Hungry Çeviri Türkçe

N'allez jamais au Hungry Heifer.

- Dinleyin millet. Hungry Heifer'in yerinden uzak durun. Şehir merkezindeki yeni yer.

- Le Hungry Heifer, le restaurant.

- Yine lanet Hungry Heifer Restoranı.

A moins que ce soit ce que j'ai mangé au grill.

Ya da Hungry Heifer'da yediğim yemekten mi?

Leo enfermé dans cheval affamé.

Leo Hungry Horse'da kilitli.

J'ai tapé "Cheval Affamé" et le mot "enfermé".

Hungry Horse Montana kasabasını aradım. Kilitli kelimesine gelince,...

Leo Johnson a été enfermé en prison : à Cheval Affamé, dans le Montana.

Leo Johnson Hungry Horse Montana'da bir hapishanede kilitliymiş.

Big Hungry Joe?

Koca Aç Joe?

Un creux?

Hungry?

Te nourrirai si tu as faim.

Feed you when you're hungry.

Alors, comment trouvez-vous cette petite sauterie?

Geceden memnun musunuz? So Hungry.

J'ai envie d'une confiserie

"I am hungry for a candy bar."

She's always hungry.

O hep açtır.

Allez à Hungry Horse road et virez-moi Jigger. Compris?

Hungry Horse yoluna gitmenizi istiyorum... anladınız mı?

Randonnées près de Hungry Valley : difficiles.

- "Aç Vadi yakınında yürüyüş zordur."

Je suis à l'auberge de Hungry Valley. Mes amis sont derrière.

Aç Vadi'de bir pansiyonda kalıyorum.

Moi j'ai mis "hungry like the wolf." et lui "the hustle."

Ben de "Hungry Like The Wolf" var. Onda "The Hustle".

Criminal Minds Saison 1 Episode 11 "Blood Hungry" Transcript : Ydet et Brianubik

Criminal Minds Sezon 1 Bölüm 11 çeviren : qwassted

C'est le quelque chose affamé.

"Hungry" li bir şeydi.

Elle a fini son service au Routier Affamé à 20 h et on l'a plus revue, jusqu'à ce que des gamins trouvent son corps.

Hungry Trucker'daki mesaisini 20 : 00'da bitirmiş. Onu en son o zaman görmüşler. Daha sonra çocuklar okula giderken onun cesediyle karşılaşmış.

Rien de mieux que deux bières, un steak géant et une nuit devant la télé pour tout oublier.

Bir duble Keystone ve Hungry Man bifteği akşam TV önünde götürürsen birşeyin kalmaz.

Hungry?

Aç mısın?

Souvenez-vous de cette fois où il a parié que Men at Work chantaient "Hungry Like the Wolf", et quand il a découvert que non, il a essayé de les engager?

Bana Men at Work'ün " Hungry Like the Wolf'u söylediğini iddia ettiği zamanı hatılıyor musunuz? ve söylemediklerini öğrendiğinde de, onları söylemeleri için kiralamayı denediğini?

Mais je parle de Hungry Man, de Parker et de Ghost.

Ayrıca Aç Adam ve Parker ve Ghost hakkında da konuşuyorum.

Pour finir. On a Hungry Man.

Son olarak Hungry Man var.

Yo, Hungry Man, qu'est-ce que tu nous racontes?

Hungry Man naber?

Hungry Man.

Joe. Hungry Man.

Slim, tu reprendras les affaires de Hungry Man.

Slim, Hungry Man'in payını senin almanı istiyorum.

Hungry?

Hungry?

À la fac, Owen s'est pris une raclée par ce lycéen rentré au Hungry Charlie?

Üniversitedeyken, Hungry Charlie'nin yerinde Owen'a gizlice yaklaşıp kıçını tekmeleyen küçük lise öğrencisini hatırlıyor musunuz?

- Vous connaissez le Hungry Kitten?

Hiç Hungry Kitten'a gittin mi?

J'ai approvisionné le garde-manger pour l'été, et il y a plein de plat "hungry-Man" dans le congélateur.

Yaz için yiyecek stoğu yaptım ayrıca buzdolabında hazır yemek de var.

Feeding the hungry?

Açlari mi doyuracaksin?

♪ hangin'tough, stayin'hungry ♪

* Aç kalıp güçlü durarak *

- Hungry.

- "Açlık."

" Si vous avez faim,

" If you're hungry,

Tu as faim?

Are you hungry?

Et à propos d'un affamé * * *?

Very Hungry Caterpillar'a ne dersin?

Vous connaissez "Hungry Like the Wolf"?

"Hungry Like The Wolf" u bilir misin?

♪ l'm lost and l'm found and l'm hungry like the wolf. ♪

- Hungry Like a Wolf

Si vous parliez de Hungry Like the Wolf, View To A Kill, meme The Reflex, vous auriez un argument, mais...

"Hungry Like the Wolf" "View To A Kill," hatta "The Reflex" deseydin tartışmaya bile gerek yoktu, ama...

Et j'aime homards. Hungry?

Ve ben ıstakoz seviyorum.

La semaine prochaine, nous allons regarder, lire ou jouer quelque chose appelé "The Hungry Games" ( Les Jeux Affamés )?

Bir dahaki hafta, Açlık Oyunları adındaki bir şeyi ya izleyeceğiz ya okuyacağız ya da oynayacağız.

♪ "... Je suis perdu, j'ai trouvé mon chemin... "♪ ♪"... et j'ai une faim de loup... " ♪

I'm lost and I'm found... "â ™ ª â ™ ª"... and I'm hungry like the wolf... " â ™ ª

J'ai une faim de loups! "

I'm hungry like the wolf! "

Mais je suis "affamé comme le loup" ( "Hungry Like The Wolf", musique de Duran Duran ).

- Ama kurt gibi açım. - Vay canına.

Oui, Hungry March Band?

Hungry March Bandosu, değil mi?

l'd go hungry l'd go black and blue

# Moralim bozulabilir aç kalabilirim #

l'm not hungry.

Hayır, aç değilim.

I am not hungry.

Aç değilim.

[UNCUT] A vrai dire, il m'a laissé gagner.

- Yapma, Hungry Hungry Hippos'la aynı oyun olduğunu söylemiştin. Ve geçen hafta Ben'i yendin!

Il y a un Routier Affamé sur la route 84 qui avait une serveuse correspondant à cette description.

Hungry Trucker restoranı var. 84. Yol'un hemen dışında.