legos...
Donör'ün deri ve beyninin sağ yarısını kullandık ve sizinki ile birleştirdik..
- Un monstre, avec une tête de poisson...
Donör kimdi?
Votre cerveau finira par remplacer la partie du donneur et fonctionnera seul.
- Konuyla alakasız! Sonuç olarak, beyniniz donör'ün parçasının üstesinden gelecek ve bir kere daha bir bütün olarak çalışmaya başlayacak.
Un donneur.
- Bir donör. - Donör mü?
Ensuite, on essaie de trouver le donneur idéal.
Biz mükemmel bir donör ile size maç çalışın Sonraki.
Nous avons passé en revue plus de 50 donneurs éventuels.
Ama biz şu ana kadar 50 donör adaylar üzerinde yaşadım.
Tu as une carte de donneuse?
Donör kartın var mı?