Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Tome
Tome Çeviri Türkçe
94 parallel translation
C'est toi, Tome?
Sen miydin, Tome?
- Mon frère est le tome I.
- Kardeşim cilt bir.
- Mon frère est le tome II.
- Kardeşim cilt iki.
Nous écrirons le deuxième tome.
Sonuç kısmını biz yazacağız.
C'est un sabre du forgeron Tomé.
Bana nasıl yapıldığını öğretmeyecek misin? Buraya, kendim için bir tane getirdim. Demirci Tome yaptı...
Dans le premier tome, Swann, l'ami de la famille...
İlk ciltte, aile dostu Swann... İyi denemeydi, Harry.
SERl Meika :
Tome Marunishi rolünde Seri Asuka
Tome Marunishi HANAYANAGl Genshu : la mère
Yone Marunishi rolünde Genju Hanayanagi Fumie Hirabayashi rolünde Junko Miyashita
Rends-le, Tome!
Geri ver şunu Tome!
Acheter Tome avec mon fric!
Benden aldığın parayla Tome'yi beceriyorsun!
Dis, Tome, une passe ça t'irait?
Tome, fahişelik yapmak ister misin?
Tome...
Tome...
Tome... Dis, je t'en prie, passe-moi du fric.
Tome biraz borç para verebilir misin?
Tome!
Tome!
Tome, dis bien à mon mec qu'il m'attende.
Tome, pezevengime söyle beni beklesin.
Tome, dis-lui...
Tome, söyle ona!
Tais-toi, Tomé!
Sus Tome,
'" The Harder They Don't tome'" Envoyez le film.
"Daha sertken gelmiyorlar" Filmi oynat.
Dans le tome II de la Poétique, Aristote dit que... la comédie est instrument de vérité.
Yine de, Aristo ikinci Poetika kitabını bir hakikat aracı olarak komediye adadı.
Je veux voir ce qui est sans doute l'unique exemplaire... du Tome II de la Poétique d'Aristote.
Aristo'nun Poetika kitabının ikinci cildinin belki de geriye kalan tek kopyasını.
Tom McWhirter.
Tome McWhirter.
Son livre de chevet est "Pensées Chrétiennes"... tome II.
Başucundaki kitap " Hıristiyan Öğretileri... İkinci Cilt.
Merci d'avoir envoyé le tome d'Emerson :
Emerson'un kitabını yolladığınız için teşekkür ederim :
J'avais sur moi un tome de Shakespeare, Hamlet.
Yanımda Shakespeare'in Hamlet'inden bir cilt vardı.
Et vous pensez que je vais sortir un tome poussiéreux d'une étagère pour la seule raison que c'est mon passe-temps?
Fokloru seviyorum diye raflardan tozlu kitapları indirmemi mi istiyorsunuz?
Ce Tomé mélange tout.
Tome herşeyi yüzüne gözüne bulaştırıyor.
Ça pourrait être... le tome 1 de L'Encyclopedia Galactica.
Her şey olabilir. Galaktika Ansiklopesi'nin ilk cildi.
N585, Southwest tome 2, page 431.
Numara 585, Southwest 2, sayfa 431,
- Le tome six, je crois.
- Sanırım 6'ıncı ciltti efendim.
Oui, mais tu as vu comme ils étaient proches? " Tome 6.
İyi de nasıl kaynaştıklarını gördün mü? "Cilt 6. Ha-ha-ha."
Mais les dépenses effrénées et l'homo-érotisme n'étaient que le premier tome de l'Encyclopédie auto-destructiva.
Ama savurganlık ve homo-erotizm "Öz-Yıkım Ansiklopedisi" nin sadece ilk cildini oluşturuyordu.
Na \ K15 } tawamure sorenarideitemo Des ennuis avec mes amis, Je n'en ai pas tellement. o \ K0 } kanjiteshimau
Nakama to tawamaure sorenaride I tome Arkadaşlarımla olduğumda bile monotarinasa wo kanjite shi-ma-u İçimde derin bir boşluk hissediyorum
Mais doucement car Cachou le cochon veut lire dans son tome magique qui contient tous les livres du monde.
Ama alçak sesle çal, çünkü Domuz Pengrove her kitabın içinde olduğu sihirli cildini okumak istiyor.
Le tome magique.
Allah'ım! Sihirli cilt.
C'est le tome de l'immobilité... du répit.
Cennette kal, hayata dönme.
Je viens finir le troisième tome de Robert Carous, "La vie de Lyndon Johnson", et je meurs d'impatience de lire le suivant.
Caro'nun Lyndon Johnson'ın Hayatı adlı kitabın üçüncü cildini yeni bitirdim, bir sonraki cilde başlamak için sabırsızlanıyorum.
Donc Collier avait prévu de dépenser 30 millions de dollars pour financer des troupes de mercenaires à Sao Tome?
Collier, Sao Tome'daki paralı askerlere parasal kaynak sağlamak için 30 milyon dolar harcamayı mı planladı yani?
Il compte placer un gouvernement amical à Sao Tome.
Soa Tome'da dost bir hükümet yerleştiriyor.
Tome * * J'ai mérité El premio * * la récompense De lo que hecho * * de ce que j'ai fait.
Tome El premio De lo que hecho ( Yaptıklarım için ödülü hakettim )
Le tome 1 relate ma sinistre et tragique jeunesse.
Birinci cilt gençliğimdeki trajik hikâyenin ayrıntılarını anlatmakta.
Un tome ancienne avec des pouvoirs incroyables.
Eski bir kitap ve inanılmaz güçleri vardır.
La découverte du tome piégé allait créer une publicité d'une ampleur telle que son éditeur ne pourrait l'ignorer.
Kendi buluşu olan bubi tuzaklı kalın kitap ile halkın ilgisi, yayıncısının görmezden gelemeyeceği bir kasırgaya dönüşecekti.
- Le tome 1, avec la couverture rouge.
- Kırmızı kaplı bir kitap.
Donne-moi 5 pièces, Tomé. Merde!
Hey, bana beş kuruş ver.
C'est la forge de Tomé.
Bu Tome olmalı.
Que forges-tu, cher Tomé?
Ne çekiçliyorsun... Tome?
Tomé!
Tome!
C'est pas fameux, Tomé.
Hâsılat o kadar yüksek değil.
Southwest, tome 2.
Southwest 2.
Quel tome?
Hangi ciltte?
A Santo Tomé, ils cherchent quelqu'un.
Santo Tomé'de birisine ihtiyaçları var.