Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Ordoñez
Ordoñez Çeviri Türkçe
56 parallel translation
Comte Ordoñez... Ces prisonniers n'iront pas à Burgos.
Kont Ordonez, bu esirler Burgos'a gitmeyecek.
Don Garcia Ordoñez, qu'est-il arrivé?
Don Garcia Ordonez, söyle bana, ne oldu?
Le comte Ordoñez accuse de trahison Rodrigue de Bivar.
Garcia Ordonez, Rodrigo Diaz'ı vatana ihanet suçuyla itham etmektedir.
Oui, Comte Ordoñez.
İzin verilmiştir, Kont Ordonez.
Je savais qu'Ordoñez te trahirait.
Ordonez'in sana ihanet edeceğini biliyordum.
Comte Ordoñez, il faut attaquer ce soir.
Kont Ordonez, bu gece saldırmalıyız.
... qui aurait aussi tué deux jeunes filles dont les cadavres ont disparu, et deux hommes.
... şahıs aynı zamanda Ester Dominguez, Ana Vela... Raul Ordoñez ve Pedro Soto cinayetlerinin de zanlısı.
La victime est Paco Ordoñez, alias Petit Monstre. C'était un dealer. Ses coursiers étaient des écoliers.
Maktulün adı Paco Ordonez, diğer adıyla Küçük Canavar sokak satıcısı, ilkokul çocuklarını taşıyıcı olarak kullanmayı seviyormuş.
Comptiez-vous acheter de la drogue à Paco Ordoñez?
Paco Ordonez'den uyuşturucu almak istedin mi?
Dites-nous qui a tué Paco Ordoñez. L'agent Scully et moi l'arrêterons, et vous pourrez reprendre votre numéro de la jeune aveugle en colère.
Neden Paco Ordonez'i kimin öldürdüğünü bize söylemiyorsun böylece Ajan Scully ve ben gidip onu tutuklayalım sen de eve gidip "Sinirli Genç Kör Kadın" komedini çalışabilirsin.
Avez-vous poignardé Paco Ordoñez, alias Petit Monstre?
Küçük Canavar olarak da bilinen Paco Ordonez'i bıçakladın mı?
- Avez-vous rencontré Paco Ordoñez?
- Paco Ordonez ile hiç tanıştın mı? - Hayır.
- Non. Avez-vous déjà vu Paco Ordoñez, ou le connaissiez-vous?
Paco Ordonez'i herhangi bir vesile gördün mü ya da onu başka şekilde tanıyor musun?
Ou plutôt : avez-vous été en contact avec Paco Ordoñez ou le connaissiez-vous?
Bunu atla. Paco Ordonez'i herhangi bir vesile gördün mü ya da onu başka şekilde tanıyor musun?
- Elle connaissait Paco Ordoñez. - Mais elle ne l'a pas tué.
Paco Ordonez'i tanıyor ama onu öldürdüğünü sanmıyorum.
Ils ont été portés par l'assassin de Paco Ordoñez.
Bunların Paco Ordonez'in katili tarafından giyildiğine inanıyoruz. İyi iş.
Paco Ordoñez, Susan Forester?
Paco Ordonez. Susan Forester.
Votre mère est morte d'un coup de couteau au rein droit. Comme Paco Ordoñez et Susan Forester.
Annen sağ böbreğine aldığını tek bıçak yarasından öldü tıpkı Paco Ordonez ve Susan Forester gibi.
Dans un motel près de là où Paco Ordoñez a été tué.
Paco Ordonez'in öldürüldüğü yerden fazla uzakta olmayan bir otel.
Ordoñez!
Ordonez!
Fermin Ordoñez, 38 ans, né à Cuba.
Fermin Ordonez. Kübalı. 38 yaşında.
Fermin Ordoñez a fui Cuba en 2005.
Fermin Ordonez. 2005'de Küba'dan iltica etmiş.
J'utilise le portable d'Ordoñez pour capter ceux de ses clients.
Ordonez'in telefonunun aracılığıyla taksiye girip çıkan her telefona bağlanıyorum.
Ordoñez était lanceur pour l'équipe nationale cubaine entre 2000 et 2005, jusqu'à ce qu'il parte aux États-Unis.
