Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Lakeside
Lakeside Çeviri Türkçe
51 parallel translation
Je voudrais Lakeside 417, s'il vous plaît.
Lakeside 417'yi bağlayın, lütfen.
417 Lakeside. Bien sûr.
Evet. 417 Lakeside.
Non, je veux Lakeside 417.
Hayır. Lakeside 417'yi istiyorum.
Lakeside-1305.
Lakeside 1305.
Le 11 mai, à Lakeside.
Geçen sene 11 mayısta, Lakeside'da.
Elle vous sait propriétaire de la maison de Lakeside.
Lakeside'daki evden haberi var.
Pourriez-vous me parler de la maison de Lakeside?
Lakeside'daki evden bahseder misiniz?
ROBE ET CHAUSSURES PROVENANT D'UN magasin DE LAKESlDE.
ELBİSESİ VE AYAKKABISI LAKESIDE MAĞAZASINDAN ALINMIŞ. EŞKAL :
Peut-être pour aller à Lakeside.
Belki göl kıyısına gideriz.
Oui, la veille de Noël est enfin là, tout comme le centre commercial de Lakeside.
Evet, sonunda Noel akşamı geldi ve yeni Lakeside alışveriş merkezi açıldı.
Papa, on peut aller au centre commercial de Lakeside?
Baba, Lakeside Alışveriş Merkezi'ne gidebilir miyiz?
Alors, on peut aller au nouveau centre commercial?
Baba, yeni açılan Lakeside'a gidebilir miyiz?
Je vais vous dire un truc sur le centre de Lakeside.
Çocuklar, size Lakeside hakkında bir şey anlatayım.
J'adore ce centre commercial.
Tanrım, Lakeside'ı çok seviyorum.
Le Père Noël arrive en parachute dans le centre à 17 h.
Noel baba saat 5'te paraşütle Lakeside'a inecek.
Allons au centre de Lakeside.
Lakeside Alışveriş Merkezi'ne gidelim.
Ils montreront peut-être le Père Noël arrivant au centre.
Haber zamanı. Belki, Noel babanın Lakeside'a paraşütle inmesini gösterirler.
Connie, me voici au centre de Lakeside, plein à craquer.
Connie, kalabalık Lakeside merkezindeyim.
N'oubliez pas qu'il arrive avec des bons-cadeau du centre de Lakeside.
Ve unutmayın, bir çuval dolusu Lakeside'da geçen hediye çekleri var yanında.
Le centre de Lakeside, où le shopping n'est pas seulement amusant, mais aussi une nouvelle.
Lakeside'da alışveriş hem zevkli hem de haber dolu.
Souvenez-vous, le Père Noël n'est pas au centre de Lakeside.
Unutmadan, Noel baba Lakeside'da değil.
Le Père Noël déteste Lakeside.
Noel baba, Lakeside'dan nefret ediyor.
- Je suis du centre de Lakeside. Je voulais vous présenter nos excuses.
Ben Lakeside'dan geliyorum meydana gelen rahatsızlıktan dolayı sizden özür dilemeye geldim.
Des bons-cadeau de 10 $ du centre de Lakeside.
Bakın! 10 dolarlık Lakeside Alışveriş Merkezi hediye çeki.
C'est un homme de 22 ans qui se déterre une fois par an pour... Il s'habille en coq.
Bu Bey 22 yaşında ve yılda bir kere, saklandığı yerden Lakeside horozu kılığında çıkar.
Ton patron était l'associé des victimes dans une société, Lakeside Dynamics.
Jen, araştırdık. Üç kurban da... Lakeside Dynamics denen bir şirkette patronunun ortağıymış.
- Et Lakeside Dynamics?
- Lakeside Dynamics'i hatırlıyor musun?
On les passait à Lakeside, Seattle.
Ve ben de bu sınavı Seattle'daki Lakeside okulunda geçebilirdim.
Mercy fermé, Lakeside sans courant... c'est bien notre chance.
Mercy travmaya kapalı ve Lakeside'da elektrik kesik. Sırf biz varız.
On n'a pas reçu un colis de la part de Lakeside?
Jerry, Lakeside Tıp Gereçleri'nden paket geldi mi?
On joue au Lakeside.
Lakeside'de çalan grup benim grubum.
Quand Paul et moi étions au lycée, on a trafiqué l'ordinateur pour avoir les plus belles nanas dans notre classe.
Paul ve ben Lakeside'da 10. sınıftayken bilgisayar kayıtlarıyla oynayıp en güzel kızların sınıfına kaydolmuştuk.
"Prendre Lakeside..."
"Göl kenarından doğru..."
- Appelez la Pitié, Lakeside.
Mercy'i, Lakeside'ı, Northwestern'i ara.
- A la Lakeside Tavern.
- Lakeside Taverna'da.
Lakeside Motel, chambre 304.
Lakeside Oteli, oda 304
Un à Catonsville, un à Laurel, un à Bethesda et aussi dans ces magasins en Virginie, à Springfield, à Dumfries et à Lakeside.
Catonsville, Laurel, Bethesda ile Virginia'daki Springfield, Dumfries ve Lakeside mağazalarından.
À la maison de convalescence de Lakeside, à Cleveland, Ohio.
Lakeside Convalescence Home, Cleveland'ın aşağısında, Ohio'da.
Il est écrit ici dans la pochette... "Je voudrais remercier Sid et Bonnie du motel Lakeside... pour lui avoir donné un endroit pour se détendre pendant l'enregistrement de ce disque."
"Lakeside Motel'deki Sid ve Bonnie'ye, bu plağı yaparken, bana bir yer ayarladıklarından ötürü teşekkür ederim." Bir deneyebiliriz, ne olmuş bir bakalım.
Je suis la sous-directrice de Lakeside.
Ben Lakeside Lisesi'nin müdürüyüm.
C'est la 1re fois que ça arrive.
Lakeside'da hiç böyle şeyler olmazdı.
Il était serveur au Lakeside Pizza.
Lakeside Pizza'da garsonmuş.
Notre type bossait à Lakeside Pizza.
Adamımız Lakeside Pizza'da çalışıyordu.
J'ai reçu l'ordre de vous déposer à l'héliport.
Sizi Lakeside Heliportu'na götürmek için emir aldım.
Je connais les risques, mais peu importe les recherches ou les statistiques.
Oraya gitmiyorsunuz, Bay Campos. Neden bahsediyorsun sen? Sizi Lakeside Heliportu'na götürmem için talimat verildi.
Elle revient à Gotham pour nous aider dans notre enquête.
Bu soruşturmada bize yardımcı olmak için Lakeside'den Gotham'a döndü.
À l'angle d'Hunewai et de Lakeside.
Adresi aldım. Hunewai ve Lakeside'nin orada.
Le parc d'attractions est de l'autre côté.
Lakeside Lunapark'ı şurada.
Il dit qu'il doit te parler c'est important. Il est au Lakeside Motel et il est venu spécialement pour toi.
Lakeside Oteli'nde kaldığını ve özellikle seninle görüşmek geldiğini söyledi.
- Non, Lakeside.
- Hayır, Lakeside'dan.
Cérémonie à Lakeside église méthodiste comme d'habitude.
Cenaze merasimi Lakeside Kilisesi'nde olsun her zamanki gibi.