Translate.vc / Fransızca → Türkçe / River
River Çeviri Türkçe
1,635 parallel translation
Eh bien, les médias sont tous sur la situation de Fox River.
Şey, basın bu Fox River'daki durumun üstüne çok gidiyor.
T'es l'un des mecs de Fox River.
Sen şu Fox River Çocukları'ndansın.
Si les frères y vont pour des soins, c'est dans le fourgon qui les ramènera en prison qu'ils les recevront.
Bu biraderler tıbbi yardım için geldiklerinde aynen, zırhlı bir aracın içinde Fox River'a geri gidecekler.
Si je pouvais l'oublier, pendejo, je serais encore à Fox River, le cul sur ton ancien pieu, cellule 40.
Eğer onu unutabilseydim seni gerizekalı, şu anda hala Fox River'da 40 numaralı hücrede, yani senin eski ranzanda yatıyor olurdum.
Demandez-lui pourquoi elle n'est jamais allée voir son mari à Fox River.
Ona, bir kez olsun bile neden kocasının Fox River'da ziyaretine gitmediğini sor.
Après ce qui s'est passé à Fox River, des têtes vont tomber.
Fox River'da olanlardan ötürü birilerinin ipi çekilecek.
Sortie de la crique Red River à environ 4 du matin.
Ceset bu sabah saat 4.00 sıralarında Red River nehrinden çıkarıldı.
Les suspects évadés de Fox River ont été formellement identifié au 1131, Monterey lane.
Fox River mahkumları 1131 Monterey yolunda tespit edilmiş.
... ces individus seraient les prisonniers qui se sont échappés de la prison de Fox River, en Illinois il y a deux jours.
... bu kişilerin birkaç gün önce Illinois Fox River hapishanesinden kaçan mahkumlar olduğu söyleniyor.
La mienne était peut-être de t'aider à sortir de Fox River.
Belki de ben sadece senin Fox River'dan kaçman için bir sebeptim.
T'es un des types de Fox River.
Sen şu Fox River Çocukları'ndansın.
Pardonnez-moi, mais, n'êtes-vous pas ici pour les évadés de Fox River?
Bu arada, sormak zorundayım. Siz, Fox River Kaçakları için burada değil misiniz?
On n'est plus à Fox River, mec.
Artık Fox River'da değiliz, dostum.
L'expert en sécurité Marc Bruni est avec nous pour nous expliquer comment les autres prisons font en sorte de ne pas être la victime des futurs "Huit de Fox River."
"Şu anda güvenlik uzmanı Marc Bruni'yle beraberiz ve bize diğer hapishanelerin, yeni bir" 8 Fox River Kaçağı "vakası yaşamamaları için aldıkları önlemlerden bahsedecek."
Ça devrait être les "Sept de Fox River"
"7 Fox River Kaçağı" demesi gerekiyordu.
Je suis recherché parce que je ferme ma gueule et je vous évite d'aller à Fox River.
Aranıyorum çünkü bazı şeyleri söylemedim ve seni de Fox River'dan uzak tuttum.
Je suis en ligne avec Fox River.
Fox River'ı aradım.
Et chacune d'entre elles est revenue à Fox River, marquée "Retour à l'envoyeur."
Ve her biri, yine aynı şekilde Fox River'a "Gönderene geri yollayın" notuyla geri dönmüş.
Je veux dire, le basket c'est du basket, que ce soit sur le river court ou ici.
Ha Nehirkenarı'nda... ha burada.
J'aurais aimé qu'aucun d'entre nous ne quitte river court.
Keşke hiçbirimiz Nehirkenarı'ndan ayrılmasaydık.
Il a dit qu'il aurait aimé qu'on n'ait jamais quitté le river court.
Keşke Nehirkenarı'ndan hiç ayrılmasaydık dedi.
Je veux dire, après tout, si tu n'avais jamais quitté le river court, tu n'aurais jamais été avec Brooke... deux fois.
Yani bir düşünsene... eğer Nehirkenarı'ndan hiç ayrılmasaydın... Brooke'u asla elde edemezdin... hem de iki kez.
"le bus a peut-être eu un accident, " il a dérapé dans les barrières, explosé en plein vol, pour finir sa course au fond de l'East River. "
"Belki otobüsü kaza yapmıştır korkuluklardan fırlamış, havada patlamış sonu East River'ın dibini boylamak olmuştur."
Je suis monté dans un... un camion de ravitaillement de bouteilles d'eau qui allait à un campement de la FEMA près de Rogue River.
Rouge River'daki FEMA ( Ulusal Afet Yönetim Merkezi )'dan şişelenmiş su taşıyordu. FEMA çalışıyor yan.
Si on pouvait l'évacuer vers l'hôpital du Comté à Rogue River, peut-être.
Belki klinik çalışır durumda olsaydı ; ya da Rouge River'daki County Hospital'a nakledebilseydik ;
- Ils en ont à Rogue City, pourtant. - Jake.
- Rogue River'da kalmış olabilir.
Jake et moi on va à Rogue River pour essayer d'en trouver.
