Pizzas Çeviri Türkçe

Où commandes-tu tes pizzas?

Pizza siparişini nereden verirsin?

Il avait un paquet de boîtes de pizza des pizzas Frenetti.

"Frenetti's Pizza" dan bir kaç pizza almış.

Ouais, des pizzas, des grillades.

Evet- - pizza, artık yemekler...

- Ils vendent quoi? - Des pizzas.

- Ne satıyorlar?

Pizzas et sodas, je m'en sors pour pas cher!

Pizza ve kola. Sanırım biraz ucuza kaçtım.

11 ans ici, et on a droit qu'à de vulgaires pizzas.

On bir yıl ve sadece bir kaç uyduruk pizza ha?

C'était après avoir récupéré les pizzas.

Bunları aldıktan sonra o tarafa gitmiş olmalısın.

Tu faisais encore des pizzas sur la côte est.

Sen o zamanlar pizzacıda çalışıyordun.

- Y'a des hot dogs, et du poulet et des pizzas.

- Sosis tavuk, ve pizza var.

Tu peux déjà repartir vendre des pizzas, connard.

Pizza işine geri dönmek için yalvaracaksın.

Maintenant tu dis que j'insulte les pizzas?

Pizzaya hakaret ettiğimi mi söylüyorsun?

Oui. J'aurais bien organisé une fête de fin de chantier, avec des pizzas.

Evet, iş bitti partisi verip pizza ısmarlamak istiyordum.

Encore des pizzas?

- Yine mi pizza?

Je vais commander des pizzas.

Pizza söyleyeceğim.

Mais pas les Tater Tots ou la tour de pizzas

- Çoğunu. - Tabii, çoğunu.

J'ai de la chance, ma mére m'envoie des pizzas de chez moi.

Ben şanslıyım. Annem bana evden pizza gönderiyor.

Attendez-vous aux blagues habituelles : de grosses livraisons de pizzas, des commandes par téléphone bidons..

Alıştığımız şakalardan ziyade bol pizza siparişleri, sahte telefon siparişleri, her şey.

Je crois que je vais commander des pizzas

Sanrım ben... pizza ısmarlayacağım!

Je voudrais commander 200 grandes pizzas au fromage.

Merhaba. İki yüz adet büyük peynirli pizza sipariş edecektim.

Les pizzas double fromage pepperoni.

Ve içinde sosisle salam bulunan iki kat peynirli bir pizza.

Je ne savais pas qui voulait quoi, du coup j'ai pris des pizzas.

Herkes ne ister bilmediğimden birkaç pizza aldım.

Céleste aime qu'il y en ai sur sa pizza.

- Celeste pizzasını öyle seviyor.

Elle a dit qu'elle ramenait des pizzas et des films.

Gelirken pizza ve birkaç film getirecekti.

Ça ressemble tout à fait à ses burritos et à ses pizzas.

Dürümleri ve pizzaları da öyle yer.

Où sont passés les pizzas et le chinois, mec?

Pizza veya Çin yemeği ısmarlamak eskilerde kaldı galiba. Şurada oturan adam pizza sipariş etmiş.

Ils m'ont acheté des jeux et ils me laissent manger ce que je veux, des pizzas par exemple.

Bana oyunlar aldılar, ve ne istersem yememe izin veriyorlar, pizza gibi.

J'ai commande des Pizzas.

Pizza yolda.

On a des pizzas surgelées.

Ne dersiniz? Jim?

Quoi, tu manges juste la moitié de la pizza de Haley, et tu t'enfuis?

Ne yani? Haley'nin pizzasının yarısını yiyip kaçacak mısın?

- Bouffeurs de pizzas.

Spagetti kıvıran.

Un livreur de pizzas.

Pizza kuryesi.

Est ce que le mec des pizzas prend les chèques?

Pizzacı çocuk çek kabul ediyor mu?

Avec les boules, les quilles, les chaussures de location, les très mauvaises pizzas au fromage servies en parts carrées.

Toplar, lobutlar ve ve kiralık ayakkabılarıyla, ve kareler halinde kesilmiş çok kötü peynirli pizzayla.

On peut avoir des pizzas, ce soir?

- Bu gece pizza yapabilir miyiz?

Et pour vos pizzas?

Pizzanıza ne oldu?

Si il n'a pas envie de manger, essaie une de ces petites pizzas micro-ondables.

Eğer yemek istemezse, pizza paketlerini dene.

Je me rends, Angie. Je m'introduis dans mon propre magasin pour manger des pizzas et écouter du Neil Sedaka.

Evet, beni yakaladın, Angie, kendi dükkanıma sızdım böylece pizza yeyip, Neil Sedaka dinleyebildim.

On va chez moi, on se fait livrer des pizzas et on regarde le match.

Hayır. Daha iyi bir fikrim var.

Commandez nous des pizzas de chez Mitch.

Mitch's'ten pizza sipariş eder misin?

Tu as de la chance, les soeurs ne nous laissent rien faire, mais Miss Bradley nous laisse parfois commander des pizzas et veiller plus tard le week end.

Çok şanslısın. Rahibeler bir şey yapmamıza izin vermezler fakat Bayan Bradley, arada pizza sipariş etmemize ve hafta sonraları geç yatmamıza izin verir.

Glen, 300 pizzas.

Glen, 300 piza.

- 18 pizzas calzone. - Quoi?

- 18 dondurulmuş piza mı?

On la retrouve et je peux rentrer voir mon mari qui doit laisser ma fille se gaver de pizzas tous les soirs où je ne suis pas là.

Kızı buluruz... Sonra ben evime kocama dönerim ki büyük olasılıkla kızımın aşırı miktarda pizza yemesine izin vermiştir.

C'est les pizzas.

Sakin olun. Pizzacı çocuk gelmiş.

Ça fait beaucoup de pizzas, hein?

Bu kadar pizzayı ne yapacaksınız?

Je livre des pizzas.

Pizza dağıtıyorum.

Vous avez trois pizzas auxquelles vous n'avez pas touché.

Şurada duran üç tane yenmemiş pizzanız var.

Tu livres des pizzas en vélo.

Bisikletle pizza dağıtıyorsun.

- Pizzeria Bertino.

- Bertino'nun Pizzası.

Vous voulez commander des pizzas et des putes?

Pizza ve birkaç fahişe söyleyelim mi?

Il mange les pizzas.

Bayat pizza ile besledim.