English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Spurs

Spurs Çeviri Türkçe

48 parallel translation
Nous sommes Manchester United.
- Biz Manchester United'ız. Siz kimsiniz? - Spurs'üz.
Et vous? Nous serons Spurs.
Böylece renkler karışmaz.
Manchester United contre Spurs, dans le quart de finale à Old Trafford.
Pekâlâ, kupa karşılaşmasında Manchester United, Old Trafford'da Spurs karşısında.
C'est un beau quart de finale.
- Spurs Kupa'da altıncı tura giriyor. - Altıncı tur mu?
C'est la base des Spurs de San Antonio.
Aynı zamanda San Antonio Spurs'un evi.
Je serai trop heureux d'encourager vos Dodgers si vous nous renvoyez l'ascenseur en soutenant les Spurs... le club de football de Tottenham...
Brooklyn Dodgers'ı seve seve desteklerim. Ama sen de karşılığında Tottenham Hotspur Futbol Kulübü için... biraz tezahürat yap, zira şu sıra... ligin en alt sıralarında sürünüyorlar.
Maintenant, plus question qu'on me voie avec lui.
IDLE SPURS - VEGAS'A 100 KM Artık Vegas civarında onunla konuşurken görülmemeliydim.
Goa! Une semaine sur la plage... Delhi, le Taj Mahal, Agra...
Bir hafta Goa'da sahil, sonra Delhi, Tac Mahal, senin için Niagara ve Bombay, sonra da Chelsea'nin Spurs karşılaşması için döneceğiz.
2-0 en faveur des "Spurs"?
3. maç. 2 – 0 mağlupsunuz.
Vous voulez me donner des points sur les Suns, Spurs, Mavs, Kings, Knicks, Jazz? Je pense à une remise en jeu de trois équipes.
Bana Suns, Spurs, Mavs, Kings, Knicks, Jazz'in skorlarını ver?
Il était fan de Chelsea, moi des Spurs, on discutait, on riait.
Ben Chelsea'yı tutardım o da Spurs'ı. - Hep konuşup gülerdik.
Le fief des Spurs.
Tottenham'ın yuvası.
Stackhouse arrache un trois points avant le coup de sifflet final, offrant à Dallas une victoire de 109 à 108 sur les Spurs de San Antonio.
Stackhouse süre dolarken attığı üç sayılıkla, Dallas'ı San Antonio deplasmanında 109'a 108'lik galibiyete taşıdı.
"Les Spurs ont surpris tout le monde, en annonçant le transfert de leur joueur vedette à..."
"... ve ani bir kararla, Spurs " yapılacak olan, bu, kalıcı değişikliğe..." Tanrım Gaby.
Les Nets, les Spurs, les Pacers et les Nuggets... joueront en NBA la prochaine saison.
Nets, Spurs, Pacers ve Nuggets... gelecek sene NBA de oynayacak takımlar.
Ecoutez, même si vous battez les Spurs samedi... les Tropics n'iront pas en NBA l'année prochaine.
Bakın, Cumartesi akşamı Spurs'u yenseniz bile... Tropics gelecek sene NBA de olmayacak.
Le match de samedi face au leader, les Spurs... sera le dernier match de basketball des Tropics.
Cumartesi gecesi ilk sıradaki Spurs'a karşı oynayacağı oyun... Tropics'in son basketbol karşılaşması olacak.
Jackie Moon a aidé la star des Tropics, Café Noir... à réaliser son rêve... en le vendant aux Spurs.
Jackie Moon, Tropics'in süperstarı Coffe Black'in... NBA rüyasını gerçekleştirmek üzere... kendisini Spurs'a transfer etti.
Ecoutez, les Spurs sont probablement l'équipe numéro une du championnat... mais samedi soir, ils vont devoir le prouver.
Bakın, Spurs ligin bir numaralı takımı olabilir... ama bu Cumartesi gecesi bunu gerçekten ispatlamaları gerekecek.
Flint jouera sans Café Noir, son meilleur joueur... les Spurs ayant transféré plusieurs nouveaux joueurs issus de l'ABA.
