Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Hora
Hora Çeviri Türkçe
50 parallel translation
" Louange au Seigneur, qui a séparé les nations saintes et les nations ordinaires.
Hora Hajum 290'da şöyle der :
Que hora?
Que hora? Saat kaç?
Ça va, j'aime bien ce boulot, mon pote.
Sorun değil. Hora geçti.
ima ookina bouken de... yawarakana hizashi tobisachino yokan Soramo hanamo hara waraatteiru Konosakiha nanigamatsunodaro
Nerede... bokudakeno takaramono bendeki hazine... ima ookina bouken he harika bir macera yolunda... yawarakana hizashi Hafif güneş ışığı tabi tachi no yokan bir ayrılık hissi sora mo hane mo hora waratteiru Gökyüzü ve çiçekler gülüyor kono saki ha nani ga matrsu no darou Beni neler bekliyor merak ediyorum
Je te suis reconnaissant.
Gerçekten çok hora geçti.
On va casser les verres, signer la ketubah, faire la hora.
Kadeh kıracağız. Ketubah ve hora söyleyeceğiz.
L'hora, l'horreur!
Hora, çok korkunç!
- On laissera peut-être tomber la hora.
- Belki sandalye şeyini yapmayız.
Voilà une excuse pour faire la hora.
Bu bir hora ister.
Et tout le monde pense que tu es une hora-ble traînée.
Ve hepsi senin tam bir kaltak olduğunu düşünüyor!
L'eau que tu disais m'apporter... J'aimerais en avoir maintenant.
Bana getiririm dediğin şu su, çok hora geçer.
Puis à la maturité... nous nous avançons vers l'autel pour recevoir l'Hora Daulai : l'aptitude à encourager la rationalité et la tranquillité chez les autres.
Olgunlaştıktan sonra, sunağa adım atıp başkalarındaki aklı ve suküneti teşvik etme becerisine yani Hora Dalay'a ulaşacağız.
- Kanana Hora.
- Kanana hora.
- Une tisane, plutôt.
- Papatya çayı çok hora geçer.
Allons leur montrer ce que c'est qu'une vraie ronde!
Hadi onlara gerçek hora dansını gösterelim.
Allez, le citadin, tout le monde doit danser!
Hadi şehir çocuğu, kimse hora dansına dayanamaz!
Una hora. Vous revenez, hein?
Una hora, sonra gel.
Regrese como una hora o dos horas.
Bir saat sonra gel.
- Pas de loshon hora. - Pardon?
Loshon hora yok.
Perdon! Qué hora es?
Pardon saat kaç?
Regarde les papillons, ils volent Je sais qu'ils m'attendent
250 ) } Hora chouchou ga matteru watashi wo matteiru 250 ) } ほら蝶々が舞ってる 私を待っている
Regarde les papillons, ils volent Je sais qu'ils m'attendent
250 ) } Hora chouchou ga matteru anata wo matteiru 250 ) } ほら蝶々が舞ってる あなたを待っている
Restez sur la piste de danse, c'est l'heure de la hora.
Dans pistinden ayrılmayın! Hora zamanı geldi! *
Ce serait bienvenu.
Çok hora geçer.
Sonya! C'est l'hora!
Az sonra başlıyoruz!
- Una hora, máximo. - De acuerdo.
Bir saat, en fazla.
El bebé nació hace media hora y se encuentra perfectamente de salud.
Bebek yarım saat önce doğdu ve çok sağlıklı.
Il a eu une crampe pendant le hora. ( Danse traditionnelle )
Dansın ortasında nasıl da tıkandığını gördün.
- Esta es la hora de los anuncios. C'est l'heure de faire tes annonces.
- Duyuru vaktin geldi.
"Je vous le dis : il faut encore porter en soi un chaos, " pour pouvoir mettre au monde une étoile dansante. "
Size diyorum : hora tepen bir yıldız doğurabilmek için kişinin içinde kargaşa olmalı daha.
J'apprécie.
Çok hora geçti.
♪ While we sing and dance the hora ♪
# Biz şarkı söyleyip hora dansı yaparken #
Pas encore.
Çok hora geçti.
Sancta Maria, mater Dei, ora pro nobis peccatoribus, nunc et in hora mortis nostrae.
Aziz Meryem, Tanrı'nın annesi, biz günahkârlar için dua et. Şimdi ve ölüm anımızda.
Quand?
Que hora?
Regardez en bas, ça dit : "Es hora de un cambio."
Altına bakarsanız, "Es hora de un cambio" yazıyor.
La danse de la hora et la conga?
Yani Hora ve Conga dansı?
M. Idalis, Will Freeman, mon ami Andy et moi avons dansé la hora à la merveilleuse bar mitzvah
Bay Idalis, merhaba. Ben Will Freeman. Arkadaşım Andy ile beraber geçen hafta oğlunuzun harika doğum gününe katılmıştık.
Ave Maria, mater dei, or a pro nobis peccatoribus, nunc, et in hora mortis nostrae.
Ave maria, mater dei, ora pro nobis peccatoribus, Nunc, et in hora mortis nostrae.
Ave Maria, mater dei, or a pro nobis peccatoribus, nunc, et in hora mortis nostrae.
Ave maria, mater dei, ora pro nobis peccatoribus, nunc, Et in hora mortis nostrae.
Becky peut lui faire une petite danse juive.
Becky onun için biraz Hora dansı yapar.
Ça et la hora.
Bunu ve horayı.
" Gloire à l'Eternel, qui réduit les ennemis de ton peuple,
Hora Hajim 126, Ayet 1 :
- A quelle heure... qué hora... le prochain avión... avionès... - Qué?
- Ne?
Il y tient beaucoup.
Bu O'nun için çok hora geçecek.
Pas de loshon hora.
Loshon hora yapmayın.
Où est O'Hora?
O'Hara nerede?