Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Hayden
Hayden Çeviri Türkçe
547 parallel translation
C'est un ami de Claire. Un jeune homme très bien, Chris Hayden.
Bu mu, Claire in arkadasi, sehirden cok efendi bir genc.
Elle voyait qui en dehors de Chris Hayden?
- Chris Haydenom un disinda baska birisiyle gorusuyor muydu?
C'est un village, à peu près à 16 km de la ville d'Uppsala, et c'est Bertile Hayden, l'employé de la poste, qu'il faut tuer.
Rasbo bir köy. Upsala'dan yaklaşık 15 kilometre uzakta. Sanırım oradaki, postane müdürü Bertile Hayden, değil mi?
C'est mon nom, Jenny Hayden.
Adım Jenny Hayden.
Vous voulez bien signer ça, Mme Hayden?
Bunu benim için imzalar mısınız Bayan Hayden?
Je ne veux pas te faire de mal, Jenny Hayden.
Sana zarar vermek istemiyorum Jenny Hayden.
Cet homme, Scott Hayden, est mort en avril.
Adam, yani Scott Hayden, geçen nisanda ölmüş.
On a trouvé des cheveux de Scott Hayden.
Scott Hayden'in saçından birkaç tel bulduk.
Je pensais que les armes te rendaient un peu nerveuse, Jenny Hayden.
Silahların seni biraz ürküttüğünü sanıyordum Jenny Hayden.
Merci, Jenny Hayden.
Sağol Jenny Hayden.
Je ne suis pas la police, Mme Hayden.
Ben polis değilim Bayan Hayden.
Nous sommes inquiets à votre sujet.
Sizi merak ediyorduk Bayan Hayden.
- Attendez, Mme Hayden.
- Durun Bayan Hayden.
Ça fait plaisir de te voir, Jenny Hayden.
Seni görmek güzel Jenny Hayden.
J'ai fait quelque chose de mal, Jenny Hayden?
Yanlış bir şey mi yaptım Jenny Hayden?
Mme Hayden, nous nous sommes parlés au téléphone
Bayan Hayden, telefonda konuşmuştuk.
Mme Hayden, vous et votre compagnon devez immédiatement vous rendre.
Bayan Hayden, siz ve yanınızdaki kişi hemen durmalısınız.
Mme Hayden, c'est votre dernier avertissement.
Son uyarı Bayan Hayden.
Dernier avertissement, Mme Hayden.
Son uyarı Bayan Hayden.
Au revoir, Jenny Hayden.
Hoşçakal Jenny Hayden.
Sterling Hayden?
RAY : "Sterling Hayden."
George Hayden est un personnage fictif Mais l'Autobiographie ( 1964 ) de Chaplin est bien réelle
George Hayden hayali bir karakterdir ama Charlie filminin temeli olan "Otobiyografim"'i yazmıştır.
Des soucis, Hayden?
Endişe mi dedin, Hayden?
Aujourd'hui a eu lieu l'arrestation du courtier Hayden Sloane accusé de détournement de fonds.
Günün olayı zimmetine para geçirme suçundan broker Hayden Sloane'ın tutuklanışıydı.
Après l'identification du corps, l'inspecteur de la police criminelle, le lieutenant Hayden, est arrivé à Mountview High pour interroger les proches de la victime.
"Kimliği tespit edildikten hemen sonra Cinayet Masası şefi Teğmen Hayden... Mountview Lisesine, kurbana yakın olan kişileri sorgulamak üzere gitti"
Je suis le lieutenant Hayden.
Ben Teğmen Hayden.
Je vais aller voir Hayden immédiatement et me rendre.
Şimdi doğruca Hayden'e gideceğim... ve teslim olacağım.
Sterling Hayden joue les flics acharnés, persuadé que l'autre est coupable.
Benim gibi bir adamda ne buluyorsun? Harika bir adamsın.
Rico, vous connaissez le Dr Hayden...
Rico, sanırım Dr. Hayden'i tanıyorsundur.
Mlle Hayden a toujours loyalement soutenu ce projet.
Bayan Hayden uzun zamandan beri bu projenin sadık destekçilerinden biri olmuştur.
- Richard Hayden?
- Richard Hayden?
Mme Hayden, 85 ans, s'est coupé le bras.
Doktor B. Bn. Hayden, 85, düşüp kolunu kesmiş.
Mme Hayden?
Bn. Hayden?
et travaillé dans la concession Porsche de Tom Hayden.
Bobby Seale'in yemek kitabını düzelttim. Ve Tom Hayden'in Porche'sinin senetlerini ödemesine yardım ettim.
Chez Brown, Hayden et Mondale?
Hala Mondale'i aday gösteren Jerry Brown ve Tom Hayden'in ülkesi.
Chef d'Etat-Major du Président, Hayden Sinclair.
Beyaz Saray Personel Şefi Hayden Sinclair, General.
L'impression que Sterling Hayden contrôle la situation... et le fait qu'à la fin du film... le petit chien aboyeur s'échappe... la valise tombe et l'argent s'envole.
Sterling Hayden karakterindeki kontrolün onda olduğu duygusu. Ne yaptığını iyi biliyor. Sonunda...
M. et Mme Hayden.
Hani sehpanın üzerinde yatıyordun.
M. et Mme Hayden, ça fait longtemps.
Onu sen mi yazmıştın? Gerçekten çok iyiydi.
Désolée, milady.
Bay ve Bayan Hayden de.
On peut y acheter une île pour le prix d'une maison ici.
- Bay ve Bayan Hayden Görüşmeyeli uzun zaman oldu.
Tous les garçons Hayden y sont allés, moi compris.
Haydi Richard. Bizi yemek salonuna götür.
Fille de Christopher Hayden et de Lorelai Gilmore.
Christopher Hayden ile Lorelai Gilmore'un kızı.
Quoi de mieux que chez Hayden le roi de la noisette?
- Ben de seviyorum. Hayden'nin Fındık Evi'nde sunulan yiyeceklerden daha iyi ne olabilir?
Si j'étais dans un groupe et qu'on voyageait, je le ferais s'arrêter à chaque "Hayden roi de la noisette".
Turneye çıkmış bir rock grubunda olsaydım, otobüs şöförünü. geçtiğimiz bütün Hayden'in Fındık şubelerinde durdururdum.
Cheryl Bricker-Fossberg, mère de Taylor et Hayden.
Ben Taylor ve Hayden'in annesi Cheryl Bricker-Fossberg.
Et dans le coin opposé, combinant un poids de 105 kilos, du dortoir de Hayden,
Öbür köşede ise, toplamda 100 kiloluk, Hayden yurdundan,
Pour l'instant, Hayden te suspecte. Combien de temps mettra-t-il à trouver une preuve?
Sence kanıt bulmasına ne kadar kaldı?
- Lacey file droit, mainteant. - Oui, je sais. Sobre.
Sterling Hayden da onun suçlu olduğunu düşünen acımasız bir polisi canlandırıyor.
Moi aussi.
Yine Hayden kazandı!
Et Bennett et Hayden, vous les voyez.
Tayfa Bennett ve Hayden, oradalar... onları görüyor musun?