Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Rising
Rising Çeviri Türkçe
165 parallel translation
" There's a rising moon
# Ne olmuş, yağmur yağıyorsa # Şikayet işe yaramaz
Je l'ai vu de mes propres yeux à bord de l'Etoile montante... avant d'être banni ici parmi la lie de l'humanité.
Rising Star'ın içinde bunu kendi gözlerimle gördüm alınıp buraya insanlığın baş belalarının önüne getirilmeden önce. Buraya gel.
Changement de parcours : nous allons au devant de l'Etoile montante.
Rising Star'la buluşmak için rotamızı değiştiriyoruz.
Vaisseau de ligne l'Etoile montante... ici la Navette Sigma en mission d'évaluation des dégâts et des vivres.
Yolcu gemisi Rising Star, burası filo hasar ve ihtiyaç taraması yapan Sigma mekiği. Kabul etmeye hazırlanın...
Et qui est cette "aide"?
Rising Star.
Adama, vous êtes tous de bons guerriers.
- Ama Komutan, biz... Ortega'nın Rising Star'daki tanıdıklarıyla konuşmalıyız.
On sera sur la passerelle en quelques microns.
Belki Rising Star'da şansımız yaver gider.
Je pensais que je pourrais les reprogrammer à distance avec des rayons laser codés, que je pourrais les empêcher de tirer sur nos vaisseaux!
Apollo, Rising Star'a yasadışı binmemiz dışında bir şey ispatlayamaz. Cezalandırılabiliriz ama hayatımızı hapishane mavnasında geçirmeyiz. Haklısın.
Le destroyer arrive dans la baie.
Üçü de Caprica'daydı ve üçü de Rising Star'a sahte isimlerle bindi.
Quelles sont nos chances d'y arriver avant que Baltar n'intervienne?
Yani Rising Star'a dönmekte serbest miyiz? Evet.
- Ce n'est pas lui. Ils vont prendre deux infirmiers du Rising Star.
Rising Star'dan birkaç tıbbi teknisyen getiriyorlar.
Sauf sur le Rising Star.
Rising Star'dayken hariç.
Rising Star.
Rising Star.
On doit parler aux gens qui connaissaient Ortega
Ortega'nın Rising Star'daki tanıdıklarıyla konuşmalıyız.
On aura peut-être plus de chance sur le Rising Star.
Belki Rising Star'da şanslı olabiliriz.
Alors j'ai vu le dernier vaisseau, le Rising Star.
'Sonra ayrılacak tek gemiyi gördüm, Rising Star.
Apollo ne peut que prouver qu'on est sur le Rising Star illégalement.
Öyleyse Apollo sadece bizi Rising Star'a yasadışı binmekle suçlayabilir.
Les trois étaient à Caprica et les trois sont montés à bord du Rising Star sous des faux noms.
Üçü de Caprica'daydı. Ve üçü de Rising Star'da sahte isimlerle ayrıldı.
Alors on est libres de retourner sur le Rising Star?
Öyleyse Rising Star'a geri dönmekte özgür müyüz?
Navette Canaris, ici le centre de contrôle Rising Star.
'Canaris Mekiği, burası Rising Star Giriş Kontrol.
Rising Star dans 10 centons. Préparez vos ducats.
Rising Star'a 10 dakika.
Des nomades borellians sur le Rising Star?
Borellian Noman'lar burada Rising Star'da mı?
Et nous l'avons escorté hors du Rising Star.
Ve biz ona Rising Star'dan ayrılırken eşlik ediyoruz.
Navette Rising Star-Galactica, vous êtes autorisé à décoller.
'Rising Star'dan gelen Galactica Mekiği, inebilirsiniz.'
Vous croyez que j'ai inventé cette histoire sur mon fils pour pouvoir quitter le Rising Star avec un guerrier?
Kayıp oğlum ile ilgili hikayeyi uydurduğumu düşünüyorsunuz. Böylece Rising Star'dan bir savaşçı ile ayrılabilecektim.
Quand on a rencontré ce Caméléon sur le Rising Star...
