Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Shit
Shit Çeviri Türkçe
474 parallel translation
J'ai des chats, des chiens, du shit, de l'acide, des cubes de LSD.
Kedilerim, köpeklerim, esrarım, asidim LSD küplerim var.
Vous dépassez même votre réputation de gros dur des banlieues. Vous devriez retourner planquer du shit sur vos suspects.
Çok iyi bilinen işçi sınıfı-vari erkekliğiniz ile neden insanların kafasına saksı atma işinize geri dönmüyorsunuz?
La drogue elle-même est appelée chichon... shit, beuh... barette, herbe.
Uyuşturucunun kendisine de ot, çay, boo denir.
Sors d'ici en roulant les mécaniques.
Burdan çıkarken King Shit gibiymişsin gibi çık tamam mı.
Vous les gosses, vous fumez du shit et nous on boit, mais trafiquer, c'est la pire des conneries.
Biliyorum, siz çocuklar bu şeyi içiyorsunuz ve biz de içki içiyoruz, Ama bunu sınırdan geçirmeye kalkmak gerçekten aptalca.
- Ce shit est de la merde.
- Bu bok pislik!
Du bon shit.
O iyi bok.
Non, une savonnette, connard! Putain, du shit, non!
- Çok fazla şey istemiyor musun?
Le shit se ballade.
Gidişat iyi değil çocuklar.
On est les seuls nègres à vendre du shit!
Bu okulda torbacılık yapan tek zenciler biziz.
Avant j'avais 2 pointures, le Balafré et le Chat.
Scarface Wing ve Cat Shit Keung. Onlar insan kesmeyi severdi.
Puis-je avoir trois sous pour un morceau de shit, s'il vous plaît?
Bir parça bok versem üç çeyrek peni verir misiniz?
J'ai dit puis-je avoir trois sous pour un morceau de shit?
Bir parça bok versem üç çeyrek peni verir misiniz?
Hé, minable, ça t'intéresse d'avoir du très bon shit?
Hey göt veren! İyi mal ilgini çeker mi?
- Écoute, j'en veux pas de ton shit.
Rich, bekle. Senin malını istemiyorum.
Le shit, ça fait rien.
— Hayır, ben kullanmıyorum. Esrar zararsız.
C'était un tueur au Viêtnam et il vendait du shit.
Vietnam'da kiralık katildi, uyuşturucu işine de bulaşmıştı.
{ \ fs72 \ b0 \ cHFFFFFF } Tu n'auras pas l'air stupide dans mon article { \ fs72 \ b0 \ cHFFFFFF } J'en ai rien à secouer si tu prends de la dope ou du shit
Aptal gibi görünmeyeceksin zaten. Ö-Önemli değil. Ve, aklıma gelmişken, sadece sen bileceksin.
Holy shit!
S.ktir!
T'as du shit?
Toz kokain var mı?
Quel salaud j'étais avec Judith.
What a shit I was to Judith.
T'es nul.
Stop this shit!
- Green Giants et Shit-Beatles.
- Mutlu Yeşil Devler, Bok Böcekleri.
Shit-Beatles.
Bok böcekleri mi?
Tout le monde! Dites "shit".
Somurtun bakalım.
Elle se défonce au shit.
- Keşin teki!
Pour me faire pardonner, je t'offre du super shit.
Çıkaracağım. Biraz marijuanaya ne dersin?
Holy shit.
Hassiktir.
Il est bon, ton shit.
Malın iyiymiş, Vinz.
Fuck! Shit!
Bırak şunu!
Allons chez moi, j'ai du shit
Bana gidip biraz dumanlanalım.
Tu veux me passer Le pot de shit, LÃ - bas.
Şey, görünüşe göre, annesi cüzdanını yada birşeylerini unutmuştu.
Merde!
Shit!
- Shit, regarde mes mains, mec!
- Kahretsin, ellerime bak dostum!
Appelle moi, je peux te trouver de la coke du speed, des amphéts, du shit.
Araman yeter. Kokain, uyarıcı hap, esrar ayarlarım.
- Ça sent pas le shit? - Non.
- Bu kokusunu aldığım şey esrar mı?
- Trop bon, ce shit.
Bu bok çok iyiymiş kardeşim.
Mlle Bennett, Señor Prit... merde!
- Bayan Bennett, bay Prit-Shit!
Merde...
- Shit!
Ça m'a niqué mon trip.
Shit! Kafamın iyiliği mahvoldu!
Je sais que c'est la troisième fois, mais j'ai besoin d'aide, merde!
Üçüncü keredir geldiğimi biliyorum, ama hala yardımınıza ihtiyacım var, lanet olsun! Shit!
Et merde...
- Oh, shit!
T'as du shit?
Hiç uyuşturucun var mı?
Bon, voyons. On avait deux sacs de shit... 75 capsules de mescaline... cinq buvards d'acide très puissant... une demi-salière de cocaïne... et une série de comprimés multicolores.
İki torba otumuz 75 tane meskalin hapı beş tabaka kurutma kağıdına emdirilmiş asit yarım tuzluk dolusu kokain uyarıcılar, sakinleştiriciler, çığlık attıranlar, gülümsetenler dolu rengarenk bir galaksimiz vardı.
Hé, c'est fichant, ça!
Hey, this is for shit!
And beat the shit out of us, too!
Ve bize iyi bir de dayak attılar!
tu sais... non pas que je pense que tu prends de la dope ou quoi que ce soit dans le genre. Je veux dire... { \ fs72 \ b0 \ cHFFFFFF } du shit.
Senin ne tür işler yaptığın umrumda değil.
Je vois à travers mes paupières comme une chauve-souris de merde!
I get walleyed! I get bat-shit!
J'étais dans la cellule à côté, pour du traffic de shit.
Esrar işindeydik.
Merde!
Oh, shit!
Merde.
Shit.