Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Lamb
Lamb Çeviri Türkçe
376 parallel translation
De ce que je sais avec Eddie Lamb il est beaucoup moins décidé à te parler après le départ de la police.
Eddie Lamb'le olan tecrübelerime göre polis gittikten sonra seninle konuşma olasılığı azalacak.
Harold Lagneau a plus de courage dans son petit doigt que vous dans toute votre vanité!
Harold Lamb'in serçe parmağında, siz kendini beğenmişlerin topunuzdakinden daha çok cesaret vardır.
Harold ( Speedy ) Lagneau requiert votre présence à la fête d'Automne le 23 Octobre 1924 à l'HOTEL TATE
Harold "Hızlı" Lamb Sonbahar Eğlencesi'nde sizleri de görmekten mutlu olacaktır. 25 Ekim 1924 Tate Oteli
Un petit malaise un cognac, et puis ça passe.
Bu onun baş dönmesi krizlerinden biri, Bay Lamb - - Biraz brandy onu iyileştirir.
" Hi Hat, hongre...
" Igdiº, annesi Honey Lamb babasi Blue Bolt...
" l'm a little lamb who s lost in the wood
# Birisi olur
- Lamb?
- Lamb?
Il manque Dave, Sunita, Bea... ll n'y a personne du pub.
- Dave yok, Sunita yok, Bea yok. "Lamb and Flag Bar" dan da kimse yok.
Il y a rencontré un ancien casseur, Billy Lamb, qui lui a appris à percer des coffres.
Orada eski banka soyguncusu Billy Lamb ile tanıştı. Lamb ona kilitleri nasıl açabileceğini gösterdi.
Lamb était un organisateur de génie.
Lamb böyle işlerde gerçek bir dehaydı.
Á leur sortie, Lamb a présenté Red à Dunlop, un électronicien.
Dışarı çıkınca, Lamb onu Dunlop ile tanıştırdı ; bir elektronik dehası.
On l'a planqué dans une école à Warsaw. Lamb y allait quand il était petit.
Lamb'ın Montana, Varşova'da küçükken gittiği tek göz bir dersliğe sakladık.
Lamb gardait toujours le fric jusqu'au partage final.
Hepsi Lamb'ın bölüşene kadar parayı koruma alışkanlığından dolayı.
Puis Lamb est mort d'une attaque.
Sonra Lamb kalp krizi geçirdi ve öldü.
Je suis pas venu à la mort de Lamb.
Lamb öldüğünden beri, buraya hiç geri gelmedim.
Lamb a été dans une petite école à Warsaw.
Evet. Lamb burada Varşova'da okula gitmiş ; ufak, tek göz odalı bir derslik.
Lamb est mort, et il a écrabouillé Dunlop.
Ayrıca Lamb öldü ve herif Dunlop'u harap etti.
On n'a plus besoin de Lamb.
Artık Lamb'a ihtiyacınız yok.
- Lamb a pris feu!
Biri şunu söndürsün.
- M. Lamb!
- Bay Lamb! - Buradayım, efendim.
Merci, M. Lamb.
Teşekkür ederim, Bay Lamb.
Vous avez eu raison, Dr Lamb.
Bizi çağırmakla doğru olanı yaptınız, Dr. Lamb.
- Pouvez-vous éliminer ce prototype?
Bu prototipten kurtulabilir misiniz Dr. Lamb?
Ou devrai-je compter sur le Dr Lamb pour cela?
Yoksa bunun için Dr. Lamb'a mı bakayım?
Il a le parfum du Shakespeare raconté aux petits de mon enfance.
Lamb'in Shakespeare Masalları gibi okul çocuklarına göre.
"Rôti d'agneau en couronne"?
"Crowned rack of lamb?"
"Rôti d'agneau en couronne."
"Crowned rack of lamb."
Les Purs et Durs et l'Innocente Victime.
"Harbi McCoy ve Kurbanlık Lamb" Harbi McCoy ve Kurbanlık Lamb, Harbi McCoy ve... "
Un gamin : Henry Lamb. A l'hosto avec un poignet cassé.
Henry Lamb adlı çocuk dün gece kırık bir bilekle gelmiş.
Mme Lamb ne parle pas à la police.
Bayan Lamb polisle konuşmuyor.
T'as regardé la doc sur Henry Lamb?
Şu Henry Lamb dosyasını gördün mü?
Henry Lamb.
Henry Lamb.
D'après ce critère... Lamb avait le tableau d'honneur?
Peki bu ölçütlere göre Henry Lamb başarılı bir öğrenci miydi?
Henry Lamb est sympa.
Şu Henry Lamb iyi çocukmuş.
Le cœur brisé parce que notre frère... notre voisin... notre fils... Henry Lamb a été foudroyé dans la fleur de sa jeunesse.
Kalbim kırık, çünkü kardeşimiz, komşumuz, evladımız Henry Lamb daha hayatının baharında bir araba tarafından çiğnendi.
Appelez-moi Andruitti, ça urge sur l'affaire Henry Lamb.
Bana Andruitti'yi bul. "Çok acil ve Lamb'le ilgili" de.
Vous avez écrasé le fils de Mme Lamb, qu'avez-vous à lui dire?
Bayan Lamb'in oğlunu çiğnediniz. Ona söyleyecek bir şeyiniz var mı?
Elle améliore notre image, cette famille Lamb.
Lamb'lerin yanında olduğumuz sürece olumlu bir imajımız olur.
Ces pauvres petits Lamb!
Vah zavallı Lamb'ler.
qui était au volant quand Henry Lamb a été heurté?
Henry Lamb çiğnendiğinde arabayı kim kullanıyordu?
Une seconde, Lamb.
Lafınızı unutmayın.
Zachary Lamb... Comment Phoenix le retors fut-il arrêté, au 20e?
Zachary Lamb cani Phoenix 20.
Zach Lamb?
Zach Lamb?
Directeur de la Sécurité Diplomatique... au Département d'État.
Bertram Lamb. Ben Diplomatik Güvenlik servisinde müdürüm İçişleri bakanlığında.
On les a tués de sang-froid? !
Lamb soğukkanlıIıkla öldürdü, dedi.
J'en sais rien, mais pas ce qu'on nous a raconté.
Lamb'ın anlattığı hikayeye uymuyor.
Restez assis, M. Lamb.
Ayağa kalkma.
Lamb flairait un truc.
Lamb yaklaşıyordu.
Je crois que ce que Mme Lamb essaie de dire, Roberta, c'est que vous êtes un peu trop rude.
Sanırım Bayan Lamb'ın söylemeye çalıştığı şey Roberta... Onlara karşı biraz sert davranıyorsun.
La maison d'Harold Lagneau
Harold Lamb'ın Evi
Pourquoi pas?
LAMB HASTANEDEKİ İHMAL YÜZÜNDEN Mİ ÖLDÜ?