Jake ve ben Rogue River'a bulmaya gidiyoruz.
On ne s'arrête pas tant qu'on n'a pas atteint Rogue River.
- Yavaşla. Rogue River'a varana kadar durmak yok.
Bon, j'ai trouvé la route pour aller à l'Hôpital du Comté de Rogue River.
Tamam. Rogue River'daki ilçe hastanesinin yolunu buldum.
Je savais pas que Rogue River avait une équipe d'intervention spéciale.
- Rogue River'da bir SWAT timi bulunduğunu bilmiyordum.
Quand on a atterri, ils nous ont envoyés ici pour aider la FEMA à évacuer Rogue River.
İndiğimizde....... bizi FEMA'nın Rogue River'ı tahliyesine yardım etmek için buraya getirdiler.
Michael Scofield, évadé de Fox River depuis une semaine.
Michael Scofield. Bir hafta önce Fox River Cezaevi'nden kaçmıştı.
Red river, red river, envois betty.
Kızıl Ejder, Kızıl Ejder, Betty'yi tam buraya gönder.
* l'm drowning in a whiskey river *
Bir viski deryasında boğuluyorum...
* Whiskey River take my mind *
Viski deryası, al beni benden...
Nous avions une piste, menant à un des huit de Fox River ici.
Geary'yle ben, Fox River kaçaklarından birinin burada olduğunu duyduk.
Quand on passe devant, il ouvre la bouche et chante des chansons comme Don't Worry, Be Happy et Take Me To The River.
Biri yanından geçince ağızlarını oynatıp şarkı söylüyorlar. Mesela "Don't Worry, Be Happy" ve "Take Me to the River".
Y a t'il des piranhas dans l'East River?
East River'da piranha var mı?
Y a-t-il des piranhas dans l'East River?
East River'da piranha var mı?
Nous n'en savons pas plus, mais les frères ont été appréhendés sans incident, alors qu'ils tentaient de quitter le pays, bien loin de la prison de Fox River, dont ils se sont évadés il y a moins de 10 jours.
Şu anda ayrıntılar çok net olmasa da iki kardeş, 10 gün kadar önce firar ettikleri Illionis'teki Fox River cezaevinden çok uzakta New Mexico çölü üzerinden ülkeyi terketmeye çalışırken olaysız şekilde yakalandılar.
Ceux qu'on appelait les 8 de Fox River ne sont plus que 4.
Fox River'dan kaçan mahkûmların sayısı 8'den 4'e düştü.
Ils ne devraient pas tarder à retourner en prison...
- Yetkililer Fox River sekizlisinin tekrar hapishane duvarlarının arkasına konmasının sadece birkaç gün alacağını söylüyorlar.
Prison de Fox River Voici Ed Pavelka, nouveau directeur de Fox River, où Scofield et Burrows doivent retourner dans la journée de demain.
Yanımda, Lincoln Burrows ve Michael Scofield'ın yarın geri getirileceği Fox River cezaevinin yeni müdürü, Ed Pavelka var.
Et je vous assure que l'indulgence qui régnait autrefois à Fox River ne sera plus tolérée.
Fox River'ın eski yönetimindeki, ona ve diğer mahkumlara yönelik yumuşak tutum, herkesi temin derim, asla tekrarlanmayacak.
L'administration pénitentiaire de l'Illinois va récupérer Burrows et Scofield.
Illinois İnfaz Müdürlüğü aradı. Burrows ve Scofield'ı Fox River'a bizzat getirmek için oraya büyük bir ekip gönderiyorlar.
C'est-à-dire, une fois à Fox River.
Fox River'a dönene kadar, hiçbir hakkınız yok.
Enfin... On peut retourner à Fox River vivants?
Yani Fox River'a canlı dönme şansımız bile yüzde kaç ki?
S'ils retournent à Fox River, c'est cuit pour nous.
Eğer Fox River'a dönerlerse, bu iş biter. Hepimiz için.
Comme on l'a annoncé hier, après 9 jours de cavale, Lincoln Burrows et Michael Scofield, 2 des 8 évadés de Fox River, ont été appréhendés à la frontière mexicaine.
Geçen gece size aktardığımız gibi dokuz günlük kaçıştan sonra kaçaklar Lincoln Burrows and Michael Scofield Fox River Sekizlisinin amansızca kaçışının arkasındaki iki beyin Meksika sınırındaki Sınır Devriyesi tarafından yakalandılar ve Fox River Cezaevine nakledilemek üzere bugün yola çıktılar.
Ils retournent aujourd'hui à la prison de Fox River. Burrows, condamné à mort pour le meurtre de Terrence Steadman, pourrait être exécuté la semaine prochaine.
Yetkililer Reynolds'ın kardeşi Terrence Steadman'ı öldürmeden dolayı... ölüm cezasına çarptırılan Burrowsun idam cezasının en erken bir sonraki haftaya kadar yeniden ayarlanağını belirtiyorlar.
On les a croisés à Rogue River.
Onlarla Rogue River'da karşılaştık..