English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Earle

Earle Çeviri Türkçe

153 parallel translation
ça va, la tête?
- Evet. Park mı? Baksana Earle, iyi misin?
Des années que j'en entends parler!
Yıllardır Roy Earle ismini duyarım.
Mac a banqué pour te faire sortir.
İyi dinle Earle, Mac, seni çıkarmak için bir servet harcadı.
C'est la ferme des Earle?
- Burası eski Earle çiftliği, değil mi? - Evet.
Ils y sont plus depuis 5 ou 6 ans.
Ancak 5-6 yıldır hiçbir Earle uğramadı.
Vous êtes Roy Earle, le bandit!
Sen Roy Earle'sün. Şu haydut!
Vous êtes Roy Earle?
Roy Earle?
Ton Roy Earle, il m'impressionne pas.
Roy Earle'ünüz sizin olsun. Bence, bir haltımıza yaramaz.
Je peux vous parler, M. Earle?
Biraz konuşabilir miyiz, Bay Earle?
Méfiez-vous de lui. Pas de moi.
Gördüğünüz gibi Bay Earle, endişelenmeniz gereken kişi Mendoza, ben değilim.
Ce vieil Earle!
Gözlerime inanamıyorum! Roy Earle, seni ihtiyar delikanlı!
Vous?
- Merhaba Earle. - Burada ne işin var?
Earle a raflé 1 / 2 million!
Earle burada. Tam $ 500,000'lık mal kaldırmış.
Réveillez-vous...
Uyan Mac. Earle burada.
C'est Earle.
Sen misin Art?
Mac est mort.
Ben Earle. Mac öldü.
La boîte!
Uzaklaş o kutudan Earle.
- Ne me tuez pas!
- Lütfen Bay Earle, beni öldürmeyin.
Tu as vu mon surnom! "Earle, le chien enragé."
Bana taktıkları lakaba bak, "Çılgın Köpek" Earle.
Earle, le chien enragé!
"Çılgın Köpek" Earle. Buna ne dersin?
le Chien Enragé a été identifié! " " Il a assommé un propriétaire de Palmsville! "
Çılgın Köpek " Roy Earle'ün 395 numaralı otoyol üzerinde bulunan Palmville'de, bir turist kampı işletmecisine saldırdığı belirlendi.
C'est Roy Earle!
- Dikkat et Tom, bu Roy Earle!
D'après John, c'était Earle.
- Soygun Henry. John, Roy Earle olduğunu düşünüyor.
Il lui ressemblait.
Aynı Earle'ün resmine benziyordu.
Ce serait Roy Earle.
Roy Earle olduğu iddia edilen bir adam tarafından soyuldu.
"5 heur es qu'il est embusqué."
Roy Earle kayalıklarda sıkıştırıldığı andan bu yana beş saat geçti.
"Le rocher où se cache Earle a l'air d'un iceberg."
Earle'ün arkasında saklandığı kaya, dev bir buzulu andırıyor.
"Les rumeurs vont bon train, notamment que Earle va se rendre..."
Pek çok söylenti var. Bunlardan biri, Earle'ün teslim olmak üzere olduğu.
"De gros projecteurs balaient la forteresse."
Dev spot ışıkları Earle'ün kalesine çevrildi.
"C'est la fin pour Earle."
Artık her an, Roy Earle için oyunun sonu gelebilir.
Earle était avec une dénommée Marie.
Earle, yanında Marie adında bir kadınla dolaşıyordu.
Pour la dernière fois, appelez-le.
Dinle. Earle'ü çağırman için seni son kez uyarıyorum.
Je sais tout sur toi, Earle.
Seni tanıyorum Earle.
- Earle, qu'est-ce qu'il te veut?
- Earle senden ne istiyor?
Earle, écoute, je t'ai, toi, d'accord?
Earle, dinle... Sen benimsin değil mi? Ben de senin.
- Penses-y, Earle.
- Tekrar düşün Earle.
- Comme d'habitude, Earle?
- Her zamankinden mi Earle?
C'est l'heure de jouer à la guerre.
Uydurma askerlik hatıraları Earle.
D'accord.
Pekala Earle.
Le gosse voulait juste se la jouer, Earle.
Çocuk sadece gösteriş yapıyordu Earle.
Inutile de jouer à l'homme fort avec moi.
Harika, büyük adam olmak zorunda değilsin benim için Earle.
Voici Earle Slater.
Bu Earle Slater.
N'allume pas la lumière.
Earle, ışıkları açma.
Je suis comme les autres.
Earle, ben de diğerleri gibiyim.
Mais ne me quitte pas.
Sadece beni bırakma Earle.
- Rien n'est jamais facile pour toi?
- İşler senin için hiç kolay olmadı mı Earle?
- Ça va, Earle?
- Nasılsın Earle?
Mets-toi bien dans le crâne qu'Ingram est un costaud.
Şunu aklına sok Earle. Ingram hanım evladı değil.
Descends!
Earle, teslim ol!
éarle encore, ange radieux!
Ah, tekrar konuş. parlayan melek!
éarle, Benvolio!
Konuş. Benvolio!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]