Translate.vc / Fransızca → Türkçe / Zuma
Zuma Çeviri Türkçe
34 parallel translation
À Malibu et Zuma, les vagues sont énormes au printemps.
Malibu'daki dalgalar ve Zuma, baharları öyle fantastik oluyor ki.
On a trouvé ce qu'il en reste sur la plage de Zuma.
Niye? - Onu bulmuşlar ya da arta kalanı, Zuma'daki plajda kıyıya vurmuş.
Surfer la vague à Zuma Beach.
Zuma Beach'in kıyısında gezeceğiz.
- Calmement Zuma.
Sakin ol Zuma.
Pourquoi ce zoom tellement banal?
Şu saçma sapan, edepsiz zuma da başlayacağım şimdi.
Ouais, et si je finis tout ce soir, Je pourrais me faire Zuma à l'aube. *
Not verme işini bu gece bitirirsem, şafak vaktinde sahile inebilirim.
Je suis à Zuma avec Tommy là.
Zuma'dayım. Şu anda Tommy'yleyim.
Zuma ou Vaness?
Hm, Zuma veya Venedik?
Oui, j'ai vu sur surfline qu'il y avait une bonne brêche à Zuma.
Evet, Surfline'ı gördüm. Zuma'da güzel bir tatil var.
Voici Walter, la baleine grise dont tout le monde se souvient, qui s'était échouée sur la plage de Zuma.
Bu Walter, bir gri balina. Herkes onun Monte Zuma sahilinde karaya vurduğu günü hatırlıyor.
McNamara / Troy, autrefois les meilleurs chirurgiens plastique du monde, n'étaient plus qu'une carcasse malodorante de baleine échouée à Zuma Beach.
Bir zamanlar estetik cerrahi dünyasının Tiffany'si * olan McNamara / Troy şimdiyse Zuma sahiline vurmuş, pis kokulu bir balina leşi gibiydi.
La plage de Zuma nous appelle.
Zuma Sahili adımızı haykırıyor.
J'entends Zuma aussi, et je lui réponds, "On arrive bientôt".
Duyuyorum, Zuma ve birazdan geleceğiz diyorum.
- Écoute, si on allait pique-niquer demain à Zuma Beach?
Öyleyse şuna ne dersin? Yarın Zuma sahilinde piknik yapalım mı?
Et si on se mettait en combi pour aller à Zuma?
Balıkadam kıyafetlerimizi giyelim ve Zuma'ya dalmaya gidelim.
Ouais, j'ai rencontré par hasard certains de mes gars à Zuma.
Zuma'da bazı arkadaşlarla koşu yaptık.
Vous êtes Samuel Zuma? Oui.
- Sen Samwel Zuma mısın?
Vous savez, il y a 29 ans en Sierra Leone. Il y avait un fermier du nom de Samwel Zuma qui a eu l'audace d'identifier plusieurs agents Mombasa aux autorités locales.
Bilirsin, 29 yıl önce Sierra Leone'de Samwel Zuma adında bir çiftçi vardı, yerel yetkililere birkaç düşük rütbeli Mombasa işçisinin adını vereceği söyleniyordu.
Dembe Zuma.
Dembe Zuma.
C'est une séquence dramatique de Walter O'Brien sauvant la vie d'un jeune garçon qui avait été pris dans un affaissement sur Zuma Beach.
Ekranlarınızda Walter O'Brien'in Zuma Plajı'nda subatanda mahsur kalan bir çocuğu kurtardığı, etkileyici kamera görüntülerini izliyorsunuz.
Parce-que votre réputation vous précède, M. Zuma.
Çünkü naminiz sizden önde yürüyor, Bay Zuma.
Je vous le dit Zuma avait ces parfaits fûts de chêne.
- Ciddiyim. Zuma'nın mükemmel varilleri vardı.
c'est parce que, alors que le reste de l'humanité a fait en sorte de comprendre le concept des mathématiques, le président de l'Afrique du Sud, Jacob Zuma...
Bunun nedeni, insanlığın geri kalanının aritmetik denen konsepti kavrayabilmiş olmasına karşın Güney Afrika cumhurbaşkanı Jacob Zuma'nın......
Ce qui est drôle, c'est que Jacob Zuma est un personnage controversé ici.
Açıkçası i şin komik tarafı Jacob Zuma burada çok tartışılan bir figür.
Zuma.
Zuma.
Lucinda l'a emmené à cette cave de dégustation par la plage de Zuma.
Lucinda'nın onu, Zuma Plajı'yakınlarındaki şarap tadımı odasına götürmesini sağladı.
Et c'est mon associé Dembe Zuma.
Bu da iş arkadaşım Dembe Zuma.
Dites-moi tout ce que vous avez trouvé sur Dembe Zuma depuis qu'il a disparu.
Dembe Zuma ortadan kaybolduğundan beri neler bulduğunu anlat bana.
Peu peuvent réellement comprendre la ténacité d'un homme comme Dembe Zuma.
Dembe Zuma gibi bir adamın şiddetli sadakatini gerçekten çok az kişi anlayabilir.
Agents Mojtabai et Zuma, FBI.
Ajan Mojtabai ve Zuma, FBI.
Zuma donne lui le mandat.
Zuma. Adama belgeyi ver.
- Oh Zuma tu m'épuises.
- Zuma, beni verem ediyorsun.
- Essaie Zuma.
- Zuma belki.
C'est un LD.
Olum, zuma bak lan, çok fena.