Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Slaves
Slaves Çeviri Türkçe
41 parallel translation
Les Serbes sont des Slaves, comme nous.
Bu Sırplar bizim ırkımızdan, Slav ırkından.
Les Slaves...
Slavlar.
La Carpathie... onze millions d'habitants, des Germano-Slaves.
Karpatya. 11.5 milyonluk bir Alman-Slav nüfus.
Qu'on dansait des danses slaves joyeuses?
Ya da ibneler gibi dans ettiğimizi?
- Aide-moi dire quelque chose en Slaves.
- Yardım et. Slavca bir şey söyle.
Elle n'a pas fini ses examens. Elle étudie les langues slaves.
Çevirmen ve sekreterdi.
Les yeux slaves.
Gözlerin Slavlar gibi çekik.
Gloire aux Slaves civilisés!
Aydınlanmış Slavlara selamlar!
La dépopulation des territoires occupés par les Slaves.
Şu anda Slavların işgal etmiş olduğu bölgelerin boşaltılması.
L'utilisation des Polonais, Russes et autres Slaves comme ouvriers.
Polonyalı, Rus ve diğer Slavların işçi olarak kullanılması.
Eh bien mon père était linguiste... il m'a appris l'allemand, le français, le russe, le hongrois... les langues slaves.
Eh, babam bir dil bilimci idi. Ve ben... Bana Almanca, Fransızca, Rusça, Macarca... ve Slav dillerini öğretti.
On vous souhaite la bienvenue, les petits slaves!
Hoşgeldiniz dostlarım!
On est des slaves, mais des slaves occidentaux!
Biz Slav'ız, ama batı Slavları!
Les slaves ont le cul haut et la langue agile.
Slavların güzel götleri olur ve dillerini iyi kullanırlar..
Serviteurs et esclaves Travaillent pour lui
He's got slaves, he's got servants and flunkies!
C'est pourquoi votre programme a commencé par les Danses slaves.
Bu Müzikal Beste programınızın neden Slav Dansları çalmaya başladığını açıklar.
On est tous les deux des Slaves.
İkimiz de Slav'ız.
"Dans les sociétés slaves, le nom Veles était synonyme... de diable."
Slav toplumlarında Veles ismi Şeytan ile eş anlamlıdır.
Listez les origines slaves, les anciens militaires et les diplômés.
Slav bağlantısı olan ordu geçmişi olan, veya üniversite diploması olan herkesi kontrol edin.
Les Suédois, les Saxons et même des Slaves sont venus voir comme nous sommes faibles.
Bu olay başladığından beri... İsveçliler hatta Slavlar bile ne kadar zayıf olduğumuzu görmeye geliyor.
Mais je trouve qu'elles font trop slaves.
Biliyorum ama bence onlar fazla Slav tipli.
Les intérêts de tous les peuples Slaves du monde sont les mêmes, bien entendu.
Dünyadaki tüm Slav halklarının yararı elbette benzeşiyor.
Les Slaves sont vraiment des gens différents.
Slavlar çok farklı.
Imaginez que toute la littérature russe soit perdue, ou le russe lui-meme, que toutes les langues slaves disparaissent. Plus de Tolstoi.
Yani, işte, bütün Rus edebiyatını... kaybetsek mesela, ya da bunun gibi bir şeyi, veya Rusçayı?
- Ça devait être Slaves of Venus!
Ama şimdi Joy Division. Affedersiniz fakat "Slaves of Venus" a ne oldu?
Des noirs, des slaves, des africains...
Zenciler, Slavlar, Afrikalılar...
Maintenant, il reste plus que des Slaves et d'affreuses actrices pornos.
Bu günlerde ortalık Doğu Avrupalılar ve edepsiz porno yıldızlarından geçilmiyor.
Ils sont plutôt rares, ces pots de yaourt slaves.
Evet, bu Paskalya yumurtalarından yollarda pek görülmüyor. Evet.
La littérature russe et les langues slaves.
Rus Edebiyatı ve Slav Dilleri.
la différence entre le son "é" et le son "eu"... semble être un problème pour de nombreux slaves qui pratiquent l'anglais
Bildiğiniz üzere bu iki telâffuz arasında fark vardır. İngilizce konuşan Slavların çoğu için bu, büyük sorun teşkil eder.
Baba Yaga est venue chez les Slaves de Sibérie.
Yaga Slavs, Siberia'da dır.
Mec, les chaudasses slaves seront toutes sur ta bite.
Dostum, Slav çıtırlar senin gibi birini istiyorlar.
C'est une sorcière qui aide les jeunes femmes slaves à se venger des hommes.
Slav kadınlara, onlara yanlış yapan erkeklerden intikam almalarında yardım eden iğrenç bir cadı.
Elle est aussi linguiste de niveau cinq en langues européennes et slaves.
O da Avrupa ve Slav dillerindeki beşinci seviye yeterliliği ile ayni senin gibi dilbilimciydi.
Apparemment cette touche bleue vous mettez sur elle... ce est tout l'engouement avec ces types slaves.
Görünen o ki, eklediğin o mavi renk Slavlar arasında moda olmuş.
Italiens, Juifs, des Sémites, vraiment, des Slaves avec leur noirceur et leur saleté, des tziganes et des homosexuels, des idiots, des infirmes, et des attardés partout où l'on pose les yeux.
İtalyanlar, yahudiler... Her tür ortadoğulu. Tüm karanlık ve pislikleriyle slavlar, çingeneler ve eşcinseller.
Une légion de slaves d'élite à l'intérieur de l'infanterie ottomane.
Osmanlı Ordusu'nun üst düzey Slav takviyeleri.
Je peux les trouver où ces entrepreneurs slaves?
Bu Rus girisimcileri nerede bulabiliriz?
Des bandits slaves.
- İskandinav haydutlar.
Si ton intérêt pour la plateforme atteignait celui que tu as pour les Slaves, nos actions auraient enfin de la valeur.
Yabancı Slav karılarına bakma iştahının yarısını platform için göstersen belki hisselerimiz biraz para ederdi.
Pour eux, comme les Juifs, les Slaves et les Bohémiens, nous sommes quelque chose d'étranger.
Onlara göre, Yahudiler gibi, Slavlar ve Çingeneler gibi, yabancı bir şeyiz.