Hailey Çeviri Türkçe

Quand le docteur Hadley l'a examinée, le cancer était si avancé qu'elle... en avait plus que pour deux semaines.

Doktor Hailey ona baktığı zaman, kanserin çok ilerlediğini ve ancak bir kaç haftasının kaldığını söyledi.

Hailey, n'oublie pas tes livres!

Hayley, ev ödevini unutma.

- Voici ma moitié, Hailey.

- Ve bu benim diğer yarım, Hailey.

Hailey, voici Carrie et Charlotte.

Hailey, bunlar Carrie ve Charlotte.

Qui est-ce? Jennifer Hailey.

O kimdi? Jennifer Hailey.

- Merci, mon général. J'ai fait une rencontre intéressante avec une élève.

- Teşekkürler, efendim. Öğrencilerinizden biri oldukça ilgimi çekti, Jennifer Hailey.

Jennifer Hailey est très intelligente.

Hailey, çok zeki bir genç hanım.

Repos, élève Hailey.

Rahat, Harbiyeli.

Je viens vous parler du devoir de Hailey. - Sam...

Sizinle Hailey'nin ödevi hakkında konuşmak istedim.

Je crois que, sans même le savoir, Hailey a découvert une toute nouvelle manière d'aborder la cosmologie.

Bu ödevin geldiği nokta da bu işte. Sanırım Hailey farkına bile.. .. varmadan sezgileriyle kozmolojiye yeni bir bakış açısı getirdi.

Jennifer Hailey n'est plus notre problème. - Que dites-vous?

Jennifer Hailey artık bize sorun olmayacak.

Hailey entraînait une élève de première année du nom de Chloe Brown, qui avait du mal avec ses tests d'aptitude physique.

Hailey fiziksel testlerde sorun yaşayan.. .. Chloe Brown adında bir öğrenciye eğitiminde yardım ediyormuş.

- Hailey lui a dit de se taire. - Et quand il a refusé?

- Hailey ona vuracağını söylemiş.

Merci. Et croyez-moi quand je vous dis que Hailey est exactement le genre de personne qu'il nous faut. C'est le cas.

Teşekkür ederim efendim, öyle.

Elève Hailey, à vos ordres.

Hailey emredildiği gibi rapor veriyor.

Hailey, en ce qui me concerne, vous vous êtes montrée inapte à devenir membre de l'armée de l'air américaine.

Hailey, Birleşik Devletler Hava Kuvvetleri'nin.. .. bir üyesi olamayacağını gösteren.. ... birşey gerçekleştirdin.

- Mon colonel, voici l'élève Hailey. Comment s'est passé le voyage? ça a été un... un sacré voyage, colonel. C'est toujours comme ça. J'ai quelque chose à vous montrer. Enchanté.

- Efendim, sizinle Hailey'i tanıştırmak isterim.

- Hailey.

- Hailey.

- Hailey?

- Hailey?

Recommence.

Tekrar anlat bize Hailey.

- Il reste Hailey. - Oui.

- O zaman bir tek Hailey kalıyor.

Hailey, Satterfield.

Hailey, Satterfield!

Tu peux m'agrandir ça?

Hailey. Bana bu şeyi yakın plandan görüntüsünü verebilir misin?

Hailey.

Hailey.

- Cachons-le vite.

- Hailey! Saklayalım onu.

- Vous me croyez? - Selon Hailey, les marqueurs goa'ulds présents dans votre sang vous immunisent contre la nanotechnologie.

- Hailey'e göre kanınızda bulunan Goa'uld kalıntıları nano robotların sizin üzerinizde etkili olmalarına izin vermiyorlar.

- Hailey a tué un officier.

- Hailey askerlerden birini öldürdü.

Où est le lieutenant Hailey?

Teğmen Hailey nerede?

Hailey, réponds.

Hailey rapor ver.

Hailey, évacuez la salle du Stargate.

Hailey, geçit odasını hemen terket.

Qu'est-ce qu'on fait pour Hailey?

Fakat Hailey?

Hailey essayait de verrouiller les commandes de la porte.

Teğmen Hailey'in senaryoya göre geçidin kontrolünü kapatması gerekiyordu.

Hailey est encore en vie.

Hailey hala hayatta!

Je répète, Hailey a besoin d'aide.

Tekrar ediyorum, Hailey için bir doktor gerekiyor!

Tu es Hailey, la soeur de Kirsten, n'est-ce pas?

Sen Kirsten'ın kardeşi Hailey'sin, değil mi?

- Hailey, elle est là?

- Hailey burada mı?

Où est Hailey?

Hailey nerede?

- Hailey est ici.

- Hailey burada.

Bonjour, Hailey.

Selam, Hailey.

Tante Hailey.

Hailey Teyze.

On peut s'arrêter une minute, Hailey?

Bir saniyeliğine odaklanabilir miyiz?

Hailey, quels sont tes projets exactement?

Hailey, planların ne?

Hailey Nichol!

Hailey Nichol!

Je ne peux pas laisser Hailey, sinon la maison sera saccagée.

Hailey'i burada bırakırsak bu yerin altı üstüne gelir.

Elle est folle.

Hailey delinin tekidir.

Personne n'est aussi drôle que Hailey.

Kimse Hailey kadar eğlenceli değildir.

- Je sais même pas ce que tu fais là.

- Buraya niye döndüğünü bile bilmiyorum Hailey.

Ou alors tout le monde sait que personne ne fait de fêtes comme Hailey Nichol.

Ya da kimsenin Hailey Nichol gibi parti veremediğini herkes iyi biliyor.

J'arrive pas à croire que c'est la grande fête dont parlait Hailey.

Hailey'nin sözünü ettiği o muhteşem bu mu?

Je vais tuer Hailey.

Hailey'i öldüreceğim.

Hailey. Croyez-moi.

Bazı şeyler hayal edemeyeceğin kadar inanılmaz olabilir. Evet, efendim. Harbiyeli.