Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Spread
Spread Çeviri Türkçe
32 parallel translation
Tu crois pas qu'on peut avoir de la répartie quand il faut?
Do not you think we can have the spread when it takes?
Kyle a commencé à passer plus de temps au Spread Eagle.
Kyle, "Spread Eagle" da takılmaya başladı.
Charlène est au Spread Eagle un soir sur deux.
Charlene her gece "Spread Eagle" da.
Et ton rouge à lèvres étalé sur mon cou.
The red from your lips spread across my neck.
Va à la caisse avec tes vingt mille... et récolte 9-1 si le spread se maintient.
Elinde 20,000 ile girersin bilet satıcısına ve eğer kazanırsan, 1'e 9 alırsın.
- Putain de spread.
- Ah, lanet söylenti!
Non, c'est Travis la typhoide qui essaye de répandre sa lèpre parmi les bons habitants de l'Iowa. that would betyphoid travis, attempting to spread his plague to the good people of iowa.
Hayır, bu vebasını Iowa'nın güzel insanlarına yaymaya çalışan tifolu Travis olmalı.
On parle de passer en spread offense pour le match contre Arnett Mead, sachez que je soutiendrai votre décision.
Biliyorum herkes Arnett Mead maçı için ofansif dağılımını değiştirmeni konuşuyor ama bilmeni isterim ki ben kararını % 100 destekliyorum.
Dis-moi, tu penses quoi de la spread offense?
Sadece bilmek istiyorum. Dağılımla ilgili ne düşünüyorsun?
Arnett Mead est en position de spread offense.
Arnett Mead geniş bir ofans oyunuyla geliyor.
{ \ pos ( 192,225 ) } On a une semaine pour bosser sur la spread offense.
Önümüzde uzun bir hafta var. Açık hücum çalışmaya başlayacağız.
Si le Coach nous demande de bosser sur la spread offense, on le fait sans poser de questions.
Koçun sadece açık ofans çalıştırmamızı söylediğini, bizim de buna çalışıp başka soru sormadığımızı düşünsek?
Matt sur le terrain, on jouera en "I", avec J.D, en spread.
Matt, sen oyundayken, birinci bölge, J.D. geniş oyun.
Il faut 2 receveurs de plus pour Matt et J.D. si on reste en spread.
Geniş oynarsak, Matt ve J.D.'nin iki alıcıya daha ihtiyacı olur.
C'est le coach personnel de notre quarterback, il le connaît, il a travaillé avec lui, il connaît notre spread offense, il est jeune, énergique, il peut s'en occuper et on pourrait...
Her zaman. Western konusunda senin için çok heyecanlıyım. Onlar gerçekten senin gibi en iyi not ortalamasına sahip olmayıp, ama ilerleme kaydeden çocuklara büyük bir kontenjan ayırıyorlar.
Todd Jenkins a du mal avec cette spread offense ce soir.
Todd Jenkins bu akşam bütün hücumuyla uğraşıp duruyor, millet.
La spread offense ne les gênera pas.
Açık hücum yaparak kafalarını karıştırmayı beklemeyin.
I could have spread my wings and done a thousand things l've never done before
* Açabilirim kanatlarımı * * binlerce şey * * hiç yapmadığım * * daha önce *
spread Texas A, skinny max.
Evet Spread Teksas "a," skinny max ile devam ediyoruz.
... coach Taylor les a mis en formation Texas spread.
Koç Taylor Teksas spread'i deniyor, büyük oyun.
Les dernières 24H, on a contacté Loy Kalay, pour séparer les AAF de la population afin de spread new IO themes.
Son 24 saatte, Loy Kalay bölgesine bir harekat başlattık. AAF'yi yerli halktan uzaklaştırdık.
Vince Howard se remet en spread.
Vince Howard yayılımın arkasında kalıyor.
- Les "Bwin".
The Spread'e.
Non, la Spread 41 Tigre, c'est ça?
Hayır, hayır. Kaplan 41 açılımı taktiği, değil mi?
En tant que fan, et n'étant nullement intéressé par les paris sportifs, euh, vous les gars vous allez gagner ce soir?
Bir hayranın olarak soruyorum. Bahis oynayacağımdan falan değil. "Spread" bahsi siz mi alırsınız?
♪ She said, "Spread your wings" ♪
* Kanatlarını aç dedi *
Et si je décroche la timbale et que j'efface mon ardoise, les intérêts compris?
What if I eat the spread, take them at even, .. ve faizini de temizleyemez miyim?
♪ And dreams not of death s horrors round her spread... ♪
- Hadi! Hadi ama hadi!
J'écarte les jambes de ta copine Quand vient l'heure du lunch
Spread your girl's legs and then I have lunch
West-hustle 60-Comanche-droite.
Spread West Hustle...
That 70's Show - Season 8 episode 13 "Spread Your Wings" The Forman Team Bis *
That 70's Show çeviri : tümör Sezon 8 Bölüm 13 "Aç Kanatlarını"
- Share love, give love, spread love
# Ölçebilirsin sevgini #