Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Xu
Xu Çeviri Türkçe
100 parallel translation
Il m'a coûté 5 taëls d'argent à Xuzhou! 4 sapèques pour un cheval acheté il y a 6 mois, qui reste si robuste?
Xu Chou'da ona 15 gümüş ödemiştim 6 ay bile olmadı
Etes-vous Xu Long et Ding Sheng de l'école du sabre Divin?
Sizler,'Wanshen'Okulu öğrencileri,'Hsu Long've'Ding Sheng'misiniz?
Xu Long et moi, on n'a pas voulu aller au tournoi des Huit Rois. On a rencontré les sabreurs Blanc et Noir. Mon condisciple a été...
Hsu kardeş ve ben müsabaka'ya, katılmamak için kaçtık siyah ve beyaz kıyafetli iki kişi peşimizden, gelerek bizibuldular ve Hsu kardeş...
Il s'est associé à Zhao Hai-shan et Xu Li. Il a poussé M. Shen à attaquer Liao Shou-yi.
Gan Wen Bin Jau Hai Shan ve Shiu Li ile işbirliği içinde ustayı Liu Shou Yi'a karşı kışkırtanda oydu
Il a fédéré les affaires de Xu Li et Zhao Hai-shan. Il contrôle tout.
O, Jau Hai Shan ve Shiu Li güçlerini birleştirerek, işlerini gittikçe ilerlettiler artık herşey onun kontrolünde
Xu Li gère la maison close et Zhao Hai-shan, la filature.
Shiu Li şimdi, Ying Chuen keranesini yönetiyor ve Jau Hai Shan'da, Yung Hing elbise fabrikasını aldı
Je vais m'occuper de Zhao Hai-shan, de Xu Li, puis de toi.
Önce Jau Hai Shan ve Shiu Li to'le işim olcak! daha sonra sıra sana gelecek!
Xu Li a trouvé que Papillon était un joli prénom.
Shiu Li dediki Hu Die müşteriler için iyi bir isimmiş
Il m'a dit d'aller voir Xu Li.
Bana Shiu Li'ne gitmemi söyledi
Xu Li!
Shiu Li
Ce salopard de Xu Li me mouille tout le temps.
Bu piç Shiu Li bana hep bela olur zaten
Il voulait voir Gan Wen-bin et Xu Li.
Gan Wen Bin ve Shiu Li'le ilgileneceğini söylemişti!
Par ton ami Gan Wen-bin et ses complices, Xu Li et Zhao Hai-shan.
kim yapmış bunu? kim yapabilir ki... arkadaşın Gan Wen Bin'nin... kankaları Shiu Li ve Jau Hai Shan hayatımda o ikisiyle yatmamış... olduğuma şükrederim!
J'y suis allé trop fort avec Xu Li? Non...
Asık Shiu Li'nin başına gelenleri unutma!
Messieurs, de grâce, ayez un peu d'estime pour moi, Xu Shan-hu.
Lütfen benim hatırıma durun.... Ateşkes yapalım burda hadi! İsterseniz siz dışarda devam edersiniz
Pitié pour mon commerce. En 40 ans, je n'ai jamais offensé personne.
Xu Bey, ben bir şey yapmadım ama onlar kavgaya bu kadar meraklıysa hepsiyle dışarda dövüşebilirim
M. Xu, ce n'est pas moi qui ai commencé.
Peki... Madem Xu bey rica etti
Demoiselle Yun, descendez.
Xu bey, çok üzgünüm!
M. Xu, ne m'en voulez pas.
Ben Wang Jianxin
Quels sont vos ordres?
Seri üçlü, Xu Shanhu
On va par là. D'accord. Suivez-moi!
Xu bey, şef Hong'a söyle tüm yolları kapatsınlar.
- On a fouillé partout.
Xu efendi, heryeri aradık!
Maman, si tu as besoin de quelque chose, va voir mon ami Xu Wanchang.
Anne, eğer bir şeye ihtiyacın olursa, arkadaşım Xu Wanchang'a git.
Xu Wanchang ira travailler la terre pour nous.
Tarlayı bizim için Xu Wanchang sürecek.
Allez, Xu nous attend.
Hadi, Xu bizi bekliyor.
Xu, viens vite! La fille ne veut plus.
Mr. Xu, senin arkadaşının kızı bu işi istemediğini söylüyor.
Les rebelles ont attaqué le général Xu Gui qui les apportait.
Ancak yolda gelirken, General Xu asilerce pusuya düşürüldü.
Majesté, les pilules sont prêtes. En les ramenant, Xu Gui a été attaqué.
Majesteleri, ölümsüzlük iksiri hazır ama bir asi grup tarafından ele geçirilmiş.
Si tu refuses de me les remettre, tu désobéis.
Emirlere itaatsizlik etme, Xu Gui!
Xu Gui!
Xu Gui!
En ce jour, avoir pu combattre à vos côtés, c'est le plus grand honneur de ma vie.
Bugün sizin yanınızda savaşmak Xu Gui'nin yaşadığı en büyük onurdur.
- Et Xu Dashan.
- Ben Xu DaShan.
Allô, Chu, c'est Sandy.
Alo, Xu Xun, ben-Sandy.
Xu Fen et lui ont divorcé.
O ve Xu Fen boşandılar.
Il y a 8 ans, quand j'allais annoncer à Xu Fen que je voulais divorcer Elle m'a soudainement dit qu'elle était enceinte.
Sekiz yıl önce Xu Fen'e boşanmak istediğimi söylemeye çalıştığımda bana bir anda dedi ki :
Jin-Xu et Tu-Si ne sont pas revenus depuis hier.
Kinga ve Doshi dünkü araştırmadan dönmedi.
Jin-Xu et Tu-Si ont été tués.
Kingai ve Doshi ölmüş!
Vu leur sang, Jin-Xu et les 2 samouraïs de ce pays sont morts en premier.
Cesetlerin durumuna bakılırsa, ilk ölenler Kingai ve bu eyaletin iki askeri.
Un bretteur très habile a dû tuer Jin-Xu d'un coup à la gorge.
Kingai, tek bir darbeyle tüm boynunun kırılması nedeniyle ölmüş. Öldüren yetenekli biri olmalı.
Les deux samouraïs ont dû être tués par Tu-Si qui a sûrement coupé les cheveux de Jin-Xu en souvenir.
Diğer cesetlerdeki yaralara bakarsak, onları Doshi öldürmüş gibi görünüyor. Kingai'nin saçı kesilmiş ama bence kesen Doshi'ydi.
Jin-Xu aurait donc été attaqué par les samouraïs?
Doshi, bu eyaletin askerlerinin saldırısına uğradı mı diyorsun yani?
Je suis surtout préoccupé de savoir qui a tué Jin-Xu.
Beni düşündüren Kingai'yi kimin öldürdüğü.
C'est XU 24919.
- XU 24 919.
- Vous avez dit XU...
- Neydi? XU 24...
- XU 24919.
- XU 24 919.
Comment ça, Dr Xu?
Neden, Dr. Xu?
M. Gan. C'est une combine de Xu Li.
Bay Gan, tüm bunların sorumlusu...
Craignant d'être découvert, tu t'es allié à Zhao Hai-shan et Xu Li.
Sonra Babamın durumu öğrenmesinden korktun
Bon. On ne veut pas désobliger M. Xu.
Ama daha işimiz bitmedi
M. Xu, la demoiselle Yun...
Kasabaya erzak taşımaya gelir Chengtian'le bir alakası yok sanırım!
Qu'y a-t-il?
Xu Bey!