Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Laure
Laure Çeviri Türkçe
95 parallel translation
Traduit par : Anne-Laure Macé
Çeviren :
Maman s'appelait Laure Cathrine Munch.
Annemin tam adı Laura Cathrine Munch'müş.
Elle a ecarte sa petite-niece Laure, comme si j'avais la peste.
Yeğenini benden vebalıymışım gibi kaçırıyor.
Tau Cygna V est dans la ceinture de DeLaure.
Tau Cygna 5, Laure Kuşağında.
Je dois aller à Paris pour un déjeuner..
Yarın Laure'nin ailesi ile öğle yemeği yiyeceğiz.
.. de famille chez Laure.
Tamamen unutmuşum.
* Mon chéri, c'est Laure.
Aşkım, ben Laure.
Laure, c'est quoi, ça?
Laure? Ne yapıyordun?
Laure est aussi bonne cuisinière que sa mère.
Laure annesi gibi yemek pişirir. Anasına bak, kızını al.
Sans être banal... - Laure...
Benzetme yapılırsa eğer...
Laure?
Laure?
Et ta petite Laure là-dedans?
Ve Laure öylesine mi?
Laure, je suis honnête.
Dürüst olduğumda bana bağırma.
On ne devait.. .. rien céder!
Laure, uzlaşacağımıza karar vermiştik.
Il vit avec Laure.
Hiç de bile. Laure ile yaşıyor.
Laure porte un parfum pour homme.
Laure erkek kolonyası kullanıyor.
Laure...
İsmi Laure.
C'est Laure ou moi.
Laure'n mi? Ben mi?
Bonjour. Laure.
Selam, ben Laure.
Laure m'a quitté.
Laure beni terk etti.
- Mlle de Chantebise, c'est là?
Bayan Laure de Chantebise?
Avec Laure, c'est terminé.
Laure ile ayrıldık.
Tu te souviens de Laura-Beth, mon amie avocate?
Büyük bir iyilik istiyorum. Laure-Beth'i bilirsin. Sohbetim olan avukat var ya hani.
Adieu, Laure.
Elveda Laure.
Vous nous avez baisés, toi et Laure.
Laure ile birlikte bizi kandırdınız.
Laure, monte, maintenant!
Bu benim evim. Gitmiyorum. Hayır, kamyonete bin!
Non. Je parlais à Laure Manaudou.
Janet Evans'la konuşuyordum.
Soeur Larue? soeur Larue était peut-être la seule entité avec qui elle pourrait compatir.
Eğer varsa da, rahibe Laure orada kederini paylaşabilecek tek kişiydi.
Face à ce qu'il considérait être le véritable mal, le prêtre ordonna à Larue de partir avec sa découverte.
Gerçek şeytan olarak gördüğü yüze bakarken rahip, Laure'ye buluşunu alıp gitmesini emretti.
Lori Hess, la femme responsable de l'annulation de la licence de Kirkbaum dans cet état, a été retrouvée en Floride tuée par balles il y deux mois.
Kirkbaum'un lisansının iptal edilmesine neden olan kadın,.. ... Laure Hess, iki ay önce Florida'daki dairesinde ölü bulunmuş. Ensesinden bir kurşunla vurularak öldürülmüş.
Marie Laure sera là.
Marie Laure da geliyor.
Assez intelligente pour ne pas être aussi jolie que Marie Laure.
Hem de annesi kadar güzel olmayacak kadar da akıllı.
Marie Laure, toujours aussi belle.
Marie Laure, her zamanki gibi çok güzelsin.
Marie Laure, vous êtes bien la seule qui puissiez porter cette couleur.
Bu rengi taşıyabilen ender kadınlardan birisin.
Marie Laure est resplendissante.
Marie Laure gerçekten de enfes görünüyor.
Vous vous êtes entendue avec Marie Laure.
Marie Laure ile anlaştınız.
A ce propos, Marie Laure a-t-elle donné quelques conseils à la mariée?
Konusu açılmışken, sizce Marie Laure geline tavsiyelerde bulunmuş mudur?
Marie Laure était impatiente de filer.
Marie Laure, daha tören tam bitmeden ayrıldı.
Marie Laure l'a bien élevée, en fin de compte.
Marie Laure gerçekten de onu iyi yetiştirmiş.
C'est la fille de Marie Laure.
Unutma ki o Marie Laure'ın kızı.
Laure!
Laure!
- Elle est sortie avec Laure.
- Laure ile birlikte çıktılar dışarı.
C'est un copain á Laure.
Laure'nın arkadaşı.
Qu'est-ce que t'as fait?
Ne yaptın, Laure?
Laure.
Laure.
Je m'appelle Laure.
Benim adım Laure.
Pourquoi Laura Linney a toujours l'air d'avoir skié?
Niye Laure Linney hep kayak yapmış gibi görünüyor?
Et si je te dis "la protégée de Tyler Perry"?
- Tyler Perry'nin Laure Linney'si desem tanır mısın?
Et tu sais quoi, je ne suis pas prêt à perdre face à une autre Laure Manaudou, donc, Anders...
Ve biliyor musun, tekrardan bir Vanderkaay'e kaybetmeye hazır değilim, yani Anders...
Crois-moi. Laura, tu vas tomber amoureuse de cette ville.
İnan bana Laure, bu şehre aşık olacaksın.
Laura Dern en japonaise!
Japon Laure Dern. Nasıl anlamazsın ya?