Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Détruire
Détruire Çeviri Türkçe
11,350 parallel translation
Vous avez 4 minutes pour détruire la reine.
Kraliçeyi yok etmek için 4 dakikanız var.
Tu peux les détruire si ça te chante, mais tu vas quand même devoir faire ce combat.
Yani istersen paramparça edebilirsin. Her halükârda dövüşeceksin.
Je vais te détruire et te faire abandonner la boxe une autre fois.
Seni morga yollayıp yeniden çekip gitmeni sağlayacağım.
La loi oblige le laboratoire à détruire tout l'échantillon.
Laboratuar, kanunen tüm numuneyi atmak zorundadır
Et j'adore... que la seule personne au monde qui puisse me faire me sentir bien je ne puisse la voir sans complètement te détruire.
Ve en sevdiğim şey, biraz nefes alabilmemi sağlayan tek insana seni tamamen mahvetmeden sahip olamamak.
Une bombe allemande allait détruire la maison.
- Çünkü Almanlar evi bombalamak üzereydi.
Vous venez détruire toutes nos maisons, ou juste la mienne?
Affedersiniz. Tüm evlerimizi yıkmaya mı geldiniz, sadece benimkini mi?
Il veut les détruire tous les deux.
İkisini de yok etmek istiyor.
Ils s'en serviront pour nous détruire.
Bunu bizi yok etmek için kullanacaklar.
- On peut les détruire.
- Kırılabilirler.
Elles peuvent détruire le condensat.
Yoğuşmayı partiküllerine ayırır.
Si j'ai raison, ça devrait détruire le condensat.
Eğer hesaplarım doğruysa... bu yoğuşmayı kıracaktır.
Assez pour détruire un condensat.
Yoğuşmayı yok edecek güçte.
Mais pour le détruire, on doit abattre Gates?
Onu yok etmek için ne yapmalıyız? Gates'i mi vuracağız?
Je ne te laisserai pas détruire la mémoire d'Oogway.
Oogway'in anısını yok etmene izin vermem.
Vous devez juste détruire la chose à l'intérieur de lui.
Bununla içindeki şeyi yok etmen gerekiyor.
Et rien, jamais plus, ne pourra vous détruire.
- Ve hiçbir şey sizi yere yığamayacak.
Tu projettes de détruire le feu du désert.
Çöl ateşini söndürmeyi planlıyorsun.
On va détruire le Temple de Set.
Seth'in tapınağına gireceğiz.
Voudrais-tu détruire toute vie?
Her şeyi birden yok etmek mi istiyorsun?
Pas la détruire.
Yok etmiyeceğim.
Apophis va détruire ce Royaume.
Apophis bu diyarı yok edecek.
Ça y est, il me reste qu'à détruire les caméras.
Sanırım kameralar hariç her şey tamam.
La Chine a menacé de détruire leur vaisseau.
Çin, Kovan'larını yok etmekle tehdit etti.
Ils vont tout détruire.
Burayı yerle bir ederler.
Il veut détruire Yorktown.
Yorktown'ı yok edecek.
S'il se réveille, il peut détruire toute la ville.
Uyanırsa bütün kasabayı ve içindekileri mahvedebilir.
But premier : détruire les patrouilleurs galactiques.
Galaksi Komandolarını yok etmek.
Détruire les patrouilleurs galactiques.
Galaksi komandolarını yok etmek.
Comment détruire un groupe de héros?
Bir kahraman tüm ekibi nasıl yok eder?
Je peux vous détruire.
Adamın kıçına girerim yani.
Tu veux détruire ma carrière?
- Kariyerimi mahveden kişi mi olmak istiyorsun?
Je ne peux quand même pas détruire ses rêves d'enfant. Pas vrai?
Ben kimim ki onun ufak hayallerine balta vuruyorum?
Ça pourrait détruire Zootopia.
- Zootopya'yı mahvedebilir.
Prométhée nous a choisis, empêchant Zeus de détruire l'humanité et s'attirant ainsi la foudre!
Promete bizden yanaydı. Zeus'un insanlığı yok etme planlarını bozdu bunun için ona yıldırım verilmişti.
À chaque chat perché sauvé par votre héros, vous écrivez un article pompeux sur un extraterrestre qui, s'il le voulait, pourrait détruire la planète.
Sonuçta sizin kahraman ne zaman bir ağaçtan kedi kurtarsa istese ortalığı yıkabilecek bir uzaylı hakkında koca bir başyazı yazıyorsunuz.
Pour l'arracher aux mains de Luthor. Pour le détruire.
Onu Luthor'dan uzak tutmak yok etmek için.
Et le détruire.
Ve onu yok etmeliyiz.
Si c'est faux, Luthor va détruire le journal.
Yanılıyorsan, Luthor gazeteye dava açar.
Née pour te détruire!
Seni yok etmek için doğdu.
Cette maison va te détruire.
Anne, bence burası seni mahvetti.
- Vous voulez me détruire, c'est ça?
- Yani beni mahvetmeye çıkıyorsun?
- Alors, il faut non seulement lui faire croire que nous l'avons en notre possession, mais aussi que nous allons l'utiliser pour le dénoncer et le détruire.
Çipin sadece bizde olduğunu değil, aynı zamanda onu ifşa edip alaşağı etmek için kullanacağımızı da düşünecek.
- Les acides de l'estomac auraient du le détruire.
Mide asidi bunu çözmüş olmalıydı.
Et si ce rituel, accompli sur un innocent avait accidentellement créé la chose qu'ils esayaient de détruire?
Peki ya ritüel masum biri üzerinde uygulanınca kazara, bizim yok etmeye çalıştığımız şeyi yarattıysa?
La violence est capable de détruire les hommes.
Şiddet, insanlığın tükenmesinin bir yoludur.
Nous allons détruire leurs barrières.
Duvarlarını yıkacağız.
- Que dois-je détruire?
Şimdi neyi parçalayayım?
Que dois-je détruire?
Neyi yok edeyim?
Pardon, vous voulez détruire notre foyer?
Anlamadım. Yuvamızı yok etmek mi istiyorsun?
Va le détruire.
Git öldür onu.