Evet, Flint bu akşam, en fazla sayı yapan oyuncusu Coffe Black olmadan oynayacak... çünkü Spurs, ABA ligindeki en iyi oyuncuları transfer etmiş durumda.
Bon début des Spurs.
Spurs'la iyi başladı.
C'est un sacré début de match des Spurs.
Spurs oldukça etkileyici bir açılış yaptı.
Alors que Café Noir est sur le banc des Spurs, les Tropics semblent perdus.
Coffee Black, Spurs bankında beklerken Tropics kaybetmişe benziyor.
Mais il faudra plus qu'un simple panier à trois points pour battre ces puissants Spurs.
Ama bu güçlü Spurs karşısında başarılı olabilmek için 3lükden daha fazlası gerekiyor.
La balle est dans les mains des Spurs et Rebenkoff tente un panier.
Top Spurs'da ve Rebenkoff atışını yapıyor.
Les Spurs ne savent plus où ils en sont.
Spurs başlarına geleni anlamaya çalışıyor.
Une passe à Irwin contre Spurs.
Spurs maçında Irwin'e verdiğin pas. Evet!
Les Spurs et United.
- Cold Spurs ve ManchesterUnited'n forveti.
Qui se bat? Les Spurs.
- Kim kavga ediyor?
Et au fait, les Spurs craignent un max.
Bu arada Spurs bok gibi oynadı.
Ooh. Lakers-Spurs aujourd'hui.
Bugün Lakers-Spurs * maçı varmış.
Mais les Lakers jouent contre les Spurs, et je vais pas louper ca.
Ama Lakers ve Spurs maçı var ve ben kaçıramam. Ne yani?
Mon père est abonné et hier soir, il a entendu le coach que Kobe sera laissé au repos contre les Spurs.
Babamın sezonluk bileti var. Dün akşam.. Kobe'nin antrenörü ile konuşmuş.
Alors, je sens bien les Spurs.
O zaman Spurs hakkında çok iyi hislerim var.
Et qu'on passerait à "Selles Eperons".
Ayrıca "Saddles Spurs" de bize bir yer ayıracağını söyledi.
Vous saviez qu'il était sur votre petit schéma, et je sens que vous avez essayé d'acheter son silence en l'offrant un travail comme départ pour commencer pour les San Antonio Spurs.
Senin küçük entrikanı ortaya çıkaracağını biliyordun. San Antonio Spurs için küçük bir başlangıç adımı olarak ona bir iş teklif ederek sessizliğini satın almaya çalıştığını hissediyorum.
L'alccol, les meufs, et les Spurs *. * ( équipe de foot de Tottenham )
İçki, kuş ve Spurs.
- Et les Spurs.
- Ve Spurs.
1992, on était deux jeunes hommes de 12 ans, on venait de voir les Spurs battre Arsenal à White Hart Lane.
Yıl 1992, ikimiz de daha çocuğuz, 12 yaşındayız. Spurs'un Arsenal'i White Hart Lane'de yendiği maçı izledik.
Nous parlons éperons, le jazz, cow-boys.
Spurs, Jazz, Cowboys'tan bahsediyoruz burada.
C'est vendredi, et ils jouent contre les Spurs de San Antonio et il y aura des nachos aussi.
Cuma günü San Antonio Spurs'la oynayacaklar ve nacho da olacak.
Des tickets pour les Spurs.
Spurs biletleri.
Aller voir un film, peut-être un match des Spurs.
Belki sinemaya ya da maça gideriz.
C'est très intéressant, en fait, parce-que je croyais que c'était toi et moi autour d'un plat de nachos au match des Clippers vs Spurs quand tu m'as dit que le repas dépendait de la personne avec qui tu le partages.
Çok tuhaf çünkü sanırım Clip pers-Spurs maçı izleyip cips yerken bana yemek konusunda önemli olan onu paylaştığın kişidir demiştin.
On travaille ensemble, je suis hindoue, tu es... normal, je suis fan des Spurs ( basket ) et toi d'Arsenal ( foot )...
Birlikte çalışıyoruz. Ben Hintliyim, sense... Ben Spurs'u destekliyorum, sen ise fanatik bir Arsenal taraftarısın.
- Qu'est ce que c'est?
"Saddles Spurs." O ne?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]