Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Largo
Largo Çeviri Türkçe
157 parallel translation
Key Largo est la plus grande île de cet archipel.
Bu uzak mercan adaların en büyüğü Key Largo'dur.
C'est-à-dire à Key Largo.
Eve, Key Largo'ya.
pourquoi ont-ils décidé de rester à Key Largo?
Neden Key Largo'ya gelmeye karar vermişler?
Pouvez-vous me brancher... sur l'Hôtel Largo?
Beni Otel Largo'ya bağlar mısınız?
Hôtel Largo.
Otel Largo.
Qu'est-ce qu'ils ont écrit? Dis-le-moi!
Bayan Largo, bir fotoğraf daha.
Pardon, Monsieur Largo.
Pardon, Mösyö Largo.
- Bonjour, M. Largo.
- Günaydın.
- Merci. Je crois comprendre que vous êtes la nièce de M. Largo.
Anladığım kadarıyla Bay Largo'nun kuzenisin.
- Que des gens comme Largo et moi-même.
Sadece benim ve Largo gibi bir adamlar.
- Vous n'êtes pas comme Largo.
- Sen Largo gibi değilsin.
- Comme j'ai dit, un petit poisson... travaillant pour un certain M. Largo.
- Dediğim gibi, küçük bir balık. Bay Largo için çalışıyor.
- Quist, je viens voir M. Largo.
- Quist, Bay Largoyu görecek.
Retournons le dire à Largo.
Geri dönelim ve Largo'ya anlatalım.
- M. Largo?
- Evet, efendim.
Largo a promis qu'il viendrait, n'est-ce pas?
Largo gelmeye söz verdi, değil mi?
Largo vous avait dit de faire attention.
Largo dikkatli olmanı söyledi.
Vous les connaissez peut-être, les Largo.
Belki onları tanırsın. Largo'lar.
Vous allez demander à qui, Largo?
Kime soracaksın? Largo'ya mı?
C'est une longue histoire, dans laquelle votre ami Largo est impliqué.
- Uzun hikaye. Ve arkadaşın da o hikayede... Largo.
Largo a fait tuer votre frère, ou c'était sur son ordre.
- Bak, Largo senin kardeşini öldürttü.
Ça aurait dû être Largo.
Largo da olacaktır.
Mais promettez-moi que vous tuerez Largo pour moi, quoi qu'il arrive.
Largo'yu benim için öldüreceğine söz ver, her ne olursa.
Largo ne laisse jamais les étrangers s'en approcher.
Largo yanına yabancıların gitmesine asla izin vermez.
Ils jouent Largo de Dvorak, M. Dvorak.
Onlar Dvorak'un Largo'sunu çalıyorlar, Mr. Dvorak.
Non je récupérais le nouvel équipement à Key Largo. David m'a appelé, m'a dit de venir vous voir et de vous ramener.
David arayıp seni geri getirmemi söylediğinde buraya yeni cihazları almaya gelmiştim.
Maximilian Largo, né à Bucarest en 1945.
Maximillian Largo, 1945, Budapeşte doğumlu.
- Quels sont les résultats avec Largo?
- Largo hakkında ne buldun?
Trouvez où est en ce moment le bateau de Largo.
Largo'nun teknesinin şu anda nerede olduğunu bul.
Le bateau de Largo est en route vers le sud de la France.
Largo'nun teknesinin güney Fransa yolunda olduğunu öğrendim.
- Quelque chose sur Largo?
- Largo hakkında birşeyler?
C'est la compagne de Largo.
- Bu Largo'nun kadını.
Le Soucoupe Volante. Oh, le bateau de M. Largo.
Uçan gemi.
Vous connaissez M. Largo?
- Evet. Bay Largo'yu tanıyor musunuz?
Oui, c'est un homme très généreux, M. Largo.
Evet, Bay Largo çok cömert biridir.
Vous saviez que votre frère travaillait pour Largo?
Largo için çalıştığını biliyor muydun?
C'est précisément pourquoi Largo l'a utilisé.
Largo'nun onu kullanmasının sebebi de tam olarak bu.
Largo est le suspect numéro un.
Dans etmeye devam et. Largo baş şüpheli.
Vous poursuivez Largo, n'est-ce pas?
Largo'nun peşinden gideceksin, değil mi?
Pourquoi Largo a-t-il jeté l'ancre ici?
Peki Largo niye buraya demir attı?
Largo a disparu avec l'ogive!
Largo savaş başlığıyla kaçtı.
Jusqu'à Largo Spinelli, qu'est-ce que tu vois?
bakınca ne görünür?
Je pleure, et je n'ai pas de mouchoir.
- Alexandra Del Largo, salak. Öldü sanıyordum.
- Ragazzi, largo lasciale mi passare via. Croyez-vous aux soucoupes volantes?
- Uçan dairelere inanıyor musunuz?
La Confrérie s'occupera de vous jusqu'à ce que- -
- Günaydın, Bay Largo.
C'est bien la villa de Largo.
Bu Largo'nun yeri, tamam.
Vous portez la même bague que Largo.
- Largo ile aynı yüzüğü takıyorsun.
Largo?
Largo...
Oui.
Bay Largo'nun teknesi.
Monsieur Largo?
Monsieur Largo.
Beau spectacle, James.
Bu taraftan! Mösyö Largo sizi bekliyor, efendim. Q tamamen haklı çıktı, değil mi?