Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Térésa
Térésa Çeviri Türkçe
1,697 parallel translation
Ce gars est aussi positif - que le test de SIDA de mère Térésa.
Bu adam neredeyse, Rahibe Teresa'nın eliza testi kadar pozitif.
J'aime bien Teresa mais je ne pense pas que ça va durer.
Theresa'dan hoşlanıyorum ama uzun süreceğini de düşünmüyorum.
Je crois savoir que Teresa est enceinte.
Sanırım ben de, Theresa'nın hamile olduğunu biliyorum.
Teresa est enceinte. OK.
Theresa hamileymiş.
L'une des ennemies de Thérèse. L'ancienne numéro deux!
Teresa'yı avlayan ekibin üyelerinden biri olan eski İki Numaralı savaşçı...
À l'époque, j'ai cherché tout ce qui concernait Thérèse.
Karşılaştık... Her şey Teresa ile ilgili, araştırıyorum...
Mais elle s'est éveillée en mission. Elle a tué Thérèse et ses poursuivants, et a disparu.
Yine de, görev sırasında uyandı Teresa ve av ekibinin tüm üyelerini öldürdü.
Thérèse est-elle en toi, à présent?
İçinde biri mi var... Teresa mı?
Toi qui as reçu le sang et la chair de Thérèse, tu n'es pas vraiment mi-femme mi-bête.
Artı, sen Teresa'nın kanını aldın, yarı-insan yarı-Yoma değilsin. Sen dörtte birsin.
Pour moi, Thérèse était tout ce qui comptait.
Benim için, Teresa her şeydi.
Thérèse me les a rendus.
Teresa hepsini geri verdi.
Tout ce que j'ai, je l'ai reçu de Thérèse.
Her şeyimi Teresa'ya borçluyum.
Mettez-moi dans le corps le sang et la chair de Thérèse!
Teresa'nın etini ve kanını,... vücuduma yerleştir.
C'est l'une des Éveillées les plus fortes. Son éveil a eu lieu quand son potentiel dépassait celui de Thérèse.
Uyanmış Varlık olmasının yanında, Priscilla çok güçlendi, uyandıktan sonra salınmış potensiyeli ile, Teresa'yı bile geçti.
Thérèse...
Teresa...
Mais cette numéro 47 a assimilé le sang et la chair de la célèbre Thérèse.
Yine de, Kırk yedi Numaranın, Teresa'nın kanı ve etini aldığı için özel bir durumu var.
Hé, regarde, ce sont Thérèse et Claire!
Ağabey, bak! Teresa ve Clare!
Ces deux femmes s'appellent Thérèse et Claire.
O ikisi Teresa ve Clare olarak bilinir.
Thérèse et Claire?
Teresa ve Clare...
Celle-ci, c'est Claire et celle-là, Thérèse.
Ve..... bu Clare ve bu da Teresa.
Si Thérèse était vivante, elle aurait la même apparence qu'autrefois.
Eğer Teresa şu anda yaşıyor olsaydı, o da muhtemelen aynı görünürdü.
Tu te crois responsable de sa mort, n'est-ce pas?
Teresa'nın senin yüzünden öldüğünü düşünüyorsun, değil mi?
Après t'avoir connue, Thérèse a perdu de sa force de guerrière et a ainsi été vaincue par Priscilla.
Çünkü seyahat ederken seninle karşılaştı, Teresa yetenekleri azalan bir savaşçıydı, ve Priscilla tarafından öldürüldü. Olay bu.
Durant tout le temps qu'elle a passé avec toi, si court fut-il.
Ne olursa olsun Teresa'nın seninle geçirdiği zamanlarda mutlu olduğunu düşünüyorum.
Elle était indépendante.
Teresa her zaman kendi sınıfındaydı.
Le temps qu'elle a passé avec toi a dû être paisible et épanouissant, ce fut pour elle une période riche et humaine.
Teresa'yla, geçirdiğin zaman huzur doluydu ve daha da önemlisi, oldukça insancıl görünüyordu.
Ce sera la preuve que Thérèse a vécu.
Teresa'nın yaşadığını kanıtlamaya çalışırsın.
J'ai hérité du sang de Thérèse, je porte le bras droit d'Irène et je traque Priscilla, le monstre à corne.
Teresa'nın kanı ve etinin varisi, Irene'nin sol kolunu taşıyan, ve tek boynuzlu canavar Priscilla'yı avlayarak başını alacak olan kişiyim.
Concentre-toi sur ton travail et fais tout pour tuer Thérèse.
Tüm gücünü serbest bırak ve sadece Teresa'yı nasıl yeneceğini düşün.
Thérèse?
Teresa?
Et son nom est... Thérèse la Souriante.
Bu savaşçının adı Soluk Gülümseyen Teresa...
Thérèse...
Teresa'yı...
Thérèse.
Teresa'yı!
Tu n'es pas Thérèse, n'est-ce pas?
Sen Teresa değilsin, değil mi?
Thérèse!
Teresa...
C'est toi qui as tué Thérèse...
Teresa'yı... öldürdün...
Hôtel! Pensionnat de Sainte Thérèse à Shimla!
Shimla, Teresa kilisesinin yanında bir yurt.
Si ça scintille, je voudrais soumettre que le sac de Jennifer et le plus beau, bien plus que celui de Teresa.
Size uyar ve parlarsa, Jennifer'ın para çantası en güzeli. Kesinlikle Teresa'nınkinden daha güzel.
Oh, c'était loin d'être une Mère Thérésa.
Hayır, o Rahibe Teresa değildi.
Bon Dieu, t'es qui, Mère Teresa?
Bunu bilirsin. Tanrım, nesin sen, Rahibe Teresa mısın?
- C'est cette putain de Mère Theresa!
Küçük bir melek gibi. - Orospu Rahibe Teresa o.
- Tu es qui, mère Teresa?
- Sen hastabakıcı değil miydin, afacan?
Je suis Teresa.
Adım Teresa.
- Santé, Teresa.
- Şerefe, Teresa.
Fearless et Teresa vont adopter l'un d'entre nous.
Korkusuz ve Teresa, aramızdan birini evlat edinecekler.
Teresa et moi ferions de bons parents.
Teresa ve ben iyi birer ebeveyn olabilirdik.
Teresa est au courant?
Teresa biliyor mu?
Elle pense que j'utilise un faux nom, genre Gene Simmons ou Mère Thérésa.
Gene Simmons ya da Rahibe Teresa gibi takma bir ad kullandığımı sanıyor.
C'est vrai ça, Teresa?
Öyle mi, Teresa?
Chez Teresa.
Teresa'larda.
Merci, Teresa.
Teşekkürler, Teresa.