Kübalılar, iltica edenlerin her birisi için kayıt tutmuş. Görünüşe göre Ordonez ABD'ye göç etmeden önce 2000-2005 yılları arasında Küba Milli Takımı'nda oynuyormuş.
Ça explique pourquoi Ordoñez veut absolument les sortir de là.
Ordonez'in ailesini oradan çıkartmak için neden bu kadar çabaladığı belli oldu.
Ordoñez a éteint sa lumière. Il ne cherche pas de client.
Ordonez taksi ışığını kapattı.
Ordoñez me l'avait dit.
Ordonez bana söyledi.
Où est Ordoñez?
Ordonez nerede?
Seigneur, nous T'implorons d'accueillir, dans les profondeurs de l'océan sur lequel il navigua, un grand Capitaine et un valeureux soldat, Ton serviteur reconnaissant, Don José María Alonso Ordóñez de Linares y Escobar,
Kutsal Haç'ın Askerlerinden olan cesur kaptan, kahraman asker, senin sadık hizmetkarın Don Jose Maria Alonso Ordonez de Linares y Escobar'ı üzerinde yolculuk ettiği bu okyanusun derinliklerine kabul etmen için sana yalvarıyoruz, Tanrım.
Êtes-vous impliquée dans ce meurtre? Non.
- Paco Ordonez'i öldürmeyi planladın mı?
- Étiez-vous présente, lors du meurtre?
- Paco Ordonez öldürülürken orada mıydın?
Il n'a pas encore réclamé son pourboire.
Estevan Ordonez
Estevan Ordonez.
Guatemala'lı, geçiş vizesi var, çalışma izni yok.
Comme on est dans un lieu public... elles sont à nous.
Horatio! Bulduğun kan Estevan Ordonez'e ait.
Le sang appartient à Estevan Ordonez.
Tabii ki ama Estevan'ın üstünden damlamış da olabilir, başkasına bulaşıp onun üstünden damlamış da.
Pourquoi vous n'ordonez pas à vos hommes d'ouvrir le feu?
Adamlarınız neden ateş açmıyor?
- Isabel Ordonez, F.B.I.
- Isabel Ordonez, FBI.
J'ai pas de temps à perdre...
Dinleyin, Ajan Ordonez, veya adınız her neyse...
Isabel, qu'est-ce qui se passe à l'intérieur?
Ajan Ordonez, içerde ne oldu?
J'ai parlé à Isabel Ordonez et Ryan Alba. Donc, je sais pourquoi vous êtes là.
Isabel Ordonez ve Ryan Alba ile konuştum bu yüzden neden burada olduğunu biliyorum.
L'agent Ordonez vous verra demain pour savoir ce qui s'est passé dans la ruelle.
Yarın gelip Ajan Ordonez'e ara sokaktaki olayların detaylı bir raporunu vermeye ne dersin?
Je viens voir l'agent Ordonez.
Ajan Ordonez'i görmeye geldim.
Vous rejoindrez l'agent Ordonez sur l'enquête.
Bu konuda, Ordonez'le bir ekip oluşturmanızı istiyorum.
Les agents Ordonez et Armstrong sont partis l'interroger.
Ajan Ordonez ve Ajan Armstrong şu anda oraya varmak üzereler.
Ici l'agent Ordonez.
Ben Ajan Ordonez.
Isabel Ordonez, F.B.I.
Isabel Ordonez, FBI.
Ici, l'agent Ordonez, trouvez-moi le numéro de l'entreprise Galactic Cable.
Santral, ben Ajan Ordonez. Galactic Kablo müdürlüğüne bağlayın.
L'agent Ordonez est gravement touchée.
Memur vuruldu.
Je ne sais pas s'il a un problème avec les ivrognes, sa radio ou les matchs de baseball.
Ordonez'in asıl sıkıntısı sarhoşlar mı radyosu mu yoksa beysbol mu bilemiyorum.
Ordoñez est un homme désespéré.
Ordonez ümitsiz halde Finch.
Acosta a la vie qu'Ordoñez aurait pu avoir.
Acosta, Ordonez'in sahip olabileceği hayata konmuş.