Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Speak
Speak Çeviri Türkçe
83 parallel translation
The People Speak aussi cherche toujours des pigeons.
Halk Konuşuyor diye bir program var. Dangalak arıyorlar.
Ravie de participer à The People Speak?
Yani Halk Konuşuyor'da olmak mı?
Do you speak English?
İngilizce konuşabilir misiniz?
Speak to me in English.
İngilizce konuşun benimle.
- l speak a little, but l need practice.
Az biliyorum ama pratiğe ihtiyacım var.
Donne-nous tes arguments. Speak.
Söyleyeceklerini duyalım bakalım.
Vous speak l'anglais? - Un little.
- İngilizce biliyor musun?
Je veux dire "speak english".
Yani, İngilizce konuş...
Prince Ali! Qu'il est joli, Ali Ababwa Quel physique, c'est magnétique Il vous séduit
Prince Ali, Handsome is he, Ali Ababwa That physique, how can I speak Weak at the knee
Eh. Cependant, pour être honnête, j'ai vu E.T. fabriquer un téléphone à partir d'un Speak Spell ( jeu ) et d'un parapluie.
Aslına bakarsan E.T.'nin dil öğrenme oyuncağı ve şemsiyeyle telefon yapışını izlemiştim.
How much English do you speak?
Şu an ne kadar İngilizce bildiğinizi.
You don t speak English at all?
Yani hiç İngilizce bilmiyor musunuz? Aynen öyle.
Qui a chanté "Don't Speak"?
"Don't Speak" ile hit olan kimdir?
Tu m'interromps quand je parle, je te donne de quoi parler.
You interrupt me when I speak, I'm all you ever talk about.
Tu parles anglais?
Do you speak any English?
Tu parles anglais?
Do you speak any English diyorum?
* Can't hear me croon * * of a million lies that speak no truth * * of a time gone by that now is through *
Duyamazsın... milyonlarca yalan mırıldandığımı. geçmiş gitmiş bir zamanın yalanlarını.
- Episode 08 "Speak now"
- Bölüm 8 "Şimdi konusşun"
Toi, le quadrupède. Sprechen sie english?
Sen, dört ayaklı, do you speak Türkçe?
Can you speak Japanese?
Japonca biliyor musunuz?
Moi pas parler anglais.
Ben, no speak English.
Et ensuite, je parlerai à M. Langrishe.
And then l'll speak to Mr. Langrishe.
aggressive which was impossible to speak business with Jonathan... because...?
Jonathanla iş konuşmak imkansızdı ;
So all these songs speak of my battles against things that make me posted.
Bütün bu şarkılar, beni kızdıran şeylerle savaşım hakkında.
# And your lips are tremblin'# ( et tes lèvres tremblent ) # but you can t speak, # ( mais tu ne peux pas parler ) # you re tryin'# ( tu essaies )
# Ve dudaklarin titremeye basliyor... #... ama konusamiyorsun.
- I don t speak English.
İngilizce bilmiyorum.
- I speak fluently, my dear...
Akıcı şekilde konuşuyorum tatlım.
C'est IM-Speak *.
Hızlı mesaj konuşması.
* You made me drink so I could hardly speak *
Beni içirdiğin için zorla konuşuyorum.
On a besoin d'une Dictée Magique et de cinq kilos de purée.
Pekala, millet,'Speak and Spell'* ve üç kilo pürelenmiş patatese ihtiyacımız olacak.
De parler quand les mots s'imposent et de partager le silence, sinon.
To speak when words needed... and silence parts if they are not needed.
Vas y, parle un peu allemand.
Go ahead girl, speak a little German.
Speak, salaud! Parler.
Konuşsana Ian şerefsiz.
Speak up.
Konuş hadi.
♪ You were my voice when I couldn t speak ♪
* Sendin sesim, ben konuşamadığımda *
♪ When I couldn t speak ♪ ♪ Oh, when I couldn t speak ♪ ♪ You were my eyes when I couldn t see ♪
* Konuşamadığımda * * Sendin gözlerim göremediğimde *
♪ That you speak of?
♪ konuştuğun?
♪ You can t speak to insult your age ♪
♪ You can't speak to insult your age ♪
I need to speak to you right away.
Seninle acilen görüşmem gerek.
♪ does she speak eloquently?
* İkna edici mi?
♪ and every time you speak her name ♪
* Onun adını andığın her an *
You speak English? - Não.
İngilizce var mı?
Euh... je comprends pas bien ce que vous me dites... l don t speak...
Anlamıyorum.
Vous speak l'anglais?
Evet? - İngilizce biliyor musunuz?
Ma douleur et mon chagrin ne me rendent pas radieux
- An evil doctor shouldn't speak aloud about his feelings
- Do you speak English?
Şu Peter sizi aradı ve birkaç oda tuttu.
- De quoi tu parles?
- Of what you speak?
You speak English? Est-ce que ça vous intéresse...
Bir göz atmak ister miydiniz?
You speak French...
İngilizce biliyor musunuz?
- You speak...
Hayır mı?
? Hey tout le monde, bienvenue à Elder Speak... Gavin m'accompagne ici pour les nouvelles...?
d Herkese selam,'Elder Speak'e hoşgeldiniz... d Benimle birlikte haberlerden Gavin... d Ve özel konuklarımız :