Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Loup
Loup Çeviri Türkçe
5,855 parallel translation
C'était contaminé par du tue-loup.
Kurtboğana bulanmıştı.
Je ne suis pas le seul à avoir la force des loup-garous.
Onun da kurt gücü olduğunu unutuyorsun galiba.
Je crois que j'ai encore un peu de force de loup-garou.
Sanırım hâlâ biraz kurt gücüm varmış.
Je ne viens pas voir un loup-garou pour qu'il parle à quelqu'un.
Biriyle konuşması için bir kurt adamdan yardım alacak değilim.
J'ai poignardé ton ami avec une lame trempée dans du tue-loup.
Onu kurtboğana batırılmış bir bıçakla yaraladım.
C'est l'une des plus ancienne loup-garous vivante.
O, yaşayan en yaşlı kurt adamlardan biri.
Elle est devenue loup-garou par morsure.
O, ısırıkla dönüşen bir kurt adam.
Certains loup-garous ont une capacité.
Bazı kurt adamların bir yeteneği olur.
C'est suffisant pour garder un loup-garou en vie?
Bu bir kurt adamı hayatta tutmak için yeterli mi?
Comme si tu devenais plus un loup-garou.
Bir kurt adamdan fazlası olduğun için.
Elle est appelé le Loup du Désert.
Ona Çöl Kurdu diyorlar.
Un loup-garou.
- Bir kurt adam.
Quelqu'un comme le Loup du Désert.
Çöl Kurdu gibi kişiler.
Une fille télépathe écoutant les pensées d'un loup-garou dans le coma et décidant de donner vie à ses plans de châtiments?
Telepatik bir kız komadaki bir kurt adamın düşüncelerini duyup onun intikam almak için yaptığı planı uygulamaya koydu mu diyeceksin?
Liam, tu es un loup-garou depuis seulement 5 minutes.
Liam, sen daha yeni kurt adam oldun.
Ou le faire revenir au moment où il n'était pas un loup-garou.
Ya da kurt adam olmadığı zamanlara döndürmek.
Un loup-garou ne peut pas voler le pouvoir d'un vrai Alpha.
Bir kurt adam Gerçek Alfa'nın gücünü çalabilir.
Tu es un loup-garou!
Kurt adamsın!
Le Loup du Désert.
Çöl Kurdu.
Le loup du désert.
Çöl Kurdu.
Tu as mis le loup dans la bergerie.
Mağaranın önüne eti atan sensin.
Des cœurs qui manquent, ça ressemble à un loup.
Kalbi kaybolmuş. Bana kurt gibi geldi değil mi?
- C'est osé, même pour un loup-garou.
Evet bir kurt adam için bile çok iğrenç bir şey.
Je n'avais pas le manuel du parfait petit loup-garou.
Kimse bana nasıl kurt adam olunur öğretmedi.
Autre que miss loup-garou?
Ne şuradaki barbi kurt adam dan başka mı?
Pourquoi ta sœur est un loup-garou?
Kate neden kardeşin bir kurt adam?
Ma sœur est un loup-garou, parce que je l'ai transformée.
Kardeşim kurt adam çünkü onu ben dönüştürdüm.
Le grand Genghis, descendant du loup, a rêvé d'un empire mongol s'étendant à travers la Chine.
Ulu Cengiz, er kurt tüm Çin'i kaplayan bir Moğol İmparatorluğu hayal etti.
Vous ne ressemblez à rien d'autre qu'un loup affamé.
Yırtıcı bir kurttan başka bir şey değilsin.
Mais je sais que tu es un loup fier Et tu aimes faire tout par toi-même...
Ama, ben bir gurur kurt olduğunu biliyorum ve anlamaya gibi Kendiniz için işler dışarı...
C'est allemand. Ca signifie piège à loup.
Almancada "kurt kapanı" demek.
Littéralement, un "crochet-de-loup".
"kurt-kancası" demek aslında.
Loup.
Kurtlar.
Payez une cotisation mensuelle, et le loup sera loin de vos moutons.
Bana her ay bir ücret ödeyeceksin ben de kurtları koyunlarından uzak tutacağım.
Regardez ce que le loup a encore fait!
Gördün mü? Kurt yine geldi.
Et si vous en parlez à quelqu'un, le loup viendra s'occupera de vous.
Bundan birine bahsedersen kurt senin de peşine düşer.
Vous n'êtes plus un loup solitaire.
Artık yalnız kurt değilsin dostum.
Chéri, j'avais l'habitude de l'appeler mon petit loup de mer.
Tatlım, eskiden ben ona yapışkan deniz hayvanım derdim.
Oh, quand on parle du loup.
İyi insan lafının üstüne gelirmiş.
J'ai pas eu de réponse claire de sa part, sauf au sujet du loup. - Brûlures dues à l'airbag.
- Hava yastığından birkaç sıyrık işte.
- Un loup?
- Kurt mu?
- Elle n'a pas dit si c'était un loup a deux pattes ou à quatre, mais elle état persuadée qu'il lui avait parlé.
- İki bacaklı mı dört bacaklı mı söylemedi. Ama onunla konuştuğundan eminmiş.
Un de nos officiers nous a signalé que votre femme disait être poursuivie par un loup.
Memurlarımızdan biri karınızın bir kurt tarafından takip edildiğini söyledini iletti.
Votre femme avait elle vu ce loup avant?
Karınız bu kurdu daha önce görmüş mü?
Elle a dit qu'il ressemblait à un homme avec une tête de loup, et qu'il lui parlait.
Kurt kafalı bir adama benzediğini ve onunla konuştuğunu söyledi.
Quand vous a-t-elle parlé du loup pour la première fois?
- Size bu kurdu ilk ne zaman anlattı?
Et elle dit parler à un loup.
Üstelik kadın kurtla konuşuyormuş.
Ses descriptions du loup sont cohérentes et détaillées.
Kurt hakkındaki tanımlamaları tutarlı ve detaylı.
Pensez vous qu'elle voit ce loup?
- Sizce bu kurdu görüyor mu?
J'étais un loup-garou.
Onlar ne kadar güvende olacaklar. Ben bir kurt adamdım.
Parlant de loup.
- Beylerden bahsetmişken...