English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Visa

Visa Çeviri Türkçe

1,028 parallel translation
Ne me demandez rien quand votre visa expirera.
Vizeniz sona erince benden yardım istemeyin.
Visa turista.
Alın turist vizesi.
Visa turista.
Turist vizesi.
En confidence, tous ici donneraient patte arrière-gauche pour visa pareil.
Bu gizli bir bilgidir, ama böyle bir kolye için sol arka ayağını vermeyecek tek bir köpek bile yoktur.
sans visa.
Asla vize alamaz.
Notre amour l'un pour l'autre sera notre passeport et notre visa.
Birbirimize olan aşkımızın, tek vize ve pasaport olduğu bir yerde.
Il m'a donné un visa.
Bana vize sağladı.
J'ai dit à Bergmann que votre visa était révoqué.
Nathasha, Bergmana vizenin iptal olduğunu söyledim.
Pour un visa?
Vizeler?
Visa, s'il vous plaît.
Vize lütfen.
Vous me promettez de m'obtenir un visa pour les Etats-Unis.
Eğer ABD vizesi için bana kefil olmaya söz verirseniz.
Passeport, visa, argent, carte.
Pasaport, vize, para ve harita.
Mais Ogden me dit que vous n'avez ni passeport ni visa.
Ogden senin pasaportunun ya da vizenin olmadığını söylüyor.
Le visa expire en 1949.
Vizesi 1949'da bitiyormuş.
Votre visa será bientôt accordé, j'espère.
Umarım vizeniz yakında verilir.
Ils m'ont réveillé pour m'annoncer que mon visa a été gracieusement accordé.
Vizemin lütfedildiğini söylemek için uyandırmışlar.
Non. Il faut d'abord obtenir le visa français.
Hayır, Fransa vizesi almak bir kaç gün sürebilir.
Ce sera facile d'obtenir le visa français?
- Fransa vizesi sorun olmaz.
- Il dit : "Votre visa a expiré."
- O da hemen, "Vizen bitmiş." dedi.
J'ai pas de visa.
Bu yüzden vizemi alamadım.
Pherber a eu un visa.
Pherber'in vizesi var.
Je veux un visa.
İhtiyacım olan şey vize.
- Un visa?
- Vize mi?
Le visa dominicain.
Dominik vizesi.
illégalement? avec un visa de 3 mois!
- ki yalnızca 3 aylık vizesi olduğundan ötürü kaçak yaşadığı bir 12 sene -.
Et s'ils découvrent que ton visa est expiré?
Vizenin süresinin dolduğunu anlarlarsa ne olur biliyor musun?
J'accepte les cartes bleues, American Express, VISA.
BankAmericard, American Express, Visa kabul ederim.
J'étais seule, fauchée, sans vêtements, sans visa, à attendre à l'angle d'une rue à Bogotá en Colombie...
Yalnızdım. Ne param, ne şık bir elbisem, ne visa kartım vardı, Bogotá Colombia'da öylece köşede bekliyordum...
Police française... visa d'entrée, inspection de la santé, permis militaire.
Fransız polisi Almanya'ya giriş, sağlık memuru, askeri bölge....
On prend Master Charge, Visa, American Express, sauf pour le pourboire.
Bahşiş haricinde Mastercharge, Visa, American Express kabul ediyoruz.
Non, ce n'est pas vrai. Vous pouvez payer le pourboire avec Visa.
Bu pek doğru sayılmaz, istersen bahşişi Visa'yla ödeyebilirsin.
- Je dois renouveler mon visa.
- Yarın gidemem. Vizemi yenilemem lazım.
- Où avez-vous fait faire votre visa?
- Vizeyi nereden aldınız?
Visa, Diners Club Carte Blanche.
Visa, Diner's Club, Carte Blanche.
L'un est périmé, mais le visa est valide.
Bunun tarihi geçmiş, ama vizesi geçerli.
Je pourrais te donner un travail au marché. Tu pourrais avoir un visa de travail.
Markette sana bir iş verebilirim.
Elle a dépassé la limite de la VISA de papa.
Babasının kredi kart limitini aşmış olabilir.
Je n'ai pas été élu meilleur vendeur du mois pour rien!
Nasıl 4000 dolarlık makyaj malzemesi aldın ki? ! - Senin Visa kartını kullandım.
ALF, comment as-tu pu acheter pour 4 000 dollars de produits? Avec ta carte Visa, pardi!
- Bu ailenin sana olan güvenini çok büyük derecede suistimal ettin!
Quitte à te la payer... mais j'ai pas ma Visa.
Tekini satın alırdım, ama kartım yanımda değil.
J'ai ma Visa. Cadeau.
Konukseverliğine böyle cevap vereyim.
Et regarde... Elle t'a aussi fabriqué un visa de plus.
Senin çıkış vizeni de hallettim.
j'ai une nouvelle carte Visa.
Yeni bir Visa kartım var, denemek istiyorum.
Votre passeport est prêt, vous avez le visa?
Senin pasaportun. Vizen var mı?
Son visa pour la Costa Rica porte la date d'aujourd'hui.
Dent'in vize başvurusunda bugünün tarihi vardı.
Il avait un faux visa.
Sahte pasaporta sahip.
Il vous a préparé un visa d'immigration, vous êtes libre d'aller et venir.
Sana bir göçmen vizesi ayarladı, istediğin gibi gelip gidebilirsin.
Vous avez un visa?
Vizeniz var mı, Bayan Sherman?
C'est un risque qu'a pris votre mari, Mme Reed, en quittant les États-Unis sans visa de sortie ni passeport.
Kaçmak söz konusu bile değildi.
T'as une carte Visa?
Demek Visa kartın var?
Visa de Contrôle no 67411
Amore.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]