English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Queensland

Queensland Çeviri Türkçe

28 parallel translation
Vous ne connaissez pas les laines du Queensland?
Queensland yünü nedir biliyor musunuz?
Queensland, 1967.
Queensland, 1967.
Un jour, Sara, je t'emmènerai à la ferme de mes parents. Dans le Queensland. Je te présenterai ma douce et si drôle famille.
Bir gün, Sara, benimle evime Queensland'e gelmek... ve benim tatlı, komik... ailemle kendin tanışacaksın.
Je dois d'abord aller à la propriété de Queensland puis à la tonte à Riverina.
Önce, Queensland mülküne gitmem gerekiyor sonra da Riverina'da kesme işlemi var.
Du Queensland et du Territoire du Nord connaissent leur affaire
Queensland ve Tazmanyalılar işlerini bilir
Elle a commencé en août 1980, à Mt Isa, dans l'Etat australien du Queensland.
Hikâye, 1980 Ağustos'unda Avustralya, Queensland'ın Mount Isa şehrinde başladı.
Dans le Queensland, avec un nouveau type.
Queensland'de. Yeni bir adamla birlikte.
Pas pire que quand Ozzy a sniffé un rail de fourmis rouges en Australie.
Ozzy Queensland'de burnuna karınca çektiği zamankinden kötü değil.
averses sur le Queensland et la Nouvelle-Galles du Sud
Uydu haritasına bakalım, Queensland... ve New South Wales'te sağanak yağış... kıtanın diğer bölgelerinde de çok az hareketlilik var.
Vous venez du Queensland, non? Dos crawlé? Fingleton?
Birkaçını çocuklara götüreyim.
- Oui, vous êtes un champion.
Queensland'den geldiniz, değil mi? - Evet.
Dans la ville d'Ayre, au Queensland, l'équipe australienne s'entraîne pour les éliminatoires des Jeux de l'Empire, qui détermineront la composante de l'équipe des Jeux.
Benden ne söylememi istiyorsun? Bu çocuğu az önce kazandığı şeyi kazanması için yıllarca zorladın.
Ce Nuage dans le Queensland, En Australie, est actuellement le plus large dans le monde. Il peut atteindre 2 kilometres De haut.
Queensland, Avustralya'daki bu bulut dünyadaki en büyük dalgadır.
Une fois dans le Queensland, tu t'arrêteras à un distributeur et tu retireras tout le fric que tu peux.
Queensland'a vardığımızda kenara çekip, bankayı arayıp hesabındaki tüm parayı çekeceksin.
La police du Queensland recherche une longue voiture mince.
The Queensland polisi şu anda hırsızların kaçarken kullandıkları ince uzun bir arabayı bulmaya çalışıyorlar.
Qui a annoncé l'ouragan sur le Queensland?
Geçen sene Queensland'daki fırtına kim rapor etti?
L'une de vos stations météo dans le Queensland aurait une grande réserve de ballons-sondes?
Queensland üssünüzde bir sürü hava balonu varmış
Mec, t'as plus de bleus qu'une banane du Queensland.
Dostum, Avusturalya muzundan daha çok çürüğün var.
Juste pour te dire que je vais dans le Queensland.
Sanırım biliyorsun, Queensland'a doğru yola çıktım.
Il vient du Queensland.
Buraya Queensland'dan geliyorlar.
Il vient du Queensland.
Ve Queensland'dan geliyor, kuzeyinden. - Öyle mi?
Oh, ca a l'air super, mais euh... la grande barrière de corail c'est pas à Queensland?
Kulağa harika geliyor ama, Great Barrier Reef, Queensland'da değil miydi?
C'est ce que j'ai dit, Queensland
Onu demek istemiştim, Queensland.
Ah, une Queenslandaise, hein?
Queensland değil mi?
Elle est connue sous le nom de Lavinia, anciennement Sarah Holloway de Bundaberg, Queensland.
Adı Lavinia, eski adı Sarah Holloway. Bundaberg, Queensland'den.
Non, je ne sais rien d'elle. A part qu'elle a nettoyé Stonepark et Queensland
Kadının Stonepark ile Queensland'i temizlemiş olması dışında bir bilgim yok.
- Les parents de Clarence sont allés voir sa grand-mère malade.
Clarence'ın akrabaları, Queensland'a hasta olan büyük annesini görmeye gittiler.
On a une poêlée de barramundi qui vient de Queensland.
Fırınlanmış barramundi yiyoruz. Queensland'dan uçarak geldi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]