Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Esmé
Esmé Çeviri Türkçe
160 parallel translation
Esmé Delacroix
Roman yazarı Esme Delacroix ile tanışın.
Elle s'appelle Esmé Pascal, transférée de fort Lauderdale.
Adı Esmee Pascal. Fort Lauderdale'den buraya atandı.
Voici notre nouveau lieutenant, Esmé Pascal.
Sizi yeni teğmeninizle tanıştırmak istiyorum, Esmee Pascal.
M. Esmé Howe-Nevinson.
Bay Esmé Howe-Nevinson.
Esmé!
Esmé!
Esmé est peintre lui-même.
Esmé de ressamdır.
Ne me parlez pas d'Esmé!
Bana Esmé'den bahsetmeyin!
Il a voulu tuer Esmé et nous avons dû rentrer.
Esmé'yi öldürmek istedi, biz de geri dönmek zorunda kaldık.
Mais avec Esmé, d'une impudeur!
Ama Esmé ile birlikteyken utanmazın tekiydi!
Et Esmé n'a rien de dangereux.
Ve Esmé... hiç de tehlikeli değil.
J'apprécie Esmé.
Esmé'ye değer veriyorum.
Où est Esmé?
Teşekkürler. Esmé nerede?
Et avec Esmé?
Esmé ile nasıl gidiyor?
Bonne nuit, Esmé.
İyi geceler, Esmé.
- Sais-tu où est Esmé?
- Esmé nerede?
Esmé reviendra.
Esmé geri gelecek.
J'aurais aimé voir Esmé avant son départ pour le front.
Cepheye gitmeden önce Esmé'yi görmek isterdim.
Je suis tout simplement ravi de voir Esmé devenir enfin un homme.
Sonunda Esmé'nin bir erkek olduğunu görmek... beni memnun ederdi.
La littérature y perd, dès que nous vous arrachons à votre bureau... mais en contribuant à l'effort de guerre, vous auriez le sentiment de lutter, à votre manière, aux côtés d'Esmé.
Sizi masanızdan uzaklaştırınca, edebiyat bir şeyler kaybediyor... ama savaş çabamıza katkıda bulunursanız, siz de bir şekilde Esmé ile birlikte mücadele ettiğinizi hissedeceksiniz.
Tu veux que j'écrive à Esmé?
Esmé'ye yazmamı ister misin?
Esmé rêve de devenir père.
Esmé baba olmayı hayal ediyordu.
Que vas-tu faire, maintenant, Esmé?
Şimdi ne yapacaksın Esmé?
Je suis désolé, Esmé, mais... vous me demandez l'impossible.
Üzgünüm, Esmé, ama... benden imkansızı istiyorsun.
"Esmé souleva ma lourde chevelure de l'oreiller " et chuchota, comme... " autant de voluptueuses caresses,
Esmé gür saçlarımı yastıktan kaldırdı... ve fısıldadı, tıpkı... şehvetle okşar gibi, şunları söyledi :
Pour le repos éternel d'Esmé, lisons ensemble livre 39 les versets 4 et 5.
Esmé'nin sonsuz huzuru adına, hep birlikte 39. bölümdeki 4 ve 5 nolu ayetleri okuyalım.
Donc, un article entier consacré à Esmé?
Demek Esmé'ye adanmış bir yazı olacak, öyle mi?
- Esme!
Esme!
- Esme, va t'en!
Esme! Uzak dur!
- Oh, pauvre Esme.
- Zavallı Esme!
- Esme...
Esme.
- Esme.
Esme!
- Esme.
Esme yapma.
- Esme.
Esme, uslu dur.
- Tu est une bonne... Esme!
Esme, sana kaç kez söylemem gerekiyor?
Tu es trop modeste, Esme.
Çok alçakgönüllüsün Esme Hoggett.
Ce n'est pas la fin des haricots...
Esme, dünyanın sonu değil.
Esme?
Esme?
Esme Cordelia Hoggett?
Esme Cordelia Hoggett?
Nous avons lieu de croire que vous transportez des stup fiants sur vous.
Esme Cordelia Hoggett, yasadışı maddeler taşıdığınıza inanmak için sebeplerimiz var.
Bien entendu, il fut d montr qu'Esme Hoggett n' tait pas une criminelle.
Tabi, hiç şüphesiz Esme Cordelia Hoggett'ın suçlu olmadığı ispatlandı.
Esme Hoggett observa le visage de l'inconnu... en se demandant d'o venait ce geste d'amabilit inattendu.
Esme Hoggett bu yabancının yüzünü inceledi... Teşekkürler. ve bu nazik davranışına neyin sebep olduğunu anlamaya çalıştı.
Esme Hoggett, Fugly Floom.
Esme Hoggett, Fugly Floom.
- Nous devrions appeler la police.
Fugly Amca, Esme Hoggett. - Belki de polis çağırmalıyız. - Hayır, hayır.
"Esme, tu as trahi Arthur, et tu as trahi le cochon."
Kendime dedim ki, Esme, Arthur'u kendini ve domuzu hayal kırıklığına uğratıyorsun.
Esme! Le cuisinier a pris ton cochon!
Şef domuzunu aldı!
Je suis Esme Cordelia Hoggett. Je suis l pour le cochon de mon Arthur!
Benim adım, Esme Cordelia Hoggett... ve Arthur'umun domuzu için geldim!
Elle a écrit "to kiss a scoundrel" ( embrasser un minable )... et ils chutèrent dans la bruyère, se précipitant vers la breche, la crinière au vent, le manoir en cendres, la passion de la flamme!
Esme Delacroix! "Bir haini öpmek" i yazdı. "...
Esme voulait attendre jusqu'à demain pour voir son médecin.
Esme, yarın doktorunu görene kadar beklemek istedi.
Je ne veux pas qu'Esme le sache.
Esme'nin bilmesini istemiyorum.
- Esme.
- Esme.
Pardon, Esme.
Affedersin Esme.