Rising Star'da Chameleon ile karşılaştığımızda...
Il s'est servi de moi pour quitter le Rising Star.
Ve siz haklıydınız. O beni sadece Rising Star'dan çıkmak için kullandı.
Mesdames et messieurs, pour les Industries Ampco, Rising Star, le plus grand étalon des champs de courses.
Bayanlar baylar, Ampco Sanayi'nin Doğan Yıldızı. At yarışlarının en şerefli aygırı.
- Rising Star...
- Doğan Yıldız burada.
Regardez le cheval, et ajoutez : "C'est pas vrai, Rising Star?"
Sonra ata bakıp, "Öyle değil mi, Doğan Yıldız?"
Rising Star est un investissement considérable.
Doğan Yıldız sağlam bir yatırımı temsil ediyor.
Le procureur nous a informés que le vol de Rising Star est un crime.
Nevada Eyaleti Adliye Vekili'nin bize verdiği bilgiye göre Doğan Yıldız'ın kaçırılması bir suçtur.
C'est dans cet hôtel que Rising Star, le plus grand coureur d'Amérique et image d'un des plus grands groupes industriels du monde, a été enlevé vendredi soir.
Amerikan at yarışı tarihinin en çok para kazandıran ve yakın zamanda dünyanın en büyük holdinglerinden birinin simgesi haline gelen Doğan Yıldız, cuma gecesi işte bu otelden çalındı.
À la faible lueur d'un feu de camp, j'ai vu Rising Star et rencontré Sonny Steele en personne.
... saklı bir kamp ateşinin loş ışığında Doğan Yıldız'ı gördüm ve Sonny Steele ile karşı karşıya geldim.
Encore aucun indice sur l'endroit où se trouve Rising Star, dont l'enlèvement a déclenché une grande opération de recherche.
Las Vegas'ta, dedektifler Doğan Yıldız'ın nerede olduğuyla ilgili hala bir ipucu bulamadılar. Sonny Steele tarafından kaçırılan bu safkan at büyük bir arayışı başlatmış oldu.
Ici Sonny Steele, et son nom, c'est Rising Star.
Ben Sonny Steele. Onun adı da Doğan Yıldız.
Quoi? Rising Star?
Doğan Yıldız'ı mı?
Les, quand Steele y arrivera, il va relâcher Rising Star.
Les, Steel oraya gidince... -... Doğan Yıldızı salacak.
Comme ça, quand Rising Star sera libre, tout le pays sera derrière vous.
Ve böylelikle Doğan Yıldız'ı saldığında tüm ülke senin arkanda olacak.
Si j'étais Rising Star, j'aimerais...
Burası çok güzel. Doğan Yıldız olsaydım, burada kalmayı...
Quant au lieu où se trouve Rising Star, nous ne savons rien de plus.
Doğan Yıldız'ın nerede olduğu hakkında ise daha fazla bir bilgi edinilemedi.
Bienvenue à "Découvrez une étoile montante".
Catch a Rising Star'a hoş geldiniz.
Si vous voulez en savoir plus, venez au Bar du Crépuscule à 20 h.
Eğer daha fazla bilgi istersen benimle Rising Sun'da buluş, saat sekizde.
- Vous êtes de la Rising Sun?
- Rising Sun'dan mısın?
La Rising Sun s'occupe de l'électronique.
O başka bir firma.
" There's a rising moon
# Mutlu eden nedir, kim bilir
Mais un membre civil du Conseil vous assistera pour s'assurer que les décisions du Conseil sont appliquées.
Rising Star'dayken hariç. Üçüncü masadaki dağıtıcıyı deneyin. Ortega orada oynayıp hep çok para kazanırdı.
- A vos ordres.
Sonra geriye kalan tek gemiyi gördüm, Rising Star.
- Et maintenant? Allons voir ce donneur sur le Rising Star.
- Şimdi ne yapıyoruz?
C'est notre seule piste.
Rising Star'da üçüncü masadaki dağıtıcıyı kontrol edeceğiz.
Elle me retrouve à 20 h.
Benimle Rising Sun'da 8'de buluşacak.