Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Tarô
Tarô Çeviri Türkçe
180 parallel translation
Je peux difficilement m'occuper de moi...
Ben kendime bakabilirim ama Taro'ya..
Regardez, c'est Taro.
Bu Taro.
Taro a l'air d'aller bien.
Taro sağlıklı görünüyor.
M. Iwakichi, est-ce que je peux emmener Taro dans l'île?
Iwakichi-san... Taro'yu adaya götürebilir miyim?
Cependant, ce serait bien mieux pour Taro.
Ama Taro için çok iyi olurdu.
Laissez-moi m'occuper de Taro.
İzin ver, Taro'yla ilgileneyim.
C'est ce qu'il y a de mieux pour lui.
Bu Taro için en iyi yoldur.
Mais il faut penser à tout ce que ça apporterait de bien à Taro.
Ama Taro için iyi olacağını düşünüyorum.
Je vivrai avec Taro quoiqu'on en dise!
Ben Taro'yla yaşıyorum ne derlerse desinler!
Et alors? Que deviendra Taro?
Sonra Taro ne yapacak?
Emmenez Taro avec vous. C'est vrai?
Lütfen Taro'yu yanına al.
Taro, entre.
Taro, içeri gel.
Taro, c'est mieux comme ça.
Bu en iyisi, Taro.
Vas-y.
Gidebilirsin, Taro.
Taro!
Taro!
Taro, tu pars le premier et Grand-papa te suivra.
Taro, önce sen git büyükbaban sonra gelecek.
Au revoir, Taro.
Hoşçakal, Taro.
Tu es un gentil garçon, Taro.
Sen iyi bir çocuksun, Taro.
Taro, tu veux bien faire une course pour moi?
Taro, benim için birine gider misin?
J'y vais tout de suite. Taro!
Şimdi gidiyorum.
Votre fils, Taro, m'a quitté.
Oğlunuz Taro beni terketti.
Au moins, Taro aura une bonne vie.
En azından Taro mutlu olacak.
PRENEZ SOIN DE TARO. IWAKICHI
Lütfen Taro'ma iyi bakın.
Taro! Taro!
Taro...
Écoute, Taro...
Dinle, Taro...
Oh! Taro...
Oh Taro...
Taro aussi.
Taro da.
Occupez-vous de Taro.
Taro'ya iyi bak.
Ne vous faites pas de souci pour Taro.
Taro için endişelenmeyin.
Taro est parti avec elle.
Taro onunla gitti.
Taro.
Taro.
Au revoir, Taro.
Sayonara, Taro.
Au revoir, Taro.
Elveda Taro.
Taro, marque-la.
Taro, bunu sen yap.
Un tel gâchis, alors que l'envoyé du Ministre arrive!
Adalet bakanı elçisi geliyor, Taro ise kaybolmayı tercih ediyor!
Où est Taro?
Taro nerede?
Maître Taro!
Sahip Taro!
L'envoyé du Ministre vient d'arriver!
Sahip Taro, bakanın gönderdiği elçi gelmek üzeredir.
Voici Taro, mon fils.
Size oğlum Taro'yu takdim edeyim.
Maître Taro, rendez-moi un grand service.
Sahip Taro, sizden özel bir iyilik isteyeceğim.
Maître Taro! Vous êtes parti dans quel but?
Sahip Taro babanızın evinden hangi amaçla ayrıldınız?
Mlle Taro, apportez-moi le dossier du docteur No.
Bayan Taro, Dr No'nun dosyalarını getirin.
Posez-les là, Mlle Taro.
- Tamam Bayan Taro.
Très bien, Mlle Taro.
İkisini de. Tamam Bayan Taro.
Je vous chantais souvent cela quand nous grimpions le mont Taro tous les deux.
Bu şarkıyı sizinle beraber Taro dağına çıkarken söylerdik.
Matsu Ichi ou Taro Ichi...
.. eğer adın Ichitaro olsa, sana Taro no Ichi ( Büyük Ichi ) derler.
Arrête de pleurer, Taro.
Ağlama artık, Taro.
Grotesque... la voix de Taro m'a ramené à moi.
Ne aptallık ama!
Devant moi, mes enfants...
Taro'nun sesi, beni ıssızlığın içinden çekip aldı ve işte, sevgili oğullarım tam karşımda.
Taro était là, avec Jiro... et Saburo aussi.
Taro, oğlum benim! Jiro! Saburo, aslan oğlum!
Aussi je déclare à ce jour... mon fils aîné Taro dirigera le clan!
Bu nedenle, hükmüm altındaki her yerin, her şeyin üzerindeki yetkilerimi en büyük oğlum Taro'ya devrediyorum.