Lala Çeviri Türkçe

Vous avez devant vous le célèbre Lalah-Poor!

Bendeniz ünlü Fakir-Lala!

- Tout à l'heure, je suis entré chez Lalah-Poor. J'y ai trouvé un peigne qui ressemble fort à celui-ci.

Fakir-Lala'nın odasında bu tarağın aynından buldum.

Lala Alvarez, cette jolie femme.

Ve Ana Alvarez, güzel kız.

Tu as mis un lala de trop.

Orada ekstra bir vuruş var.

Maintenant, il manque un lala.

Yine bir vuruş kaçırıyorsun.

Lalalalala lalala lala!

- Kleopatra'nın aslanını getirin! - Kleopatra'nın aslanını getirin!

Quand tu fais lalala lala Pense aux conséquences

Lalala lala yaptığın zaman sonuçlarını iyi düşün.

C'est lala...

- Şe... Şe...

Lala...

Şe...

Oh-lala, y a presque rien!

Neredeyse hiçbir şey yok!

"Je ne supporte pas l'alcool" par Le Bébé Lala.

"Alkolü Kaldıramıyorum," yazan Bay Sulugöz. - Amin.

ah lala, c'est navrant.

Ne kadar üzücü.

Oh lala, ça brûle.

Haşlanıyor! Kor!

Oh Là Là "?

"Oh Lala mı"? "Oh Lala mı"? "Oh Lala mı"?

Le B36 m'attend pour partir.

B-36 beni almadan kalkmayacak Lala.

Je suis pas censé parler à un agent, tu sais que c'est illégal.

Lala, aracılarla konuşmamam gerektiğini biliyorsun.

Je veux pas me griller.

Aracılara bulaşmam, Lala.

Qui c'est?

Bu kim, bebeğim? Lala.

Lala Bonilla, la copine de Jésus.

Lala Bonilla. Jesus'un kız arkadaşı.

Parlez après le bip. C'est Lala, bébé.

Sinyal sesinden sonra mesaj bırakın.

C'est moi, bébé, Lala.

Benim bebeğim. Lala.

Bonjour, Lala.

- Merhaba, Lala. - Selam.

Mettez-vous à l'aise, Jésus et moi allons discuter.

Sen Lala ile keyfine bak. Jesus ile ben konuşalım.

- Tu la connais bien?

Onu tanıyor musun? - Lala.

Elle s'appelle Lala.

- Adı Lala. Ben ve Lala.

- Lala.

- Lala.

- C'est mon nom.

- Adım Lala.

Allons, Lala, dis pas ça.

Hem senin paran yok. Bana bunu söylemen gerekmiyor.

Je passe mon temps à parler de Lala.

Sürekli senden söz ediyorum.

Pourquoi Lala récolterait rien?

Lala neden bir şey almasın?

Lala s'est mise dedans, oui.

Lala kendini kandırdı. Yaptığı buydu.

Mesdames et messieurs... bienvenue à Lalaland.

Lala-Ülkesine hoşgeldin.

Oh lala..!

O lala!

Gayatri est la fille de Shyamlal Tantiya.

Gayatri, Lala Shyamlal Tantiya'nın kızı.

Oh lala, tu fais du sentimentalise,... allez viens, on baise!

Daha sıcak... Oh la la! Duygusallaşıyorsun.

Lala ou..

Lalalilu...

Je t'embrasse Ton frere Lala ou.

Sevgilerimle, kardeşin Lalalilou.

... Oh lala!

Tanrım!

- Lala-bo da-boh

Ben...

Il n'y avait pas le même tableau chez la tante Lala?

Lala Hala'nın evi hala aynı renge mi boyalı?

Rappelle-toi, Lala.

Hatırlasana, Lala.

C'est ta famille, Lala.

Onlar senin akrabaların Lala.

Lala, tu vas finir toute seule.

Lala, sonra yalnızken bitirirsin.

C'est moi, Lala.

Benim, Lala.

Lalah-Poor, l'unique!

- Fakir-Lala'yı...

Je sais pas, Lala.

Bilmiyorum, Lala.

Je sais que vous aimez bien Lala.

... sen aynı paraya sadece müzik dinleyeceksin. Lala'dan hoşlandığını biliyorum.

Lala doit penser à elle.

- Lala kendine dikkat etmek zorunda.

Oh lala... elle doit être fraîche en plus!

Oh hayır! Serinletici olmalı...

Laaa la, laaa lala. Qu'est-ce qu'il y a?

O nedir?

C'est une longue histoire, mais Lana avait des problèmes.

Bu uzun bir hikaye ama Lala'nın başı beladaydı.