Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Jingim
Jingim Çeviri Türkçe
76 parallel translation
Jingim.
Jingim.
Le prince Jingim a raison.
Prens Jingim doğru söylüyor.
Jingim, le sang de mon sang, dirigera l'assaut contre Wuchang.
Jingim, kanı kanımdan olan. Sen Wuchang'e yapılacak olan saldırıyı düzenleyeceksin.
Jingim, qui connaît si bien la culture chinoise.
Jingim, Çinli usulü ile eğitildi.
Tu es le fils de ta mère, Jingim.
Sen annenin oğlusun, Jingim.
Avec tout le respect que j'ai pour mon cousin Jingim... le khan doit affirmer sa domination.
Kuzenim Jingim'e saygım sonsuz ancak bence Han şimdi hükmünü öne sürmeli.
Le prince Jingim me représentera.
Prens Jingim vekaleten gidecek.
Jingim ne s'est pas trompé.
Jingim'in sezgileri doğru.
Ne t'occupe pas de l'Européen, Jingim.
Ne olursa olsun Konseyin başında durmalısın, Jingim.
Il y a d'autres façons de l'obtenir, prince Jingim.
Gücü elde etmenin başka yolları da vardır, Prens Jingim.
Sire... puis-je vous recommander d'envoyer le prince Jingim, afin de conférer un semblant de sang royal aux négociations?
Efendim... Prens Jingim'in gönderilmesini önerebilir miyim? Böylece barış görüşmesinde hükümdar iradesinin temsilcisi olur.
Le prince Jingim supervisera la conférence.
Müzakereyi Prens Jingim yönetecek.
Guéris la blessure de la bataille de Wuchang... en obtenant la paix par la diplomatie.
Diplomat olarak barışı sağlayıp, Wuchang'taki savaş yaralarını sar Jingim.
Que les oiseaux jaunes se disputent dans la défaite pendant que nous célébrons la victoire habile du prince Jingim.
Bırakalım da sarı kuşlar, hezimetleri üzerine tarışsınlar biz o sırada Prens Jingim'in, iyi hazırlanmış zaferini kutlayalım.
Il est temps d'honorer le triomphe mongol de Jingim sur les Chinois.
Jingim'in, Çinlilere karşı kazandığı Moğol zaferini şereflendirme zamanı.
L'assaut de Jingim a été sanglant.
Jingim'in oraya yaptığı saldırı kanlıydı.
Et il a réussi là où mon frère Jingim a échoué.
Ve kardeşim Jingim'in yapamadığını yaptı.
Les paroles du prince Jingim méritent notre considération.
Prens Jingim'in sözleri dikkate alınmaya değer.
Jingim pense que le chancelier Song ne se présentera jamais sur le champ de bataille.
Jingim, Song Şansölyesi'nin asla savaş alanına gelmeyeceğine inanıyor.
Jingim Khan a beaucoup à dire au sujet de Marco Polo.
Jingim Han'ın, Marco Polo hakkında söyleyeceği şeyler varmış.
Ahmad a attisé la jalousie de Jingim. Ils pensent que tu as séduit mon père.
Ahmad onu kıskançlık ile doldurmuş, babamı baştan çıkarmaya çalıştığına inanıyorlar.
Jingim est mon frère.
Jingim benim kardeşim.
Je dois épouser le prince Jingim.
Prens Jingim'in karısı olacağım.
Le prince Jingim est tombé, Grand Khan.
Prens Jingim düştü, Ulu Han.
Car tu pars pour Karakorum aujourd'hui avec mon fils, Jingim.
Çünkü bugün oğlum Jingim'le beraber Karakorum'a gideceksin.
Un jour, on t'appellera peut-être Jingim Khan.
Bir gün sana "Jingim Han" diye hitap edebilirler.
Le frère du Grand Khan est un hôte charmant, comme l'a dit le prince Jingim.
Ulu Han'nın kardeşi tarafından çok güzel misafir edildim Prens Jingim'in rapor ettiği gibi.
Mon fils, Jingim, vient de déclarer qu'ils sont prêts à se battre.
Oğlum Jingim, az önce savaşa katılmak için hazır olduklarını beyan etti.
Bon nombre d'entre eux sont morts ce soir.
- Çoğu öldü Jingim.
Avec tout le respect que je vous dois, prince Jingim... ce n'est peut-être pas vrai.
Saygısızlık etmek istemem Prens Jingim ama bu doğru olmayabilir.
Prince Jingim!
Prens Jingim!
Jingim pour khan...
Han olarak Jingim.
Jingim!
Jingim!
Et Jingim?
- Peki, Jingim?
- Es-tu contrarié, Jingim?
- Üzgün müsün Jingim?
J'attends ton ordre, Jingim Khan.
Emrinizi bekliyorum Jingim Han!
Que te voulait-il?
- Jingim senden ne istiyormuş?
Pourquoi me le demander, Jingim?
Neden bana soruyorsun Jingim?
Et qu'en feriez-vous, Jingim?
Bununla ilgili ne yapacaksın Jingim?
Ce qui peut être fait a été fait, Jingim.
Akacak kan damarda durmaz Jingim.
- Mais pas garanti, Jingim.
- Ama bu kesin değil Jingim.
Il est temps que Jingim trouve une nouvelle femme.
Bence Jingim için yeni bir eş alma vakti geldi.
Merci de vous inquiéter pour moi, Jingim.
Benim hakkımda endişelendiğin için teşekkür ederim Jingim.
"Prince" Jingim.
- Prens Jingim.
Pitié, Jingim, ne gâchez pas mes dernières heures.
Lütfen Jingim, bari kalan son saatlerimi mahvetme.
Et par ceci, je donne à ce garçon le nom de Jingim.
Ve bu yüzden bu çocuğa Jingim adını veriyorum.
Jingim, tes domestiques t'attendent.
Jingim, davetlilerin seni bekliyor.
Le prince... Jingim vous est très attaché.
Prens Jingim'in kalbinde sana karşı büyük bir sevgi var.
N'ai-je pas raison, Jingim?
Değil mi, Jingim?
Nous écouterons, prince Jingim.
Dinleyeceğiz, Prens Jingim.
- Mes excuses, Jingim.
- Özür dilerim Jingim.